Uzun uzun susmaların vardı senin. Dalıp gitmelerin, gidip dönmeyişlerin. Oysa ben saatler hatta vaatler dolusu cümleler kurmak isterdim sana. Dinlesen, duysan kalırdın biliyorum. Ama olsun. Kaldıktan bir müddet sonra terk ederdin beni yine. Ziyanı yok, canın sağ olsun. Çünkü sen de, içinde bir yerlerde ben yoktum. Zaten bir insan, yoğun hislerle sevdiği insanın kalbinde yeterince yer bulamıyorsa kendine, ona hadi geçmiş olsun...
(Önder Deniz Çavuşlar)