Aklına bir cümle takılır. Cümlenin tamamı, söyleyenin sesi, duyduğun an ne hissettiğin her şey aklındadır ama cümleyi kimden duyduğunu bir türlü hatırlayamazsın. Mümkün olsa da elimi Beynimin içine sokup kurcalaya kurcalaya çıkarsam dersin ama elbette mümkün değildir. Zamanla bu cümleyi Başka şeylerle bağdaştırırsın aklında; Örneğin bir şarkıyla, bir şiirle, bir kişiyle... Fakat bunların hiçbiri doğru değildir. O küçücük cümle günlerce, aylarca, Hatta bazen yıllarca beynini kurcalar durur. Işte öyle bir cümlesin sen. Hep seni düşünmüyorum da aklımda bir yerde sürekli yerin var. Bir gün seni aklıma hangi olay, hangi ses, hangi his yerleştirdi bulup o dakika kazıyacağım beynimden! Şimdilik olduğun yerde kal! Sakın kıpırdama! Eller yukarı!
Ah Şu Lanet Başağrısı
yine başladı başım yine dünyam kapkaranlık * ne aspirin ne novaljin ne şurup eczanelik ağrı değil bu benimkisi değil dostlar ---beyin değil ----işte elektrosu
Reklam
İyi insanlar derken aklıma yaşadığım bir küçük olay geldi. Arkadaşımla beraber otobüse yetişmeye çalışıyorduk belli bir saatten sonra otobüs pek kalkmıyormuş orada, otobüsü görünce koşmaya başladık ama yetişmeyeceğimizi düşünüyordum . Sonra o otobüse koşan başka birini gördük önde, o kadın yetişirse biz de binebiliriz filan diye düşünüyorduk işte o kadın o otobüse yetişti ancak meğersem tüm çabası bizim içinmiş. Biz o otobüse yetişebilelim diye kadın koşmuş,onun sayesinde binebilmiştik Allah razı olsun tekrardan, o kadar tatlı bir davranıştı ki çok hoşumuza gitmişti , üstelik şoför bey de biz daha fazla yorulmayalım diye arka kapıyı açmıştı,biz fark etmedik tabii ama bu ince davranış da çok hoşumuza gitmişti. Çok küçük bir olay ama gerçekten o gün, çok mutlu etmişti bizi bu iyi davranışlar.
Kübra

Kübra

@Mavinergis
·
21 Nisan 13:59
Gözleri dolu dolu oldu. "Dünyada," diyordu, kendi kendine "şu dünyada ne iyi insanlar var."
Sayfa 132Kitabı okudu
Peki Ya Sürekli “GÖRÜNÜR” Olsaydınız? –
Gyges’in Yüzüğü, Sosyal Medya ve Ahlak Felsefesi Sosyal medya ve artık her adımda bulunan kameralar ile birlikte sanki Gyges’in Yüzüğünün bir versiyonunu takıyoruz gibi. Ama bu sefer bu yüzük bizi herkese görünür kılıyor. Saklanma ihtimalimiz yok. Gelip geçenin göz attığı bir vitrindeymişiz gibi. Yani. Artık bilmeyen yoktur. Dijital çağda sürekli
Nasipsizlikten sana sığınırım Allah'ım.
İMAN لا İLE BAŞLAR TAĞUT NEDİR? ALLAH SEVGİSİ ile TAĞUT SEVGİSİ ASLA BİR ARADA BULUNMAZ. “(Ey Peygamber!) Sana indirilen ve senden önce indirilmiş olan Kitaplara inandıklarını iddia eden şu ikiyüzlülerin hâllerine bir baksana; (hem Müslüman olduklarını söylüyorlar, hem de Kur’an’ın hükmünü terk edip) tağut’un, (yani Allah’ın hükümlerini hiçe
Evet Sherlock seyirciler tarafından en gözde ve hep seçilen sendin. Watson pek gorunmezdi belki. Ama biraz da Sherlock analizi yapalım. Şimdi bu Sherlock her karşılaştığı olayı yaşadığı olayı bir öncesiyle bagdastirarak ilerlemekte biraz sıkıntı yaşıyor. Karşısındaki kişiye hep ayni ve yanlış yöntemle yaklaşıyor. Sherlock bir tercih yaptı. Yolda
Reklam
KARANFİL KIZ
O zamanlar dünya gerçekten de bir öküzün boynuzlarında durmaktaymış ve Karanfil Kız'ın bu aşırı gelişmiş iribaşa söyleyecek bir çift sözü varmış. Ama dur bak, en iyisi baştan başlayayım. Şimdi bu Karanfil Kız babasını fazla görememekten şikâyetçiymiş. Çünkü adamcağız haftanın her günü, hatta bazen haftasonları bile geç saatlere kadar çalışır,
Bundan yıllar önce ben annem ve babam bir dolmuşa atlayıp bizden 20-"30" km uzaklıktaki büyük amcamın bayramına gitmiştik o zamanlar büyük amcam ile ortanca amcamın arası kırık ve konuşmuyorlardı.Babam 2.Dünya savaşındaki Türkiye misali tarafsız ve herkese zeytin dalı uzatan bir kişiliğe sahip o zaman da ikisin arasındaki küskünlüğe
.... Porno ve Kadınların Kendi Bedenlerini Metalaştırması Üzerine Moderm Kültürü Zehirleyen Uğursuz Eğlence Öncelikle yazıya geçmeden önce şunu belirtmeliyim ki burada anlatılan her şey kendi düşüncem ve kendi çıkarımlarımdır. Bu konuyu uzun süredir düşünmüş biri olarak bir yazı yazmaya karar verdim. Çünkü çevremden gördüğüm kadarıyla insanlar
"Tercihler Geleceğimizi Belirler"
İnsan yaptığı seçimler ve olaylara verdiği tepkiye göre geleceğini ve ahiretini inşa eder. İster yaşanılan ister karşılaşılan olaylar olsun, hayatta hiç bir şey tesadüf değildir. Yaşadığımız her şey, karşılaştığımız her olay bizim için bir işaret, bir yol gösterici rehber gibidir. Bu olaylara verdiğimiz tepki, yaptığımız seçimler geleceğimizi şekillendirir. Yaşadığımız sürece durum bu şekilde devam eder. Öldükten sonra ise gideceğimiz yer bu yaşanılan ve karşılaşılan olaylara verdiğimiz tepki ve yaptığımız seçimlere göre belirlenir. Örneğin bir toplumda dünyaya geldiniz ve orada yaşanılan inancı hiç sorgulamadan yaşadınız. Bir gün önünüze bir adam çıktı ve yaşadığınız bu inancın doğru olmadığını, Allah'ın gönderdiği kitapla bir alakasının olmadığını söyledi. İşte bu olaya vereceğiniz tepki hem bütün hayatınızı hem ahiretinizi ilgilendirir. Bunun gibi büyük, küçük ne kadar olay ve durum varsa aynı şekilde değerlendirilebilir. "Allah karşınıza öyle olaylar çıkartır ki sizin bu olaylar karşısında sergilediğiniz tavra, eyleme göre de size cennete gitmeniz için gerekli sevapları ya da cehenneme gitmenize neden olacak olan günahları kazanmanıza aracılık yapar. Yani Allah size bir sebep, bir yol yaratır. O sebebe vereceğiniz yanıt ise sizin gideceğiniz yönü tayin eder. "Onun için lütfen hep iyi düşünüp, iyilik yönüne doğru hareket edin ki Allah'ın sevdiği kullardan olasınız."
Reklam
Güngörmez
"Hiç sevmem kışları" derdi. Neymiş üşürmüş de kalın giymek zorunda kalırmış. "Hahh" dedim içimden. "Yazın da, kışın da mahallenin en pejmürdesi sensin..." Bunları o zamanlarda çok yakın olup da sevemediğim, şimdilerdeyse rahmetli olan canım arkadaşıma söylerken yıl 1995 aralığın 17'siydi. Şimdiyse 2006 yazının
Seni sevmeme izin verdiğin için teşekkür ederim...
Merhaba sevgilim :). Bugün çok özel bir gün ve dahası yarın çok çok daha özel bir gün. Nasıl başlayacağımı bilmiyorum. Seninle bize ait günlerin konuşmasını çok çok erken yapmıştık aslında. Sen takvimine not almıştın, bense birkaç kez unutup 17 Mart tarihinde sonsuza kadar aklıma kazımıştım. Senden saklı bir şeyim olmadığı için bunları anlatmamda
Spoilercı Alejandro
Bonzai
Bonzai
Alejandro Zambra’nın okuduğum 2. kitabı. (İlki #evedönmeninyolları idi) 2 kitapta da ilgimi çeken şey ;olayın en başında yazarın spoiler vermesi. Okuyucu psikolojisi çoğu zaman olay giriş-gelişme-sonuç şeklinde ilerlesin istiyor. “Sonunda ne olacak acaba?” diye bir merak duygusuyla kitabı okuyor. Karmaşık zaman sarmallarını da okumak keyifli elbette ama genelde filmin başında biri “katil Mahmut!” diyince keyifler kaçar ya, işte ondan!😆 Mesela aşk hikayesi nereye gidecek diye okurken karakter zaten ölecek diyor. Ben hemen “haydaaaa” diye gözlerimi bovling topu gibi deviredurayım aslında böyle olmasının da güzel tarafları yok değil. Bu sefer olay nereye varacak telaşesinden sıyrılıp kitabın ve karakterin duygusuna daha çok odaklandığımı hissettim. Bazen olayın gerçekleşmesindense nasıl gerçekleştiğidir ya, işte o şekil. Alejandro Zambra’yı bu tarzından ötürü sevdim, başka kitapları da okunur diyorum. 🍀🌲🌴
EDEBİYAT ÖĞRETMENLERİ VE BİLİMCİLERİNE.
TÜRK EDEBİYATINDA DİL VE MİLLİ EDEBİYATIN SEYRİ Geçmişten günümüze edebiyatımızın seyrine kısaca göz atalım. 1299’da Osmanlı’nın kurulmasından bir süre sonra Divan edebiyatı başlamıştır. Bu edebiyatın zemini Arap, Fars ve Acem dilleri ve edebiyatları üzerine teşekkül ettirilmiştir. Edebiyat sahası, ecnebi ülkelerin milli değerlerini kullanarak
Resim