Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
en sevdiğim, huzursuz bültende bu hafta
CARPE DİEM'İN EVRİMİ Filozof Roman Krznaric, “Anı yakala” anlamına gelen “Carpe Diem” deyişinin zaman içinde hızlı tüketim kültürünün ürününe dönüştüğünü belirtir. Filozofa göre, Horatius bu deyimle bize ölümlülüğü hatırlatır. Bu kaçınılmaz gerçek için telaş ve kaygıya düşmek yerine anın fırsatlarının ve güzelliklerinin farkına varmamızı
Uzunlukta ne yetişir topal günlere, Karlı yıllar lapa lapa yağarken yere, Acı meraksızlığın meyvesi, Bıkkınlık, Varır ölümsüzlük boyutlarına artık.
Sayfa 64 - İç Sıkıntısı
Reklam
Ne ölümü düşünmüşüm ne öleceğimi. Mezarları ve mezarlıkları hep başkalarına ait yerler olarak hayal etmiştim. Binlerce kabrin yanına, binlerce çukurun yanına açılacak olan kendi kabrimi, kendi çukurumu hiç dikkate almamıştım. Aldığım her nefes ile nefes nefese yaklaştığım kendi kabrime, kendi çukuruma bakarak, ölümün ne anlama geldiğini hiç düşünmemişim. Bildiğim fakat anlamadığım, ne anlama geldiğini hissetmediğim bir gerçekmiş ölüm. Ve ben bunu şimdiye kadar hiç ama hiç anlamamışım. Ateşi bilip de sıcaklığını hissetmemek, hatta ve hatta soğuk zannetmek gibi bir akılsızlık, bir duyarsızlık içindeymişim. Tıpkı şu insanlar gibi. ''Elbet bir gün öleceğiz'' demelerine rağmen ölecekleri o güne daha çooook zaman olduğunu, daha pek çooook yasayacaklarını zanneden, bu zan ile ölümü ve öleceklerini hiç akıllarına getirmeyen, biri iki, ikiyi dört, dördü sekiz yapmaya çalışan, ölümsüzlük ağacının yegane meyvesi olarak gördükleri parayı ele geçirebilmek için paralandıkça paralanan. Allah'ı müşteri çekleriyle hatırlayıp, samimi bir kalple ''İnşallah karşılığı vardır. İnşallah karşılığı vardır'' zikrini yapan, gerçek bir şaşkınlık içinde oradan oraya koşuşturan şu insanlar, şu insanlar gibi. Uyurgezerden ziyade uyur-yaşar olan bu insanlar, hiç kuşkusuz ki, ölümün ve ölecek olmanın ne anlama geldiğini bilmiyorlardı. Ve bu uyur yaşar insanlardan biri olan ben, uyanmıştım, uyanmıştım ama demirin sertliğini, demiri düşünerek, demire elimle usulca dokunarak değil, demire kafamla toslayarak anlamıştım.
Sayfa 38 - İnsan Dergisi YayınlarıKitabı okudu
Ve gece senin gibi başladı. Avuçların avuçlarımda rüyasını gördüğüm birer altın meyveydi, ölümsüzlük meyvesi. Birer güvercindi avuçların avuçlarımda, hayalimi uzak iklimlere kanatlandıran birer güvercin. O anda ölüm de hayat kadar güzeldi.
Mitoloji
_Evridiki_ _Evridiki, Orfe’nin kavuşmak istediği sevgilisidir. Bir gün Evridiki'nin bacaklarına bir yılan dolanır. Sevgilisi bu yüzden ölüp yeraltına gidince, sevgilisini kaybeden Orfe de ona kavuşmak için büyük çabalar gösterir, ilahlardan yardım görme umuduyla, özlem içinde çalgısını çalıp dururken harikulade, ahenkli müzikler yaratır.
Hayatın arzuna göre şekillenmezse üzülme sakın. Sabret! Zira sabır acı da olsa meyvesi tatlıdır. Düğünlenmiş bir işten dolayı endişelenme sakın. Çünkü ölümsüzlük suyu karanlıklar içindedir. Ey felaketlere maruz kalan kişi, hüzünlenme boşuna. Yüce Allah’ın daha nice gizli lütufları vardır.
Sayfa 252
Reklam
Hayatın arzuna göre şekillenmezse üzülme sakın. Sabret! Zira sabır acı da olsa meyvesi tatlıdır. Düğümlenmiş bir işten dolayı endişelenme sakın. Çünkü ölümsüzlük suyu karanlıklar içindedir.
Ölümsüzlük ağacının yegane meyvesi olarak gördükleri parayı ele geçirmek için paralandıkça(!) paralanan, Allah'ı müşteri çekleri ile hatırlayıp, samimi bir kalple "inşaAllah karşılığı vardır, inşaAllah karşılığı vardır..." zikrini yapan, gerçek bir şaşkınlık içinde oradan oraya koşuşturan şu insanlar...
Sayfa 40 - İnsan Dergisi YayınlarıKitabı okudu
73 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.