Kral Kaybetmedi
Gülseren Buğdaycıoğlu'nun daha önce hiçbir kitabını okumamıştım. İlk okuduğum kitabıdır Kral kaybederse. Şunu söylemeliyim kesinlikle tüm kitaplarını okuyacağım. Psikolojiye ilgim olduğundan kitabı hem akademik hem de edebi yönden çok çok başarılı buldum. Akıcı bir dille biz okurlara hitap ederken kendimi terapi odasında gibi hissettim çoğu zaman. Okuduklarımda kimi zaman kendimden izler bulurken kimi zaman da çevremdekileri analiz etme fırsatı buldum. Kesinlikle herkese tavsiye ederim mutlaka okuyun okutun. Ben de ilk kez bir kitaba inceleme yazıyorum. Sebebi Kralı daha fazla kişi tanısın ve ışık olsun diye. Başta krala kızarken kitabın sonunda gözyaşlarım sel oldu. Ama şurası bir gerçek. Kral belki bir çok şeyini kaybetmiş ama çok kıymetli yazarı ve okurları sayesinde yattığı yerde huzurla uyuyordur diye düşünüyorum. Kral kaybetmemiş bizlerin sevgisini kazanmıştır. Yazarının kalemine sağlık. Hep yazın biz de okuyalım. Öğrenelim.
Psikanaliz denince akla gelen ilk isimler genelde erkekler oluyor. Freud, Jung, Adler bu isimlerin başlıcaları. Kadınlar düşünüldüğünde ise en çok bilinen isimler Anna Freud, Melanie Klein ve Karen Horney... O da ilgililerine...
20. yüzyıl Avrupasında kadınların tıp okuması bir de üstüne psikanalize ilgi duyup o çevrede kendilerini göstermesi oldukça zor görünüyor. Bu kitapta işte bu bilinen isimlerin haricinde birçok isim var kendini bu camia da kanıtlamış fakat günümüze ulaştırılamamış.
İnsanı anlamak zor zanaat maalesef. Bu caanım kadınlar insanı anlamak, tedavi edebilmek için canla başla çalışmış ve birçok başarıya imza atmışlar. Alalım, okuyalım, öğrenelim ki emeklerini anlayabilelim diye düşünüyorum. Şiddetle tavsiyemdir.
Ayrıca bu güzel kitabın neden 1k’da hiç okunmadığını hiç anlayamadım doğrusu. Umarım birlerine vesile olur. Kıyıda köşede kalmamalı.
Hafif polisiyelerden biri olan bu kitap, polisiye ögelerini mümkün olan en az ölçüde kullanarak esas ağırlığını anlatıcısının komik, eğlenceli diline veriyor. Hakkını yememek gerek, Zuhal'in anlattığı her şey komik, her şeyde gülünecek şeyler var. Cinayet olayı oldukça geç yaşanıyor, çözümse beklenenden çok önce gerçekleşiyor. Yazarın kansız, zorlamasız hikâyesi daha çok eğlenmek için. Bence okuyalım, eğlenelim, ve sonra unutalım. Rahat, keyif verici bir üslûpla anlatılmış hikâyesiyle kafa dağıtmak ve eğlenmek için birebir!
Öneririm.
Tarihe ve mitolojilere ayrı bir ilgim var. Bu konuda birçok şey okusam da bazı şeyleri unutabiliyorum. (Her insan gibi)
Bazı efsanelere önceden aşinalığım vardı, günümüzdeki bazı şeylerin mitolojiyle bağdaşmış olması çok hoşuma gitti. Genel bir kültür sahibi olmak için okuyup 1 günde bitirebilirsiniz. Benim açımdan kitabın 2 kötü yönü var. Birincisi Dünya mitolojisi olarak adı geçiyor ama Türk mitolojisine yer verilmemiş. Mitoloji konusunda bizim efsanelerimizi de görmek isterdim. 2.'si kitabın çok yüzeysel olarak anlatılması. Biraz daha bilgi ve ayrıntı daha iyi olurdu. Şöyle genel kültür olsun diye okuyayım derseniz sizin için uygundur. Yok biraz detay ve neyin ne olduğu iyice öğreneyim dersiniz bu kitap sizin için basit kaçar.
Çocuklar İçin..
Muazzez İlmiye Çığ çocuklara Sümer tarihini onların gözünden, onların dilinden yazmış. Bir çocuğun okuduğu en güzel kitaplardan olabilir. Hem masal gibi hem bir tarih öğreniyor. Ki bu tarih bir ömür boyu onun peşinden gelecek çünkü ortak atamız oldukları söyleniyor.
Ben Sümerlileri araştırıyorum görünce okuyayım es geçmeyeyim dedim. Bir çocuğum olsaydı mutlaka okuturdum.
Tarihin temelleri çok güzel anlatılmış.
Eğitimin önemi, bir çocuğun gözünde matematik ne işe yarar neden önemli çocuk dilinden hikayelerle anlatılmış.
Eskiden eğitim nasılmış, kimler eğitim alırlarmış, kalem yerine kamış, kağıt yerine tablet neden kullanılırmış bunları çok tatlı bir dille anlatmış İlmiye Çığ.
Ayrıca Gılgameş Destanı, Nuh tufanı, İnanna ve Dumuzi efsanleri anlatıyor. Günümüzde Gılgameş; Herkül olmuş. İnanna; Afrodit...
Biz bunları okuyalım öğrenelim ki sonra belki de kendimize ait gelenekleri, destanları başka ülkelerin mitolojik tanrıları olarak okumayalım.
Saygılarımla.
Okuyup okutmanızı tavsiye ederim.
#inzivagünlerindeokuyorum
Bu zor günleri, kaliteli zaman geçirerek ancak güzel bir hale getire biliriz. Bunun için bol bol okuyalım öğrenelim izleyelim hatta görelim bir sürü Web sitesi müzeleri gezebileceğimiz yerleri erişme açtı bunları değerlendirmek lazım bilgi açlığımızı doyurmak gerekiyor her insan bilgiye açtır lütfen açlığımızı susturmak yerine okuyalım.
Uzun süredir etkisinden çıkamadığım bir kitap, okurken gözlerim doldu kanım dondu desem yeri var.
Kitap ta 12 vaka var 456 sayfaya sığmış ama bir ömür boyunca unutulmayacak kadar derin izler taşıyan çocukların olaylardan psikolojik olarak nasıl etkilendiklerini ve nasıl hasarların kaldığını anlatıyor..
Çocukların dünyasının ne kadar da bizim gördüğümüz dünya dan farklı olduğunu gözler önüne seriyor. Her bir bireyin okuması gerektiğini düşünüyorum çünkü o daha çocuk ne anlar dediğimiz durumlardan, yaptığımız dandik bir şakadan bile onların dünyasını ne kadar etkilediğimizin farkına varmalıyız. Her zaman bir çocuk yetiştirmenin dünyanın en güzel duygusu ve bir o kadar da çetin bir durum olduğunu düşünmüştüm ve kitabı bitirdiğim de bunu daha iyi anladım.
Narin ve duygusal bir bünyeniz varsa okumakta çok zorlanacağınızı söylemeden edemeyeceğim hele hele okuduğunuz şeyi gözünüzün önünde canlandıran birisi iseniz bu sizin için fevkalade zor olacaktır. Zira ben 2. Vakayı okurken ve okuduktan sonra boğazımı ovalayıp durdum ve tabi her süt gördüğümde aklıma gelmesini saymıyorum
Bakış açımı daha da hassaslaştı okumanızı kesinlikle tavsiye ediyorum hele ki bir ebeveynseniz ya da adayıysanız ️
