127 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Mustafa Kemal Atatürk’ün evlendiği kadındı o. Hırçındı, öyle yazdılar. Atatürk’e göre değildi. Zaten evlilikleri de bitti. Mustafa Kemal Atatürk’ün ayrıldığı kadındı o. Latife Hanım’dı. İpek Çalışlar, "Latife Hanım"da işte o kadını anlatıyor. Ama şimdiye kadar gördüğümüz, tanıdığımızdan başka bir Latife Hanım çıkıyor karşımıza. Kadın haklarının savunucusu, eşi karşısında sağlam duran, ona destek olan, kültürlü bir kadın. Şimdiye kadar hiç gün ışığına çıkmamış belgeler, yabancı kaynaklardan alıntılar, fotoğraflar Latife Hanım portresini daha ayrıntılı ve net çiziyor. Cumhuriyet tarihiyle birlikte Mustafa Kemal’in portresi de bir kez daha şekilleniyor. Eşiyle siyaset dahil birçok konuda tartışabilen, onunla gurur duyan, onu herkese tanıtmaktan hoşlanan bir erkek bu kitapta ortaya çıkan. Ayrıca, Latife Hanım da Atatürk’le birlikte olduğu dönemle sınırlı kalmıyor, çocukluğu, boşandıktan sonraki yaşamı da giriyor devreye. Öyle olaylar anlatılıyor ki bu kitapta, gölgede kalmış bir aşk gözler önüne seriliyor. Gölgede kalmış bir kişilik şahlanıyor. Kitaba, kadınca bir bakış açısı egemen oluyor. Bir kadını tanımak, Cumhuriyet tarihine bambaşka bir gözle bakmak, sonu hüzünle bitse de olağanüstü bir aşk macerasına tanık olmak için "Latife Hanım"ı mutlaka okumalısınız. Yeni Türkiye’nin kuruluşuna katkıları olan, Türkiye Cumhuriyeti’nin birinci adamına âşık bir kadından söz ediyoruz, unutmayın. İşte gölgede kalmış Latife!
Latife Hanım
Latife Hanımİpek Çalışlar · Doğan Kitap · 20061,548 okunma
1025 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
keyifli bir okuma süreci oldu benim için Karamazov Kardeşler, bu kitabı üçünçü okuyuşum ve aldığım aynı keyif . Roman, iki evlilikten üç oğlunun (bir de gayrimeşru oğlunun) doğumlarını anlatan birkaç bölümle açılıyor. Oğulların ilk yıllarını da anlatan bu önemli başlangıc, Dostoyevski kendi hayatından parçalarıda okuyucuya yansıtıyor. Kalın olmasından kaynaklı göz korkutan kitap, sürükleyici hikayeye sahip çok hızlı bir şekilde ilerliyorsunuz. Dostoyevski’nin ölmeden dört ay evvel tamamladığı, yaklaşık 400 bin kelimelik dev romanı “Karamazov Kardeşler” Dostoyevski’nin yazarlık yaşamı boyunca değindiği temaların işlendiği, dramatik olaylarla bezenmiş bir düşünce romanı olmakla beraber evini terk ederken yanına aldığı tek kitaptır. Eğer ömrü el verseydi eminim devamı gelirdi çünkü asıl hikaye kitabın başında anlattığı gibi en küçük oğlunun ölümü üzerine kurgulanmıştı. Dostoyevski’nin kendi yaşamıyla pek çok paralellik taşıyan bu roman, hem bir aile dramı, hem bir cinayet romanı, hem de eşsiz bir felsefi metin olarak nitelendirilebilir olup felsefe sevenlerinde okuması gereken bir dünya klasiğidir. Dostoyevski’nin, en son ve en iyi yapıtlarından biri olan Karamazov Kardeşler’de, 4 kardeşin, yaşlı bir toprak sahibi babası Fyodor Pavlovoviç Karamazov arasında yaşanan anlaşmazlıklardan usta bir dille bahsedilirken roman “Kahramanların olağanüstü bir yoğunlukta yaşadıkları umutsuzluk, acı, tutku ve çılgınlık anları, arayışlarının insani zayıflıkları, derin psikolojik çözümlemelerle de yer veriyor.
Karamazov Kardeşler
Karamazov KardeşlerFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202335bin okunma
Reklam
Yine beklemek zorundaydı, hiçbir şey yapmadan akşama kadar beklemek, olağanüstü ve ihtimal dışı bir şeyi umut etmek zorundaydı...
Tiranların kendileri bile, insanların başkalarının onlara çektirdikleri acılara katlanmalarını olağanüstü buluyorlardı. Seve seve din kisvesine bürünüp kötü eylemlerine daha fazla otorite sağlamak amacıyla kendilerini ilahi sıfatlarla beziyorlardı.
Sayfa 53 - Opera Kitap
Başkasının gerçekten ne hissettiğini bilmek olağanüstü derecede zordur ; sıklıkla kendi hissettiklerimizi başkalarına yansıtırız.
Dünya zaten olduğu gibi olağanüstü güzel.
Reklam
1.000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.