Öncelikle bana bu kitabı hediye gönderen kitap kardeşim
Hakan Kahraman Beyefendiye çok teşekkür ederim.
Grigoriy Petrov, Rusya'nın en tanınmış papazlarından, ve en çok okunan halk yazarlarından biri olarak, Finlandiya halkı hakkında yazdığı bu eser ile dünya da ölümsüzleşmiştir. Eserleri, Sovyet döneminde ülkesi
Tam giriş kitabıydı karakter tanıtımı ve olan olaylar ile ilgili bilgilendirmelerdi. İlk bölümler yavaş tempoluydu ama oma rağmen sıkmadan okuturdu kendini zaten tuzağa düşüp olaylar başladığında daha da heyecanla okudum.
Her neyse konuya gelelim.
Sarayda kutlamalar yapılacaktır ve prensesin doğum günüdür ve gelenler vardır. Gelenlerde çok da iyi sayılmazlar bana kalırsa kızın prenses olduğunu bile bile kızın hakkında konuşurlar hemde duyulacak mesafeden.
Ve bu durum prensesi sıkar ve ordan büyü gücüyle çıkar. Çıktındaysa babasının konuşmasını duyar ve kardeşini destek olmak için birliklerin olduğu yere gönderecektir. Bunları duyduktan sonra Prenses ben giderim der ama tabi baba izin vermez onun ile ilgili başka planları vardır. Mesala biriyle nişanlandırmak gibi kızın haberi olmadan, bir de doğum gününden bir gün önce söyler tabi Jen bu durumdan hoşnut değildir. Nasıl olsun ben bile olmam neyse.
Nişanlısının olduğu ülkeye giderken kardeşi de yolcu eder belli bir yere kadar. Ve her dinlenme kısımlarında antreman yaparlar prensesi güçlendirmek ve büyüsünü düzgün bir şekilde kullanabilmesi için. Gidecekleri yere ilerlerlerken tuzağa düşürürler ve prenses kaçmayı başarır ve nişanlısının olduğu ülkeye varır ve her şey bundan sonra başlıyor.
Şimdi bekle dur ikinci kitabı sabırsızlıkla beklemedeyim. Ikinci kitapta neler olacak aşırı dercede merak ediyorum.
Okuyacak olanlara şimdiden iyi okumalar.
Önce kendi içimizde kapalı duran kapıların farkına varmalıyız, önce onları açmaya çalışmalıyız. Kapılar bir kere açıldı mı sıra köprüler kurmaya gelir. Farklı dünyalara, farklı duygulara, farklı ortamlara köprüler kurmaya...