Yılların geçeceğini, sizinse dönüp dolaşıp hep böyle bir çit aralığından etrafa bakacağınızı ve hep aynı tabyayı, aynı nöbetçileri, aynı küçücük gök parçasını, ama hapishane üstündekini değil de başka, uzaklardaki hür göğün bir parçasını göreceğinizi düşünsenize.
Bu kapının öte yanında aydınlık, hür bir dünya vardı; insanlar, bütün insanlar gibi yaşarlardı. Ama duvarın bu yanındakiler için o dünya yalnızca bir masaldı. Burada bambaşka, hiçbir yerdekine benzemeyen bir âlem vardı; kendine has kanunları, elbiseleri, ahlak ve âdetleri olan bir yaşayan ölüler evi; hiçbir yerde olmayan bambaşka bir hayat ve bambaşka insanlar.
Reklam
Mahpuslar onu aşağı görüyorlardı, ama işlediği suç yüzünden değil –suçu anmıyorlardı bile– aptallığı, kendini idare etmesini bilmediği için.
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
ayrı hücre yöntemi de yanlıştır, aldatıcıdır, ancak görünüşte amaca ulaştırır. O, insanın hayat özünü emer, ruhunu hırpalar, zayıflatır, sindirir; sonra da bu yarı delirmiş haldeki ruhça kurumuş insan mumyasını, bir düzelme, pişmanlık örneği olarak sunarlar. Tabii, topluma karşı gelen bir cani, ondan nefret eder ve hemen hemen her zaman kendini haklı, toplumu da suçlu görür. Bundan başka, verilen cezayı da çekmiş; bu yüzden kendini aşağı yukarı temizlenmiş, topluma karşı borcunu ödemiş sayar. Bu görüşler sonunda caniyi aklamaktan başka yol kalmayacak galiba. Ama türlü görüşlere rağmen, bazı suçların dünya kurulalı beri her yerde, her kanunda su götürmez suçlar olduğunu herkes kabul eder ve insan, insan olarak kaldığı sürece de böyle sayılacaktır.
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
onlarla geçirdiğim bunca yıl içinde bu kalplerde içten gelen bir kedere, bir acıya tanık olabilir, bir şeyler fark edebilir, bir şeyler yakalayabilirdim. Lakin böyle şey yoktu, kesinlikle yoktu. Evet, suç belirli, basmakalıp bir görüşten doğmaz sanırım; suç felsefesi tahmin edildiğinden biraz daha güç anlaşılır. Şüphesiz hapishane ve kürek cezaları caniyi düzeltmez, ancak onu cezalandırır ve beri yandan topluluğu da suçlunun ileride işleyeceği muhtemel suçlardan korur.
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
işledikleri suçlardan ötürü bir parçacık olsun acı düşünce görmedim; üstelik büyük kısmı, içten içe kendilerini tamamıyla haklı görürdü. Bu bir gerçektir. Tabii çoğunda bunun sebebi onur, kötü örnekler, kabadayılık, yanlış anlaşılmış, bir esasa dayanmayan utançtır. Öte yandan, kim bu mahvolmuş kalplerin derinlerine inip bütün dünyadan saklanmış şeyleri okuduğunu söyleyebilir ki? Bu mümkün olsaydı, onlarla geçirdiğim bunca yıl içinde bu kalplerde içten gelen bir kedere, bir acıya tanık olabilir, bir şeyler fark edebilir, bir şeyler yakalayabilirdim.
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Reklam
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.