Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"Ey insan! Bu kitabı sana ithaf ediyorum'' "Bırak şu maddeyi, boğ şu ölçü dehanı, doy şu fizik ve matematik tecessüsüne, kov şu kemiyet fikrini, dal kendi içine, koş kendi kendinin peşinden, bul onu, bul kendini, bul ruhunu, bul, sev, bil, an, gör, kendi içinde gör Allah’ını. Kendine dön, kendine bak, kendine gel. Aptalca bir konfor aşkından doğduğu halde her biri daha korkunç bir dünya harbi hazırlayan teknik mucizelerinin yanında, senin iç zıtlıklarını elemeye yarayacak ve seni kendi kendinle boğuşmaktan kurtaracak ruh mucizelerini ara. İnan manevilere ve mukaddeslere, inan! Onlar hakkında, bu kadar küçükçe düşünmekten utan! Her sezilen derinliğin ifşa ettiklerini düşünmekten bile seni alıkoyan tabiatçı metotlarını fırlat ve bitlenmiş elbiseler gibi at. Orta çağ papazında haklı olarak ayıpladığın dar kafalılığın anlayış sınırlarını daha fazla darlaştıran beş duyu idrakinin kapalı dünyası içinde kalma; "Arşı geç, ferşi atla, sidreyi aş, Gör ne var maverada ibretiz."
Düşüncede saplantı ve azgınlık en açık ahmaklık belirtisidir. Canlılar arasında eşekten daha kendinden emin, daha vurdumduymaz, daha içine kapalı, daha ciddi, daha ağırbaşlı olanı var mıdır? (Ölçü)
Reklam
Bazıları der ki, iyinin aşırısı olmaz, çünkü aşırı oldu mu zaten iyi değil demektir. (ölçü)
İnsanın sayısız geceler boyunca odada pinekleyerek kitap okuduğunu ya da kara kara düşündüğünü getir gözlerinin önüne. Kimi zaman boşa koyarsın dolmaz, doluya koyarsın almaz, doğru mu düşünüyorsun yanlış mı bir türlü bilemezsin, çıkamazsın işin içinden, danışacağın tek bir Allah’ın kulu bile yoktur. Dönüp de sen ne dersin bu işe diyebileceğin hiç kimse yoktur yanında, sen de görüyor musun benim gördüğümü diye soramazsın hiç kimseye. Kaygılısındır, kararsızsındır. Bir ölçü yoktur elinde. Neler gördüm ben burada, neler yaşadım. Sarhoş filan da değildim. Uykuda mıydım bilmem. Ama yanımda birisi olsaydı, uyuyordun, düş görüyorsun derdi. Ve işte o zaman her şey çözümlenmiş olurdu...
Bireysel psikoloji sağlam bir oluş zemini üzerinde kalıyor ve bu oluş ışığında bütün insan çabasında bir tamlık eğilimi buluyor. Hayat hamlesi vücut ve ruh bakımından çözülmüş bir şekilde bu eğilime bağlıdır. Her ruh belirtisi aşağı bir durumdan üstün duruma götüren bir hareket manasını taşımaktadır. Her bireyin hürriyet içinde ve yaradılış
Tarihler 1389'u göstermektedir. Kosova ovasında büyük bir meydan muharebesi cereyan etmektedir.Çok geçmeden Osmanlı ordusu galip gelecek, birleşik Haçlı orduları darmadağın olacaktır. Şefkatli Osmanlı Sultanı 1. Murad savaş meydanını gezerken yaralı bir Sırp askeri görür. Yaklaşıp durumunu tahkik etmek ister. Kalleş düşman, yanında sakladığı hançerini, yaklaşan Padişah'ın böğrüne saplayıverir. 1. Murad kanlar içinde askerlerinin kollarına düşer. Son anlarıdır. Başında oğlu Şehzade Bayezid (Yıldırım),devlet erkanı ve askerler vardır. Onlara dönerek tarihin durup kulak vereceği,bizi biz yapan ve uyguladığımız dönemlerde hep en önde olmamızı sağlayan ölçü olacak sözleri haykırır, ''sakın ha attan inmeyesüz.''
Sayfa 161Kitabı okudu
Reklam
"Kendine gel, yepyeni bir söz söyle de dünya yenilensin. Sözün öylesine bir söz olmalı ki dünyanın da sınırını aşmalı. Sınır nedir, ölçü nedir bilmemeli."
Yunanistan'da egosantrizm -benmerkezcilik- şu şekilde idi: sofistler diyorlardı ki, dünyada gerçekliğin ne olduğu belli değildir. Hakkı ve batılı, doğru ve yanlışı değerlendirmek için bir ölçü ve kıstasımız yoktur. O halde neyi batıl görüyorsak batıldır, neye hak dersek o da haktır. Doğu'nun Allah merkezciliğine karşı Batı'nın insan merkezciliği anlamında egosantrizm, bundan kaynaklanmaktadır.
Sayfa 165
Zihnin hassaları acayiptir. Günlerimizin her hissimizi körleştiren gündelik hayhuyuyla gelip geçişleri arasında, bazen, sinsi birtakım hastalıkların senelerce süren uzun bir kuluçka devresinden sonra meydana çıkması gibi yavaş yavaş ta içimizde toplanan derin sebeplerle, bazen de sebepsiz yere yahut hatır ve hayale gelmez bir sebep yani bir vesile ile veyahut beklenmez ve beklenmedik hadiselerin yeniliği, şiddeti ve tesiri karşısında birdenbire zihnimiz öyle harikulade bir feyiz ve küşayişle açılır ki bu anlarda görüp teşhis ettiğimiz hakikatler karşısında hayatımızın bütün ölçü ve ayarlarının değiştiğini duyarız. Bu zamanlarımızın kuvveti ve şiddeti yanında bunların haricinde geçen zamanlarımızın faaliyeti bir uyanıklığa nispetle bir uyuklama gibi kalır. Bu intibahın aydınlığında sanki gözlerimiz yeni ve amansız bir zeka ile açılır. Müsamahasız bir münekkid kesilerek yepyeni hükümler vermeye başlarız.
Sayfa 61
Enfâl, 29.. Ayet: Siz ey imana erişenler! Eğer Allah'a karşı sorumluluk bilinci içinde olursanız (ittika ederseniz), O size, hakkı bâtıldan ayırmaya yarayan bir ölçü bahşedecek ve kötü işlerinizi silip örtecek, sizi bağışlayacaktır: Çünkü Allah, bağış ve cömertliğinde sınır olmayandır.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.