...Ve güz geldi Ömür hanım. Dünya aydınlık sabahlarını
yitiriyor usul usul. İnsanın içini karartan bulutların seferi var
göğün maviliğinde. Yağmur ha yağdı ha yağacak. İn-
cecik bir çisenti yokluyor boşluğunu insan yüreğinin.
Hüznün bütün koşulları hazır. Nedenini bilmediğim bir
keder akıyor damarlarımdan. Kalbimin üstünde binlerce
bıçak
1. Schopenhauer - Say yayınları dizisi
2. Schopenhauer - İsteme ve Tasarım olarak dünya
3. Schopenhauer - Aşkın metafiziği
4. Rudiger Safranski - Felsefenin yaban yılları( Schopenhauer biyografisi)
5. Nietzsche - Böyle buyurdu zerdüşt
6, Nietzsche - Putların Alacakaranlığında
7. Nietzsche - İyinin ve kötünün ötesinde
8. Nietzsche - Ecce
"Onu sevmek, nefes almak gibidir. Gel de nefes almaktan vazgeç şimdi" demiş Mevlana. Sevmek, şansın yoksa yaşarken ruhen ölmeyi göze almaktır.
Stefan Zweig' in Satranç kitabını okudum ve beğenmişle beğenmemiş arasında kaldım. Yalnız iyi olan bir tarafı var bu yazarın; olay örgüsü kuvvetli ve okurken film izliyormuşçasına bir his
"Ben iç dünyama dönüyorum. Orada hayal kırıklığına yer yok."
demiş Oğuz Atay. Biliyoruz ki zaten insanlar hayal dünyasında hayal kırıklıklarına yer vermezler. Selim ve Turgut hayallerinde olmayan şeyleri yaşadılar. Ölmeden birkaç defa öldüler. Bu yüzden incelememe alıntılardan başladım çünkü bazı kitaplar insan hayatlarından birer
Afganistan Kabil doğumlu Amerika'da ikamet eden Khaled Hosseini'nin acemilik romanıdır uçurtma avcısı . Acemilik dediğime bakmayın sayısız ödül almış Bestseller olmuş bir kitaptan bahsediyorum. Ayrıca 2003 de yazılan bu kitap bir Afgan tarafından yazılan ilk ingilizce romandır.
Kitap adini Afganistan'da her yıl düzenlenen uçurtma şenliğinden alır. Bu adla filmi de vardır bu romanın. Kitabı okuduktan sonra Afganistan daki Hazaralilar hakkında araştırma yazısı yazmayı planlıyorum blogumda.
Sovyet işgali , tecavüz, utanç...Emir ve Hasan aynı evde büyümelerine rağmen arada uçurum vardır. Hasan evin beslemesi Emir bir ağa çocuğudur. Hasan'ın uğradığı tecavüz sonrası ona yardım etmeyen emir yıllarca bunun vicdan azabını çekerek yaşar. Sovyet işgali nde Amerika'ya giden Emir yıllar sonra bir telefon gelir ve Hasan'a borcunu odemek üzere Afganistana döner . Hasan'ın ölümü üzerine Hasannin oğlunu Amerika'ya yanına alır vicdanını rahatlatmaya çalışır. Daha fazla detay kitaptan alacağınız lezzeti kaçırabileceginden kısa keseyim. Uzun zamandır bu kadar etkilendigim bir kitap olmamıştı. Erkek erkeğe ilişkilerin varoşlarda daha yaygın olması ayrıca bir araştırma konusu diye de düşünüyorum. Kitabın sayfa sayısının çokluğu sizi yanıltmasın bir oturuşta okunup bitecek cinsten.
Keyifli okumalar dilerim..