Merhaba arkadaşlar
4 Ekim cuma günü ülkece kan donduran bir cinayete tanık olduk . Şahsım adına beni o kadar kötü etkiledi ki kaç gecedir uyuyamıyorum, bu durumdan ötürü açıklama yapmak istiyorum lütfen yazacaklarımı dikkate alın artık toplum olarak hiç ama hiç iyi değiliz ,Hepimiz yalan, hepimiz yanlış, eksiz, çaresiz aydınlarız! Kim kulağımızı nereye doğru çekerse oraya doğru gidiyoruz. Din din din, elimizden tek şu kadını kurtarmak gelmiyor, kalkmış milleti, devleti kurtaracağız diye laf tokuşturuyoruz, sidik yarıştırıyoruz. Önce toplum olarak ruhsal sağlığımıza kavuşmalıyız , hiçbirimiz sağlıklı bireyler değiliz . Özellikle kadınlarımıza seslenmek istiyorum , ne olursunuz sağlıklı düşünün sağlıklı insanlarla vakit geçirmeye çalışın sizlerde biliyorsunuz son günlerde kadın cinayetlerini başını almış gidiyor. Katiller bir karınca öldürür gibi kadınlarımızı canice öldürüyorlar. Sosyal medya mecralarında kötü niyetli bir sürü insan var her söylenene kanmayın duygularınızı mantığınızın arkasına atın , ailenizin söylediklerini dikkate alın , ölüm çok uzağımızda değil. Dünya çok kirlendi, insanlar çok kötü , iyi insan bulmak o kadar zor ki
lütfen lütfen lütfen😔😔
Yazarın daha önce "TİNSEL KOPUŞ" ve "ZİRVELERİN ÖTESİNDE" kitaplarını okuyup çok beğenmiştim ve bu kitabı okuduğum sırada yazarın yeni kitap haberini alınca inanın çok sevindim, şimdi sabırsızlıkla yeni kitabın basılmasını bekliyorum.
Yoruma başlamadan önce kitabın ÖNSÖZ'ünden bir alıntı bırakmak istiyorum.
Evrende bir kum tanesi büyüklüğünde gezegenin yaşayan canlılarıyız. Koparılan onca hengâme niye?
Durup bir düşünmeli miyiz? Yoksa kendimizi delicesine kaptırdığımız şu biteviye hayatın sürmenajını çekmeye devam mı edeceğiz? Ömür dediğimiz şey, yani insan ömrü, evren için belki de tam kapatılmayan bir çeşmeden bir damla suyun lavabo deliğine
SPOILER İÇERİR
Kitaba Meryem'le başlayıp kapağını yine Meryem'le kapatıyorsunuz. Peki kim bu Meryem derseniz, beni hıçkıra hıçkıra ağlatan savaşın, acının, kadın olmanın adı diyebilirim. Ama nasıl bir hayat ki daha dünyaya gelmeden adınız "haram" konulsun. Ölümü ne kadar da onun için güzel bir ölüm olsa da bağıra çağıra ağlayarak okuduğum bir kitap karakteri ölümüydü. Yazarın Uçurtma Avcısı kitabında da çokça ağlamıştım. Beni tekrar ağlatacağına emindim. Ama böyle nefes kesici, yürek dağlayıcı bir hikaye olamaz diyordum. Öyle çok isterdim ki Meryem'e annesini geri verebilmeyi, babasının o gece onu sinemaya götürmesini sağlamayı. Bu kitabın bu kadar içimi acıtması hala şu an bile gerçekleşiyor olması, yaşıyor olmasıydı. Yazarın anlattığı o hayatlar hala dipdiri bir kaç yüz kilometre uzağımızda gerçekleşiyor o acılar. Elbette kitabın sonunda da anlatmaya çalıştığı gibi umut daima vardır. Ancak Celil Han'ın mektubu gibi biraz geç kalınmış oluyor hep iyileşmeler...
Bin Muhteşem GüneşKhaled Hosseini · Everest Yayınları · 2020108,8bin okunma
Bugün günlerden Ülkü Tamer,
İsmet Özel’le başlayan etkinliğe (#108590209) uygun olması için aynı şairin sözleriyle giriş yapalım incelemeye, “Ben yaşarken oldu her şey.” Ben de bahar teması ve çiçeklerle başlayan bu etkinlik sayesinde usta bir şairin günümüze bıraktığı şiirlerle tanıştım yaşarken. Bu yüzden farklı bir