Yaşam, yaşamakla mı bir değer midir?
Yaşam ve ölüm toplumsal anlam kazandırdığımız, birbirinden ayrılmaz bir döngü mü?
Yaşamakta olduğumuz hayat, seçtiğimiz, tercih ettiğimiz ve istediğimiz bir hayat mı?
İşte benim için asıl soru bu; ve yanıtı insanların bu dünyadaki trajedisi...
Bu kitap antikçağdan günümüze dek yaşamdan vazgeçmek hakkının tarihsel bir anlatımını yapmış.
Biyolojik yaşamı olağan görenleri ve onu nasıl kutsallaştırarak, bedensel bütünlüğü koruyarak, gerçek yaşamı koruduklarını, yasakları, günahları hem sosyolojik hem teolojik hem de hukuki yönleriyle incelemiş.
Bana göre, Ötenazi elbette her yönüyle tartışılmaya muhtaç bir konu ancak kimsenin, hiçbir otoritenin yaşamdan vazgeçme hakkına sahip olmak isteğini, tercihini belirlemesini uygun bulmuyorum.
Unutmamalıyız ki; Ölüm yaşamın her anında...
İlgililere tavsiye ederim.
KitaplaKalın