Bu kitap bir roman değil, kurgu değil, tamamen gerçek. İkinci Dünya savaşında Almanların Rusyayı işgali sırasında çeşitli yaşlarda (4, 5, 6, 7, 11, 15...) çocuk olanların o günlere dair anıları. "Neler hatırlıyorsun, neler yaşadın?" sorularına verdikleri cevaplar. Unutmak istedikleri o günlere dair hatıraları. Onlar bu savaşın son tanıkları.
Nerdeyse hiç alıntı yapamadım nasıl yazabilirdim, suyu ısıtıp yemek diye içtiklerini, açlıktan çimen yediklerini, babalarını savaşa gönderip ölüm haberini almalarını, annesini toprağa veren çocuğun benim annem çok güzeldi niçin yüzünden vurmuşlar demesini, yerlerde gördükleri onca ölü insanı, ölü hayvanı, aç ve sefil halde bombardıman altında trenle başka yerlere gönderilişlerini, bitlenmelerini, anne baba hasretlerini...
Savaşın en çirkin yüzünü çocuklar görüyor en kapanmaz yaralarını çocuklar alıyor.
Bu kitap bir delil, savaşın iğrençliğinin, insanların zalimliğinin, vahşiliğinin delili. Savaş zamanı yaşanılan değişimin delili. Adıyla sanıyla kendi ağızlarından anıları yazılan yüz kadar çocuk. Her bir anının başında adı, o zamanki yaşı ve sonraki mesleği yazılı. Ölümden kurtulmuş ve doktor, pilot, işçi bir çok meslekte hayatlarını devam ettirmişler. Tüm korkuları, tüm acılarıyla...
Yüreğiniz bu acıları okumayı kaldırmakta zorlanabilir ama okuyun, okunmalı...