"Ben seni kötüleyemem hiç. Çiçekli bir yol vardı yürüdüm derim. Ayaklarıma dikenler battı ama her ormanda böyle şeyler olur derim."
•Devlet piyasa gibi bir kurum olmasına rağmen kutsallaştırıldı. Bizde bunun bir yansıması "devlet ayrı, hükümet ayrı" lafıdır. Böylece insanların vergilerini ve yetkilerini kullanan siyasetçilerin parababaları ve dış güçler ile beraber kurdukları düzende yaptıkları her şey dokunulmaz hale getirildi. Bizde muhafazakârlar devleti kutsama işini bir adım daha ileri götürüp halifelik kavramını da bu işte kullandılar. Böyle söylediğimize bakıp bunların hep fikir düzeyinde, felsefe düzeyinde şeyler olduğunu düşünmeyin. İşin esası gelir hep menfaate dayanır. Bugün eğer birileri hasbelkader üzerinde doğduğumuz toprağı, hasbelkader içinde yaratıldığımız kavmi ve zamanı yüceltiyorsa bu genellikle yanlış bir fikre saplandığı için değil, bu iş ona bir çıkar kazandıracağı içindir. Yemi yutmamak lazım. Çünkü yemi yutan yem olur.
Sayfa 15 - Savaş Şafak Barkçin
Reklam
Olaylar birbiri ardına sadece olageliyor. Modern dünya bir amaca inanmıyor, sadece nedenleri umursuyor. Modernitenin bir sloganı varsa o da şu olmalı: “ Olur böyle şeyler.”
Biz birbirimizi yanlış anladık. Eski dostlar arasında olur böyle şeyler.
Nietzsche, bu konuda basit eleştiriler getirmiş
Ahlaksal yargıda, dinsel yargı gibi, gerçek olan kavramının, gerçek olan ile hayali olan arasındaki ayrımın bile henüz bulunmadığı bir cahillik basamağına aittir: dolayısıyla, böyle bir basamakta, “hakikat” denildiğinde, bizim bugün “kuruntular” dediğimiz şeyler tanımlanmış olur sadece. Bu bakımdan, ahlaksal yargıyı asla harfi harfine almamak gerekir: bu haliyle her zaman yalnızca saçmalık içerir.
Sayfa 43 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Aurelius'un öğrendikleri
lütufkâr mizacı öfkeden uzak durmayı yiğitliği mütevazılığı
Reklam
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.