Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
92 syf.
9/10 puan verdi
·
9 günde okudu
Kambur - Ş. GÜRBÜZ /Neyi anlatsam, onu kaybediyorum!
Şule Gürbüz
Şule Gürbüz
Sanat tarihçisi, saat tamircisi, şair, felsefeci, tiyatrocu, hikayeci... cercisanat.com/dergi/1/sule-gu... dergisindeki söyleşisinde der ki: "İyi yazan herkes biraz şair, biraz felsefeci, biraz mistik, biraz hikâyeci… olabilmek, bunların kamil bir karışımı olmak zorundadır." Kendisi de öyle bir isim. Zaman
Kambur
KamburŞule Gürbüz · İletişim Yayıncılık · 20196,1bin okunma
92 syf.
·
Puan vermedi
Bu kitap kısa öykülerden oluşuyor. İlk öykü ismi 'Sokak' Bu öykü bana şu son günlerde sürekli kafa yorduğum haksızlıklara, yapılan kötülüklere karşı sessiz kalmanın en korkunç şey olduğunu düşündürttü. Aslına bakacak olursak tek bir kişinin bir haksızlığa ses çıkarmasıyla ya da doğruyu savunmasıyla çok şey değişecekken herkes korkup
Sokak
SokakErkut Demirel · 20173 okunma
Reklam
427 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Günaydın arkadaşlar. Bugün hep beraber yaşadığımız, milletçe ortak olarak düşündüğümüz, yarın nasılsa barışırız diyenlerin uyuduğu ve çoğunun uyanamadığı acı dolu bir gecenin yıl dönümü. Sabahı olmayan, yeri dolmayan, silinmeyen hatıraların ve unutulmayan acıların günü. Bu süreçte ne yazık ki yaşanan felaketi anmaktan ziyade adeta hatırlatmak
Köylüler
KöylülerHonore de Balzac · Alfa Yayınları · 2018266 okunma
280 syf.
8/10 puan verdi
·
8 günde okudu
ReddetmekYalnızcaİnsanlardaSonuçVerir, YazgıyaKarşıHiçbirEtkisiYoktur...
Damon Galgut
Damon Galgut
un 2021 Booker Ödülü'nü kazanan kitabı "Vaat", çiftlikte yaşayan Güney Afrikalı beyaz bir ailenin ölüm, cenaze ve verilen vaatlerini anlatıyor. Rachel Swart, ölüm döşeğindeyken ailenin Siyah hizmetçisi Salome'ye bir söz verir. Bu söz aileyi, özellikle de çocuklarını bölecek: Altın çocuk Anton; güzelliği gücü olan
Vaat
VaatDamon Galgut · Delidolu Yayınları · 2022276 okunma
·
Puan vermedi
Kitap, beş bölümden oluşmaktadır. İlk olarak sunuş yazısıyla başlar. “Okumak İnsana Ne Kazandırır?” başlığı altında okumakla ilgili birçok soru sorulur. Okumak aslında bir araya getirme ve toplama ameliyesidir. Boş zamanları okuma ile değerlendirmek sizce nasıl bir olgudur? Sizce okuma bir boş zaman etkinliği midir? Bu sorunun cevabı kesinlikle
Okumak, Yazmak ve Yaşamak Üzerine
Okumak, Yazmak ve Yaşamak ÜzerineArthur Schopenhauer · Say Yayınları · 20133,655 okunma
240 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Hayatımda tanıştığım en ilginç ve çatlak insanlardan birisi yazarımız Unamuno :) Kitap oldukça garip bir önsöz ile başlıyor. Tam olarak ne olduğunu anlayamadığınız bu ön sözden sonra yazarın önsöze cevap olarak yazdığı tuhaf bir son-ön söz okuyorsunuz bu kez de. Ya bu İspanyollar çatlak galiba diyerek içinizde tuhaf bir merakla kitaba başlıyorsunuz. Ve sizi oldukça sıradan türk filmi tadında bir aşk hikayesi karşılıyor. Eh ama ya bu muydu diye umudu kestiğiniz bir anda yazar çok güzel bir numara yaparak size ansızın varlığınızı sorguladığınız bir felsefe kitabı okuduğunuzu fark ettiriyor. Sonunda ne olduğunu çaktığınızda , baştaki ön sözlerle birlikte ağzımızda güzel bir lezzet kalıyor:) Kitapta da şaşırmadığım tek şey erkeklerin kadınlara bakış açısı. İspanyol da olsa erkekler yine bildiğiniz gibi :) Özetle dili kolay, kurgusu bilindik, değişik edebi teknikler ve felsefi tatlarla tatlandırılmış, tatlış bir sürprizle sizi karşılayan bir kitap. İlginç bir deneyim yaşamak isterseniz okuyun.
Sis
SisMiguel de Unamuno · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20234,828 okunma
Reklam
259 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
30 saatte okudu
Şeytanın üç günü Toplamda 12 kısa hikayeden oluşan bir kitapla geldim. 253 sayfadan oluşan bu eser bizi ilk sayfasında "ön söz" ile karşılıyor. Ben o sayfadaki tüm sözleri çok beğenerek okudum hepsinin altını çizmemek için kendimi zor tuttum. Zaten o sayfayı okuduktan sonra kitabın ne kadar sürükleyici ve anlamlı olduğunu
Şeytanın Üç Günü
Şeytanın Üç GünüMehmet Ramazan Yurtsever · Kırmızı Ada Yayınları · 20232 okunma
640 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
31 saatte okudu
SEVGİLİ VENOM Tuhaf müzikler, tuhaf kıyafetler ve tuhaf insan seçimleri. Kitapları burnuna götürmesi ve yeterince yaklaştığında sanki sırlarını ona sunuyormuş gibi içine çekmesi. Nadiren ama hınzırca attığı kahkahası ve o kahkahanın tüm bedenini saran yoğunluğu. Benim için de her şey demekti. BA-YIL-DIM O kadar güzel bir kitap okudum ki nasıl
Sevgili Venom
Sevgili VenomParker S.Huntington · Ren Yayınları · 2023173 okunma
315 syf.
·
Puan vermedi
·
20 günde okudu
taşları yeme, taşları yemek yasak!
Bazı kitaplar vardır sırf ismiyle bile çeker insanı kendisine. Okuyucu merak duygusuyla kaldırır kitabın kapağını. Ne var ki bu kitaplardan çok azı aynı merak duygusuyla çevirtir her bir sayfayı okuyucusuna.Hele bir de iyi bir şairin kaleminden çıkmışsa bu kitap, merak duygusuna hayranlık da eşlik eder son sayfasına kadar. Çünkü şair duygu
Taşları Yemek Yasak
Taşları Yemek Yasakİsmet Özel · Tiyo Yayınevi · 20213,206 okunma
680 syf.
·
Puan vermedi
Çok uzun olduğu için uzun süre okumaktan çekindiğim bu kitap beklediğimden daha sürükleyici çıktı. Yazarın hayran olduğu ve alıntılar yaptığı J. J. Rousseau’nun “İtiraflar”adındaki kitabını okumuştum. Ardan uzun süre geçmesine rağmen yazarın neredeyse aynı dilli kullandığını söyleyebilirim. Konu genç ve yakışıklı bir delikanlı ile orta yaşlı evli bir hanımın aşk hikayesi ile başlıyor. Ve sonuçlanıyor. Fransız sosyetesi ve ruhban sınıfının, para ve ün için ne hale gelebileceğini bize anlatıyor. Ön sözde yazar ile ilgili bilgileri okuduktan sonra kitaba daha da çok ilgi duydum. ÖN SÖZDEN Victor Hugo Kızıl ve Karadan söz açıldığında siz dördüncü sayfadan öteye nasıl gidebildiniz diye sorar bir dostuna, büyük romancının ölümünden hemen sonrada, “Stendhal yarına kalmaz, çünkü yazmanın ne olduğunu bir an bile usuna getirmemiştir.” Der bir beyin kanaması bizi ondan kurtardı diyenler bile çıkar. Balzac ise değişik bir göz ile bakar Stendhal’e “İnsanlık Komedyası”nda hem de birkaç kez, “Bu çağın en ilginç kişilerinden biri” diye anar onu. Stendhal’de tıpkı onların yaptıkları gibi acımasız biçimde yargılar çağdaşlarını. Chateaubirand ‘ın yapmacıklı anlatımını için gülünç, tiksindirici der. Victor Hugo “ancak ve ancak Fransızca yazmasını öğrenirse ozan olabilir “der. Stendhal, süsten ve abartıdan iğrenir. Yazısında tümceye hiçbir şey vermemek için, “kuru olmak” için çabaladığını söyler.
Kızıl ile Kara
Kızıl ile KaraStendhal · Can Yayınları · 20209,9bin okunma
Reklam
464 syf.
·
Puan vermedi
Seriden okuduğum ilk kitap:
Bu kitapların bir serisi olduğunu biliyorum, ama yine de ne zaman yanıldıklarına bakmadan bu kitabı seçtim. Anlatımı hoşuma da gitti, yazar tarihi olaylara ve kişilerin görüşlerine olabildiğince tarafsız bakmaya çalışmış, ama bir tarihçi kendi milletinin de dahil olduğu konularda ne kadar tarafsız olabiliyorsa o kadar tarafsız kalmıştır. Anlatımında bir sorun göremedim, arada liderlerin sözlerini koyması hoş olmuş. Ama kitapta (bana göre), sorun mu yoksa bir durum falan mı desem, "bir şey" vardı. Kitabın başında dini liderlerden bahsetmeyeceğini söyleyen yazar, bazı liderlerde dinin ön plana çıktığını söylüyor, ki bu kitabın başında verdiği sözden bir tık farklı. Buna sorun demek istemiyorum ama işin içine (bana göre) bi farklılık girmiş. Herneyse, onun haricinde hiçbir sorun göremedim, "bu düşünceler bana aittir, sizin düşünceleriniz bambaşka olabilir." diyip kitabı size bırakıyorum, iyi okumalar.
Tarihi Değiştiren Liderler
Tarihi Değiştiren LiderlerAli Çimen · Timaş Yayınları · 2019624 okunma
314 syf.
9/10 puan verdi
·
75 günde okudu
büyük harflerden habersizim.
merhaba. bu incelemeye özel bir zaman ayırdım çünkü çok kıymetli olduğunu düşünüyorum ve bundan dolayı okuduğum süre boyunca denemeler'i aklımın her kıvrımına ince ince işledim. hatta satırların altını bile çizmeye kıyamayan biri olarak üstüne notlar aldığım ilk kitabım oldu. kitaptan önce çevirmenden ve ön sözden bahsetmek istiyorum. keyif
Denemeler
DenemelerMontaigne · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202154,4bin okunma
232 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Göçmüş Kediler Bahçesi, nicedir merakımı celbeden, ancak her defasında gözümü korkutan yorumlardan sebeple okumaya kalkışmaktan vazgeçtiğim Bilge Karasu'nun okuduğum ilk kitabı oldu. Bu kitaptan ne anladığım sorulsaydı eğer, net bir cevap veremezdim sanırım. Ama beğenip beğenmediğim sorulacak olursa cevabım net bir şekilde "çok beğendim" olacaktır. Nasıl ki Ahmet Haşim şiiri "söz ile musiki arasında, sözden çok musikiye yakın" diye niteliyorsa Sait Faik ve Bilge Karasu gibi yazarların öykülerini okudukça şunu fark ettim ki bu yazarların öyküleri de "öykü ile şiir arasında ancak öyküden çok şiire yakın" bir tür olarak anlam kazanıyor bende. Ve bu nispette yine "şiir anlaşılmak için değil hissedilmek içindir" fikri bence bu öyküler için de tutarlılık kazanıyor. Hiçbir şey anlaşılamasa dahi derinlerde çok derinlerde sezilen, hissedilen bir takım duygulara temas ettiğini anlıyorsunuz. Bu da bu öyküleri nice anlaşılır metinlerden daha etkili, daha akılda kalıcı hale getiriyor. Öykülerde anlamın kapalılığına tezat teşkil eder bir biçimde dilin su gibi akıyor olması eserin yine şiirselliğinin bir göstergesi olsa gerek. Bunun yanı sıra Bilge Karasu dili kullanmadaki başarısını atmosfer oluştururken de sürdürüyor ve ortaya karanlık, mistik ve puslu bir atmosfer çıkıyor. Göçmüş Kediler Bahçesi; özgün üslubuyla ve güzel Türkçesiyle benim çok sevdiğim ancak herkesin beğenmeyebileceği, eserle ve yazarıyla ilgili ön bilgi, ön hazırlık gerektiren bir kitap. Okumaya niyeti olanlar bu durumu göz önünde bulundurarak hareket etmeli.
Göçmüş Kediler Bahçesi
Göçmüş Kediler BahçesiBilge Karasu · Metis Yayınları · 20171,178 okunma
222 syf.
10/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Spoiler içerir!!
Yine Sabahattin Ali kitabı yine dramatik ve insanı üzen bir son… Bu kitap, Sabahattin Ali’nin ilk romanıdır ve diğer iki romanında olduğu gibi yüksek bir okuyucu kitlesine sahiptir. Her romanında olduğu gibi bu romanında da; okuyucuyu derinden etkileyen ve belki de hayata bakış açısını değiştiren, yer yer : Bu Salâhattin Bey ne kadar da iyi bir
Kuyucaklı Yusuf
Kuyucaklı YusufSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021173,5bin okunma
675 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
21 günde okudu
Merhaba sevgili okur, İsmi ile içeriği bu kadar uyumlu az kitap vardır. Her satırı yoğundu, psikolojik olarak oldukça yorucuydu. Kasvet dumanı hiç eksik olmuyor, yazar ıstırap molalarında bile yoğun ıstırap içinde. Yol arkadaşım Nilgün’ün de dediği gibi, “Hayattan huzursuzluğunu anlatan bir adam mıydı, yoksa hiç var olmamış sadece hayali bir adam mıydı okuduğumuz?” Bunun cevabını ben de veremiyorum. On defa okusam yine de verebileceğimi sanmıyorum. Yazar bir yerde şöyle söyler: “Bu kitap, hiç hayatı olmamış bir adamın biyografisidir.” ve bu sözden bile iki anlam çıkabilir. Her okurun kendi iç dünyasından bir şeyler bulacağını düşünüyorum. Okurun, kalbinin en derin köşelerine sakladığı hüznü kazıyarak çıkarıyor, bu anlamda herkesin kalbindeki kasvetli ortama hitap edecektir bu kitap. Tekrar tekrar okunacak kitaplardan. Herkese keyifli okumalar olsun efenim…
Huzursuzluğun Kitabı
Huzursuzluğun KitabıFernando Pessoa · Can Yayınları · 202110,4bin okunma
200 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.