Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"Bazen okuduğu romanda, hikâyede yer alan önemsiz bir kişiye takılırdı. Takıldığı kişinin metne girme nedeninin bir tek cümleden ibaret olduğunu görür, herkesin hayatının doğru söylenmiş bir cümleye sığabileceğini düşünürdü. Şimdi kendi cümlesini arıyordu: hayattan beklediği şeyleri elde ettiği anda hepsinin budalaca olduğunu anlamış, yalnız bir adam... Belki. Bir cümle olabilir miydi bir hayatı değerli kılan? Yoksa, tek cümleye sığdırılmış hayat çok mu boştu? Hayatın nesi doğruydu, nesi yanlış? Ya da bu türden soruları sormak doğru muydu? Neden soruyordu bunları?"
Sayfa 106 - Can Yayınları
UZAYLI KOCAKARI (Ursula K. Le Guin - 1976) Menapoz, akla gelebilecek en cazibesiz konu herhalde; bu da ilginç, çünkü menopoz hâlâ bir tür tabu kırıntısına sahip olan pek az konudan biri. Menopozdan ciddi bir biçimde söz etmek, genellikle huzursuz bir sessizlikle karşılanır; alaycı bir atıf ise rahatlamış kıkırdamalarla. Sessizlik ve kıkırdama;
Reklam
200 syf.
9/10 puan verdi
·
33 saatte okudu
l Psikolojik roman türünde yazılmış eserlerin başında gelen Açlık, Knut Hamsun’un hayatından izler taşıdığından biyografik/ otobiyografik bir kitap olarak da değerlendirilir. Roman, açlığı yaşamış bir yazarın kaleminden çıkmıştır. Hamsun bu eseri ile 1920 yılında Nobel edebiyat ödülünü kazanmıştır. l İşsiz ve beş parasız kalan genç adam her
Açlık
AçlıkKnut Hamsun · Can Yayınları · 202327,7bin okunma
392 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Birbirine rakip iki mafya ailesi: Tenebrae Outfit ve Shadow Port. Shadow Port liderinin kızı, bilgisayar dehası Morana Vitalio, oyuna getirilmişti. Eski sevgilisi Jackson, yazdıgı çok tehlikeli bir programın kodlarıni çalınca, takip ettiği ipucları Morana’yı, rakip aile Tenebrae Outfit’in en tepesindeki adamlardan biri olan Tristan ‘Yırtıcı’
Yırtıcı
YırtıcıRuNyx · Martı Yayınları · 202423 okunma
İlk temsilci yoktu zaten, Olric. Bakalım bu yükü taşıyabilecek miyim? Okuduğum günlük bende derman bırakmadı. Ortak yanlarınızın olduğuna güvenim var, efendimiz. Ben de artık, buna inanmaya cesaret ediyorum Olric. Birçok şeyi şimdi daha iyi anlıyorum. Selim’le birlikte yaşamış bir insan olmak artık gurur veriyor bana. Onunla geçirdiğim bir günü
Sayfa 135 - İletişim Sinan Yayınları Dördüncü Bölüm
Reklam
128 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Oscar Wilde'ın okuduğum üçüncü kitabı, Diğerleri kadar bunu da çok sevdim. Kitap 104 sayfalık bir tiyatro metninden oluşuyor. Olay bir günde oluşuyor. Önemsiz bir kadın ile başlayan, önemsiz bir adam ile biten tiyatro oyunu. çok akıcı ilerlediği için bir oturuşta bitirebileceğiniz bir kitap. Zenginlik ve yoksulluk, aşk ve evlilik, masumiyet ve erdem konularına değinilmiş. Kitaptaki asıl konu, önceden bir ilişki yaşamış ve sonrasında ayrı düşmüş iki insanın yıllar sonra yeniden karşılaşmasıyla başlıyor. Lord Illıngworth ve Bayan Arbuthnot'ın geçmişte yaptığı gençlik hataları, dışlanma, kendini toplumdan soyutlama... Yapılan hataların bedelini sadece Bayan Arbuthnot'ın ödemesine, sadece onun yıllar boyu acı çekip kendini lekelenmiş hissetmesine çok sinirlendim. Bu yönüyle tam da toplumumuzu yansıtıyor eser. . Kadın erkek ilişkilerine, düşünce yapılarına, bakış açılarına olan toplumsal alışkanlıkları anlatan ve sorgulatan bir eser. En sevdiğim yer kitabın son cümlesi oldu: "Ah, hiç kimse. Özel biri değil. Önemsiz bir adam." Spoiler vermeden en fazla bu kadar anlatabildim. Ben her cümlesini ayrı ayrı çok beğendim. Keyifle de okudum.
Önemsiz Bir Kadın
Önemsiz Bir KadınOscar Wilde · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20164,332 okunma
Onunuzdan dokuzunun başına hainlik yapmanıza yol açacak bir seçim gelecektir ve bu başınıza geldiğinde pek de rengini belli etmeyecektir. Ortada kötülüğü aşikâr adamlar, açık bir tehdit ya da rüşvet kesinlikle olmayacaktır. İpucu size, henüz tanımaya başladığınız ve tanımaya devam etmeyi umduğunuz bir adam ya da kadının dudakları arasından -tam da
Sayfa 411-412Kitabı okudu
Bu akıp giden insan yığınını, tek tek her biri önemsiz bir vesile olan şu insanları… bir arada oluşlarının insana verdiği ağırlık korkunç. Tek tek hepsi sıfır. Bir araya gelince ezip geçiyorlar seni. Çiğniyorlar. Sen tek başınasın, onlarsa yığın olarak sana karşı bütünleşmişler. En iyisi hiç karşına almamak. Görmemek. Belki o zaman güçlü görebilirsin kendini. Onların her birini teke tek yenebileceğin bir konumda tutabilirsen, bunu başarabilirsen, yenersin onları. Yoksa kendi eserin karşısında bile ne kadar cılızsın, önemsiz ve yeniksin.
"Gezegenlerden birinde kırmızı suratlı bir adam vardı. Hayatında bir çiçeği koklamışlığı, bir yıldızı seyretmişliği yoktu. Bildiği tek şey hesap kitap yapmaktı. Kimseyi de sevmezmiş. Şöyle derdi: "Önemli işlerle uğraşıyorum." Kibirlilikten başka bir şeyi de yoktu. Hayatının başkahramanı olmak yerine figüranlığı tercih etmişti. Bence
Reklam
Bir adam hata yapabilecek yaşa geldiyse, gereğini yapabilecek yaşa da gelmiş sayılır.
%9 (66/680)
·
Puan vermedi
Huzursuzluğun huzuru
Bu bir kitap incelemesi olmayacak! Her gün azar azar okunduktan sonra buraya gelip Pessoa
Fernando Pessoa
Fernando Pessoa
ile edilen sohbetlerin yansımaları olacak. Kitap hakkında çok güzel şeyler yazılmış, hepsini teker teker okuyup ve kitap analizi için ya bir şeyler ilave etmeliyim dedim ya da zaten güzel kitapların betimlemelere, övgülere ihtiyacı yoktur deyip
Huzursuzluğun Kitabı
Huzursuzluğun KitabıFernando Pessoa · Can Yayınları · 202110,4bin okunma
her seferinde ilk kez okuyormuş gibi gözlerim dolu, tüylerim diken diken…
Kâzım Karabekir Paşa kapıda görünür. Arkasını subaylar çevirmiştir. Sakin görünmeye çalışır. Yüz hatları hiçbir şey ifade etmez. Binanın önünde süvari bölüğü saf nizamı almıştır. Karabekir ilerler. Yaklaşır. Durur. Askerce selâm vaziyetini alır. Selâm verir. Önemsiz bir şeymiş gibi, sükûnetle bildirir: - Emrinizdeyim Paşam! Ben, subaylarım, erlerim, Kolordum, hepimiz emrinizdeyiz!…
Sayfa 105 - Remzi Kitabevi, 1987Kitabı okuyor
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.