Biraz günışığı, biraz rüya ve biraz umut
Toplamda 6 bölümden oluşan bu kitapta ,ana bölüm olan, sadece ilk 2 bölümü açacağım.
1. Bölümde evrenin yaradılışındaki 7 güne tanık oluyoruz.
Şairane ve sesleniş havasında yazılmış bu hikayede önce yaradılış ve evren hakkındaki sorgulamalardan, düzensizliklerden, acılardan bahsediliyor.
"Bir zamanlar düşünürdü göğsümde yüreğim..."
(Homeros- İlyada, XIX -330)
Düşünmenin göğüsten bilindiği bir zamandan...
Homeros'un İlyada'sı Akhilleus'un öfkesi "Söyle tanrıça, Peleusoğlu Akhilleus'un öfkesini söyle" ile başlayan ve Hector'un ölüm töreni ile son bulan epik geleneğin kuşkusuz en ünlü eseridir. Troya
Geçiyor vakit işte öyle beyhude,
Oturdum bir denizin eşiğine.
İzliyorum dalgaları hayallerimde.
Bir kuru sandalyenin üzerine oturup,
Dalgaları dinliyorum, ruhum yine gezmelerde.
Kimseler yok bulamıyorum,
Anlatamam derdimi kimseye.
An olur Aşık olurum, An olur En-el Hak.
Özüm benliğime bağırır, oturma haydi kalk.
İşte bu haykırışlardı aratır sokak sokak.
Şimdi kül olmaya hazırlanmalı,
Gelecek yakın da ölüm, olmalı anlım ak.
Ne oluyor diye sormayın, bilmiyorum.
Avareyim, bi çareyim, öyle işte geçiyorum.
Bir denizin eşiğinden sesleniyorum.
Sözü hep kendime söylüyorum.
Boş şeylere ne çok hevesleniyorum.
Hakikat meydanında, gözlerimi açamıyorum.
Gelmeli şimdi bir dostun evine,
Bedenim burdayken ruhum denizin eşiğinde.
Aslında hepsi hayaldi, gülümsüyorum halime,
Özlemimde hasretimde ileride,
Yürümem için yolu gereken istek özümde...
Öncelikle bir konuda herkesle anlaşalım. Bu soruların incelemesini 15 güne yakın bir sürede anca yazdım. Sonu nerede bu yazının, diyerek kontrol edilmeden önce, bu sitedeki en uzun inceleme bu olmuştur, diyebilirim. Kimseden bu Evren incelemesini komple okumasını beklemiyorum. Bu incelemenin %10'una sahip incelemeler bile genelde burada uzun
Ve ölüm budur işte; nar çatlıyor ve kan rengindeki damlacıklar damlamaya başlıyor. Ve ince beyaz tüller dalga dalga kızıla boyanıyor. Ve kızıl rengin dalgaları durmadan genişliyor ve genişliyor ve genişliyor.
“Kendini dünya acısı aracılığıyla tanımlayan, yabancılaşmanın verdiği ıstırabın duygusu olarak gören Romantizm akımın üzerinde Eichendorff’un bu akıma isyan eden “güzel yabancı” ibaresi süzülür. Uzlaşmanın sağladığı ortamda, yabancı olan, felsefenin emperyalizmi aracılığıyla ilhak edilmeyecek, yabancının belli bir yakınlıkla durmakla birlikte
Ursula K. Le Guin'in Yerdeniz adlı büyüleyici, ince, ışıltılı hayal gücüyle dolu eserini okumaya devam...
Atuan Mezarları, serinin ilk kitabı olan Yerdeniz Büyücüsü'nün devamı. Yerdeniz Büyücüsü, herhalde şu dünyada en çok sevebileceğimiz bir kaç büyücüden biri olan Çevik Atmaca'nın, yani Ged'in büyüme öyküsüydü: Ged büyürken yaptığı doğru ve