Hayvan Mezarlığı
Hayvan Mezarlığı
Güneşli bir günden herkese merhaba, Bugün sizlere Stephen King’den Hayvan Mezarlığı kitabını anlatacağım. Kitabın Konusuna gelcek olursak; Herşey Creed ailesinin yeni bir şehre taşınmasıyla başlıyor. Büyük ve bahçeli eve taşınan aile’nin biri kız diğeri erkek olan iki çocuğu vardır. Erkek olan çocuğu Gage’ yi arı sokması ile Jud adında komşularıyla tanışırlar. Jud yaşlı tatlı bir amcadır ve Creed ailesine yardımcı olur. Bir gün Jud Creed’in kızları olan Eileen’i evlerinin arkasındaki patikayı gezdirmek istediğini söyler ve ailenin diğer üyeleride ona katılır patikada hayvan mezarlığı ve micmac mezarlığı vardır. Çocukların anneleri Rachel bir daha çocukların buraya gelmemelerini ister. Rachel çocuklarla kendi ailesinin yanına gider. Louis evde tekken ansızın kapı çalar ve gelen Juddur. Jud Eileen’ın kedisi’ nin kamyon çarpması sonucu öldüğünü ve Louis’in kediye bakmasını söyler. Louis kedinin ölmesine çok üzülür. Bunun üzerine Jud kediyi hemen gömmelerini söyler ve patikaya doğru yürürler ordanda micmac mezarlığına doğru yola koyulurlar ve kediyi gömerler. Sabah olduğunda Louis bir uyanır ki kedi yanı başında… Peki olaylar bu şekilde bitiyor mu? Hayır çünkü o mezarlığın bir çekim gücü vardır ve olaylar bundan sonra başlıyor… Kitaba yorumum; Bazı yerlerinde sıkılsam da gereksiz uzatmalı yerler olsa da çok güzel bir kitaptı sanki kitap okumuyor film izliyor gibi hissettim. Sadece sevmediğim yeri sonu muallakta kalması… İkinci kitabı var mı bilmiyorum… Kitabın verdiği mesaj bence ölülerle ölünmez oluyor.. Benim kitaba puanım: 4/5🐈
Uzak olur mu hiç insan sevdiğine ya aklındadır ya kalbinde....❤️‍🩹🕋
Reklam
Aşksız savaş olur mu?Oluyormuş demek ki. Ben en büyük savaşım kendimle. Hem ondan uzak durmaya çalışmak, hemde uzak kalamamak. O güzel gözleri ile bana bakmasın diye dua edip, o bakışları olmadan da acı çekmek. Kendime, kalbime bir türlü söz dinletememek benim savaşım. Ben bir adam sevdim, onun gibisi yok. Onun sesi, onun cesareti, onun açık sözcülüğü, onun elleri, onun gözleri kimsede yok. O olmadığında benim hiç kimsem yok varsa savaşsın benimle. Kalbimi kıracaksa o kırsın. Unutulacaksam unutan o olsun. Bana kokusu kalsın. Bir türlü yakalayamadığım o muhteşem kokusu.
"İnsan celladına aşık olur mu?"
Bu insanlık nereye gidiyor böyle?
Çevrede bu aralar gözlemliyorum da insanlardaki bu şatafat gösteriş tüketim merakı ne böyle? Evleniyolar onu da al bunu da al yok bundan aşağısı olmaz illa bunu al sıfırdan ev kur bunu da al şunu da al aman şu eksik olmasın al. Ne gerek var, bunca şeye ne gerek var? Şöyle temiz düzgün eşyası olan eşyalı 1+1 2+1 bir ev tut geç keyfine bak. Bu
Bir zamanlar Kayseri'ye bir Yahudi gelmiş. Adı da Moiz imiş. Ticaret yapmak için çarşıda bir dükkan tutmuş. Komşularına sormuş; “Bu çarşıda en çok kimden çekinmeliyim?” diye. Tüccarlardan biri, bir kaç dükkan ötesini göstererek; “Bak, orada bir İhsan Ağa var, ona git. Lakin onun yanına desturla yanaş" demiş. Moiz, İhsan
Reklam
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.