Bir adam güzel bir kadınla evlendi. Onu çok seviyordu. Bir gün kadın deri hastalığına yakalandı. Yavaş yavaş güzelliğini kaybetmeye başladı. Bir gün kocası bir iş için ayrıldı. Dönüş yolunda kaza geçirdi ve görme gücünü kaybetti. Ancak aile hayatı her zamanki gibi devam etti. Ama günler geçtikçe kadın güzelliğini yavaş yavaş kaybetti. Adam sevmeye devam etti, kadın da onu çok seviyordu. Bir gün kadın öldü. Ölümü adama büyük bir üzüntü verdi. Tüm ritüellerini tamamladı ve şehri terk etmek istedi. Arkadan bir adam yaklaştı ve dedi ki:
"Nasıl yalnız yürüyeceksin? Bu günlerde karın sana yardım ederdi." dedi. Adam cevap verdi:
"Ben kör değilim. Böyle davrandım çünkü bu hastalık yüzünden cildinin durumunu gördüğümü bilseydi hastalığından daha çok incinirdi. Onu sadece güzelliği için sevmedim, aynı zamanda şefkatli ve sevgi dolu doğasına aşık oldum. Ben de kör taklidi yaptım. Sadece onu mutlu etmek istedim."
Velhasıl anlıyoruz ki birini gerçekten sevdiğinizde, onu mutlu etmek için sonuna kadar yanında yürürsünüz. Bazen kör davranmak ve mutlu olmak için başkalarının küçük sorunlarını görmezden gelmek bize iyi gelir. Güzellik zamanla solacak ama kalp ve ruh hep aynı olacak. İnsanı sırf görünüşü için değil, kalbindekiler için sev.
"Sadece bedenleri, şekilleri, görüntüleri sevenlere ne yazık! Ölüm her şeyi yok edecek. Ruhları sevmeyi deneyin."
~Victor Hugo