Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
T'adı Yok Hercai Menekşe Gülüşlerinin
I- yalnızlığın küf kokusu sinmiş bir mekânda görünmez bir çığlığı bastıran zamanın bukağısız esiriyim lacivert gökyüzünde okyanus sezsizliği bütün hücrelerim hasretine vurgun sen yoksun!
Okyanus Yırtan
Alkışlanmak ve yuhalanmanın insanda aynı etkiyi uyandırdığını, her ikisinin de kişide saklanma arzusu oluşturduğunu o an öğrendi.
Sayfa 87 - #ErdalDemirkıranKitabı okudu
Reklam
Eylül Kanayan Bir Çocuktum Ben
İşkencenin şiiri yazılabilir mi? Hem kurbanı, hem tanığı olunduğunda sanıldığı gibi hiç de kolay olmuyor. Kâğıda kaleme hiç uzanamadığım günler oldu… Bazı günler “Eylül kanayan bir çocuk” gibi “çok kan kaybederek” tek bir cümle dahi kuramadan saatlerce takılıp kaldığım oldu şiirin başında… “Yüreğimin kıyısına mavi mavi dalga dalga çarpan kadın…
Gülüşünün İzini Sürüyorum
1. Bu gece sensizim Sokağa terk edilmiş çocuksu bir sevinç Ve kimsesiz bir aşk gibi Kör kütük öksüzüm yine… Parmak uçlarımda ateş böcekleri Gülüşünün izini sürüyorum Sevincimi yaşar gibi Bir gülü… Bir gülüşü emanet eder gibi Sürü sürü renk… Sürü sürü çiçek… Ve sebepsiz bir aşkı sunar gibi İmkânsız… Ipıssız bir bakışı armağan eder gibi
Önce korkunç bir uğultu, sonra havayı yırtan keskin bir ıslık sesi, sağır edici bir patlama ve kısa bir sessizlikten sonra başlayan insan çığlıkları. Her coğrafyanın bir melodisi vardır. Bir okyanus gibi sürekli var olan dalgaları gibi yıllar boyu değişen. Bu coğrafyanın şu yüzyıldaki melodisi de buydu işte: Savaş.
Okyanus Yırtan
Oysa kişi kendisini herkesten daha iyi tanıyordu. Dolayısıyla kendini bilenlerin alkışlardan utanması; kimsenin bilmediği tek kişilik sırlarını, içinden çıkamadığı açmazlarını, önüne geçemediği zaaflarını bilmesi sebebiyleydi nitekim.
Sayfa 85 - Kashna Kitap AğacıKitabı okudu