Söze ilk olarak kitap ile ilgili yaptığım küçük bir araştırmadan bahsetmek istiyorum. Kitap Goethe tarafından 1774 yılında tam iki haftada yazılmış. Bu kadar kısa sürede böyle nitelikli bir kitabın yazılabilmesi olağanüstü bence. Kitabın yazılmasından sonra Almanya'da intihar olayları artmış ve kitap uzun bir süre yasaklanmış. Kitabı okuyan hayranlar Werther gibi giyinmeye başlamış. Herkes mavi ceket ve sarı pantolon giymeye başlamış. Eserin ne kadar etkileyici olduğunu açıklamaya gerek yok herhalde...
Kitap, Werther'in Lotte'a karşı olan aşkını arkadaşı Wilhelm'e mektuplarla anlatan bir eser. Bu aşk acı ve ıstıraplarla dolu olduğu kadar aynı zamanda imkansızdır da. Çünkü Lotte nişanlı bir kadındır ve evlilik yolundadır.
Kitabı okurken aklımdan bir ara Leylim Leylim geçti. Arif'in Leyla'sı, Werther'in Lotte'si... İkisinin de o kadar çok ortak noktası var ki , herhalde tanışsalardı birbirilerini en çok anlayan kişiler olarak tarihe geçerlerdi :)
Kitabı olumsuz olarak yorumlayanlar elbette bulunuyor. Toplum ahlakına karşı diyorlar, bir sevginin sonucu ölüm olmamalıdır diye söz edenler var. Evet, bazı düşüncelere ben de katılıyorum ama bir insan bu duygulara ve olaylara ne kadar çok empati kursa da yaşamadan kimse anlayamaz bence.
Kitabı doğru bir zamanda sindirerek okuduğumu düşünüyorum. Kesinlikle bu kitap doğru bir zamanda okunmalı yoksa sizi çok farklı bir havaya sürükleyebilir :) Şimdiden kitabı okumak isteyenlere iyi okumalar ..