Xəyalın yanımda, sən uzaqdasan, Hicranın yolları ömür qədərdir. Bu yalqız axşamda yuvama baxsan, Mənəm, xəyalındır, bir də kədərdir... Gəl, ört pəncərəni, qalaq üz-üzə,
42'nci Birleşim | 16.3.1972 Perşembe | Deniz Gezmiş Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan'ın ölüm cezalarının yerine getirilmesine dair kanun teklifinin Millet Meclisince kabul olunan metni ve Cumhuriyet Senatosu Anayasa ve Adalet Komisyonu raporu "Asil Türk gençliği, sana bu millet kürsüsünden sesleniyorum: Uyanık ol. Sana "ileri" diyenleri arkanda değil, önünde görmedikçe ve onlara değil, kendine inanmadıkça ve kendine güvenmedikçe adım atma. Türk gençliği, haris kurtların önünde bir kuzu sürüsü değil. Atatürk'ün önderliğinde büyük bir dünya gücüdür. Bu gücü kötüye harcama, iyi bil ki, sapıkların, muhterislerin, korkanların ve namertlerin ne milleti, ne de vatanı nede inancı yoktur, bunların ne peşinden ve ne de önünden gitme. Kardeş kanı ile boyalı bu kanlı tablo bir ibret örneği olarak kafanda kalsın, kendini bul, kendine gel ve kendine bağlan. Senin sağlığını kendi ihtiraslarına alet edenler, sıkışınca seni terk etmekle ve kendi cinayetlerinin delili olmayasın diye bir an önce senin ölümünü dahi istemektedirler. Cesedini de, toplum içinde, birçok cinayet kasırgasının kopmasına alet olarak kullanacaklardır, iyi bil ki, senin ölümüne yalnız anan, yalnız baban, yalnız vatan ağlar, onlar yalan ağlar. Sağlığını ve cesedini onlara satma, uyanık ol."
Reklam
Sunu (Ya Da Bir Parça Matematik)
Her gün bir kez bu kitabın başına geçtim. Her gün bir kez dışa­rı çıktım kırık bir bulutla yürüdüm, her gün bir insana bakıp, yüzümü yere eğdim. Her gün bir gazeteye boş gözlerle baktım. Her gün birileri konuştu, onları dinliyor gibi yaptım. Her gün bir kez "neredeyim" diye sordum kendime. Her gün bir kuzey kışı indi içime. Her gün
Sayfa 10 - Metis Yay. Beşinci Basım: Ağustos 2011
Merhaba sevgili okur, Bugün sana birkaç hatırlatma yapmak istiyorum, bunlar bildiğin şeyler ama hatırlamaya ihtiyacın var. Bak şimdi her bir insanın kendine özgü parmak izi olur ya ha işte o parmak izi kadar da fikirler, düşünceler vardır. Şunu unutma sana hitap eden bir şey başkası için berbat olabilir ya da doğru gelen şey başkanına yanlış. Bunlar gayet doğal olağan şeyler. Hatta oldukça güzel. Farklılıklar tekdüzelikten kurtarır;) . Unutma bunu. İkinci bir konu dünyada senden bir tane tek bulunması sence değerli olman için çok da geçerli bir sebep değil mi? Baksana senden sadece sen varsın. Eksiğinle , tamınla, kusurununla, güzelliğine bunlar seni sen yapan şeyler. Bunlarla mutlu ol , düzeltebildiğini istersen düzelt ya da aynı şekilde devam et bu senin bileceğin iş. Senin hayatın kendi sınır ve doğrularını yaşa. Unutma şu an yanında olan insanlar gittiğinde sadece sen kalacaksın onlar gittiğinde yine varolmak istiyorsan kendini sen yarat. Unutmadan tek umudun senden olsun. Hayat başkasını yaşamak için çok kısa. Fazla uzatmayayım seni sen olduğun için seviyorum:) , iyj geceler 🐞😘
İyi düşün Piskopos! Dikkatli ol Papaz! Dinamitle oynuyorsun. Gerçekleşmesi an meselesi olan bir yanlış anlamayla dans ediyorsun. Toplumda konuşurken sözlerini daha dikkatli seçmen gerekmez mi? İkiyüzlü olarak anılmamak adına, halihazırda zaten yeterince popüler olan bu yanlış anlaşılmanın önüne geçmek için elinden gelen her şeyi yapıp bilim insanlarına ve öğretmenlerine aktif ve hevesli bir destek vermen gerekmez mi?
Meryem çocuğunu kucağına alıp kavmine getirdi. ‘Ya Meryem!’ dediler, ‘Sen gerçekten tuhaf bir iş yapmışsın. Ey Harun’un kız kardeşi! Senin baban kötü bir insan, annense fahişe bir kadın değildi. Sen ne yaptın böyle!’ Meryem, ‘Ona sorun!’ anlamında bebeğe işaret etti. Onlar, ‘Beşikteki bir bebek ile biz nasıl konuşuruz?’ dediler. Bebek, ‘Şüphesiz ben Allah’ın kuluyum. O bana Kitab’ı verdi ve beni peygamber seçti. Nerede olursam olayım beni mübarek kıldı; hayatta olduğum sürece bana namazı, zekâtı emretti. Anneme karşı beni iyiliksever kıldı; katı yürekli ve âsi bir insan yapmadı. Doğduğum gün de öleceğim gün de diriltilip kaldırılacağım günde de bana esenlikler lütfetti.’ dedi. İşte, hakkında şüphe edip tartıştıkları Meryem oğlu İsa, Hakk’ın kavlince budur. Allah’ın oğul edinmesi olmaz. Hâşâ! O bundan çok yücedir. O, bir şeyin olmasını istediği zaman, ona sadece ‘ol!’ der; o da hemen oluverir. Hiç şüphe yok ki Allah, benim de sizin de Rabb’inizdir. O hâlde O’na kulluk edin. İşte, Sırat-ı Müstakim budur.”
Sayfa 67 - Fecr yayınları
Reklam
1,000 öğeden 31 ile 40 arasındakiler gösteriliyor.