Ölüm hangi nitelikte olursa olsun, yine de kendi ağırlığıyla gelir. Ve o gün Ankara'daki ölüm, ağlamayı dahi yasaklayan cinstendi. Haberi ilk veren spiker, huzurundan edildi. Mezarlığa ilk giden genç tutuklandı. Sokakta ilk bağıran bir kadın, alınıp götürüldü. Ve binlerce insan yeraltı yatağında akan bir dere gibi, içinde yaşadı duygularını.
Ölüm hangi nitelikte olursa olsun, yine de kendi ağırlığıyla gelir. Ve o gün Ankara'daki ölüm, ağlamayı dahi yasaklayan cinstendi. Haberi ilk veren spiker, huzurundan edildi. Mezarlığa ilk giden genç tutuklandı.
Reklam
Yas Tutmaya Dahi İzin Yok!
❝Ölüm hangi nitelikte olursa olsun, yine de kendi ağırlığıyla gelir. Ve o gün Ankara’daki ölüm, ağlamayı dahi yasaklayan cinstendi. Haberi ilk veren spiker, huzurundan edildi. Mezarlığa ilk giden genç tutuklandı. Sokakta ilk bağıran kadın, alınıp götürüldü. Ve binlerce insan yeraltı yatağında akan bir dere gibi içinde yaşadı duygularını. Deniz, Yusuf ve Hüseyin’in anaları, Deniz, Yusuf ve Hüseyin’in babaları, kardeşleri de o sabah, duyguları bastırılmış olarak yaşadı. Sabahın ilk saatiyle birlikte evlerini görevliler çevirmişti. O gün dahi, dostlarıyla aralarına kara gölgeler devrildi. *İnfaz haberini okuyan spiker sesi titredi diye işten uzaklaştırılmıştır.❞
Ölüm hangi nitelikte olursa olsun, yine de kendi ağırlığıyla gelir. Ve o gün Ankara'daki ölüm, ağlamayı dahi yasaklayan cinstendi.
Halkın korkusu hiç bir şeye benzemez...
6 Mayıs'ı Ankara büyük bir sessizlik içinde geçirdi. Ana caddelerde, sokak aralarında, okul önlerinde, duraklarda hüzünlü insanlar kadar, güvenlik önlemleri de göze çarpıyordu. İkişer üçer sivil-resmi güvenlik görevlileri dolaşıyor, görevleri gereği, incelen bakışları izliyorlardı. Ölüm hangi nitelikte olursa olsun, yine de kendi ağırlığıyla gelir. Ve o gün Ankara'daki ölüm, ağlamayı dahi yasaklayan cinstendi. Haberi ilk veren spiker, huzurundan edildi. Mezarlığa ilk giden genç tutuklandı. Sokakta ilk bağıran bir kadın, alınıp götürüldü. Ve binlerce insan yeraltı yatağında akan bir dere gibi, içinde yaşadı duygularını.
Ölüm hangi nitelikte olursa olsun, yine de kendi ağırlığıyla gelir. Ve o gün Ankara'daki ölüm, ağlamayı dahi yasaklayan cinstendi. Haberi ilk veren spiker, sesinin titremesi nedeniyle huzurundan edildi. Mezarlığa ilk giden genç tutuklandı. Sokakta ilk bağıran bir kadın, alınıp götürüldü.
Reklam
Ölüm hangi nitelikte olursa olsun, yine de kendi ağırlığıyla gelir. Ve o gün Ankara'daki ölüm, ağlamayı dahi yasaklayan cinstendi. Haberi ilk veren spiker, huzurundan edildi. Mezarlığa ilk giden genç tutuklandı. Sokakta ilk bağıran bir kadın, alınıp götürüldü. Ve binlerce insan yeraltı yatağında akan bir dere gibi, içinde yaşadı duygularını.
Ölüm hangi nitelikte olursa olsun, yine de kendi ağırlığıyla gelir.
Ölüm hangi nitelikte olursa olsun, yine de kendi ağırlığıyla gelir. Ve o gün Ankara’daki ölüm, ağlamayı dahi yasaklayan cinstendi. Haberi ilk veren spiker, sesinin titremesi nedeniyle huzurundan edildi. Mezarlığa ilk giden genç tutuklandı. Sokak­ta ilk bağıran bir kadın, alınıp götürüldü.
Ölüm hangi nitelikte olursa olsun, yine de kendi ağırlığıyla gelir.
Reklam
YUSUF ASLAN SON MEKTUBUNU SENATO'NUN İDAMLARI ONAYLADIĞI GÜN YAZMIŞTI...
6 Mayıs'ı Ankara büyük bir sessizlik içinde geçirdi. Ana caddelerde, sokak aralarında, okul önlerinde, duraklarda hüzünlü insanlar kadar, güvenlik önlemleri de göze çarpıyordu. İkişer üçer sivil-resmi güvenlik görevlileri dolaşıyor, görevleri gereği, incelen bakışlanı izliyorlardı. Ölüm hangi nitelikte olursa olsun, yine de kendi ağırlığıyla gelir. Ve o gün Ankara'daki ölüm, ağlamayı dahi yasaklayan cinstendi. Haberi ilk veren spiker, sesinin titremesi nedeniyle huzurundan edildi. Mezarlığa ilk giden genç tutuklandı. Sokakta ilk bağıran bir kadın, alınıp götürüldü. Ve binlerce insan yeraltı yatağında akan bir dere gibi, içinde yaşadı duygularını.
Sayfa 79 - EverestKitabı okudu
Ölüm hangi nitelikte olursa olsun, yine de kendi ağırlığıyla gelir.
Ölüm hangi nitelikte olursa olsun, yine de kendi ağırlığıyla gelir. Ve o gün Ankara'daki ölüm, ağlamayı dahi yasaklayan cinstendi. Haberi ilk veren spiker, sesinin titremesi nedeniyle huzurundan edildi. Mezarlığa ilk giden genç tutuklandı. Sokakta ilk bağıran bir kadın, alınıp götürüldü. Ve binlerce insan yeraltı yatağında akan bir dere gibi, içinde yaşadı duygularını.
Ölüm hangi nitelikte olursa olsun, yine de kendi ağırlığıyla gelir. Ve o gün Ankara'daki ölüm, ağlamayı dahi yasaklayan cinstendi.
70 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.