"Bence mutluluk ulaşılmaz, görünmez yerlerde değildi. Mutluluk gözümüzün önündeydi; o gün yaşadığımız hayatta, yemeğimizde, dostumuzun gülüşünde, yaptığımız şakada, kendimizin miyavlamasında, köpeğinizin kuyruğunu sallamasındaydı."
Mutluluk daima orada önündeydi, dokunabilir fakat erişilemez; büyük ihtimalle herkes için erişilemez.
Sayfa 384 - Alef YayıneviKitabı okuyacak
Reklam
İçinde yaman bir kavga vardı; ama bu aşk değildi. Olga'nın hayali gözlerinin önündeydi ama uzak ve dumanlı idi; Oblomov ona dertli dertli baktı ve içini çekti: "İnsanın kendi dilediği gibi değil, Tanrının emrettiği gibi yaşaması doğru bir yol ama..." Oblomov düşündü: "Hayır, insan istediği gibi yaşayamaz, doğrudur." İçinden vakur, isyan dolu bir ses yükseliyordu: "Yoksa insan en derin zekânın bile içinden çıkamayacağı bir çelişmeler karanlığına düşer. Bir gün bir şeyi istersin, ertesi gün tutkuyla, ölesiye ona bağlanırsın, daha ertesi gün onu istediğinden utanırsın, arzun yerine geldiği için hayata lanet edersin. İşte insan hayatta kendi isteğinin peşinden serbestçe giderse böyle olur. Bastığımız yeri yoklayarak yürümeliyiz; bazı şeylerden gözlerimizi çevirmeliyiz, mutluluk hülyalarına kapılmamalıyız, mutluluk elimizden kaçarsa isyan etmemeliyiz; hayat budur işte... Kim demiş hayat zevk ve mutluluktur. Ne saçma düşünce! Hayat hayattır, bir ödevdir, ödev dediğin de çetin bir iştir. O halde ödevimizi yapalım..."
Sayfa 470 - Pdf
Pollyanna çok iyi biliyordu ki, mutluluk ne Kafdağı'nın ardındaydı ne de bir masal ya da düştü. Mutluluk gerçekti ve çoğunlukla elimizin altında, gözümüzün önündeydi. Bütün mesele onu görmeyi ve tutmayı bilmek ve istemekti.
Sayfa 264 - Artemis Yayınları, Psikoloji, Mutluluk, Umut, Pollyanna, Masal, DüşKitabı okudu
Bence mutluluk ulaşılmaz, görünmez yerlerde değildi. Mutluluk gözümüzün önündeydi; o gün yaşadığımız hayatta, yemeğimizde, dostumuzun gülüşünde, yaptığımız şakada, kedimizin miyavlamasında, köpeğimizin kuyruğunu sallamasındaydı.
O zamanlar kendini mutsuz sayıyordu ama mutluluk önündeydi, şimdi ise en mutlu zamanların geride kaldığını hissediyordu.
Sayfa 496Kitabı okudu
Reklam
O zamanlar kendini mutsuz sayıyordu ama mutluluk önündeydi, şimdi ise en mutlu zamanların geride kaldığını hissediyordu.
Anna'nın aşkının kendisi için bir mutluluk olduğunu yineleyip duruyordu içinden. İşte Anna da aşkın hayattaki her türlü nimetten daha üstün olduğunu bilen biri gibi onu seviyordu ama kendisi, Anna'nın peşinden Moskova'dan geldiği zamanki mutluluğundan oldukça uzaktaydı. O zamanlar kendini mutsuz sayıyordu ama mutluluk önündeydi, şimdi ise en mutlu zamanların geride kaldığını hissediyordu. Anna onu ilk gördüğü gibi değildi. Hem fiziki olarak hem de ahlaki olarak kötüye gitmişti. Şişmanlamıştı ve şu artist hakkında konuşurken yüzünü çirkinleştiren kötü bir ifade vardı. Vronski ona, koparıp soldurduğu çiçeğe bakan ama koparmasına ve öldürmesine neden olan o güzelliği zar zor gören biri gibi bakıyordu. Anna'ya duyduğu aşk güçlüyken isterse bu aşkı yüreğinden söküp atabileceğini hissetmesine karşın onu sevmediğini hissettiği şu anda onunla ilişkisinin hiç bitmeyeceğini biliyordu.
Kont Vronski
Mutluluk ulaşılmaz, görünmez yerlerde değildi. Mutluluk gözümüzün önündeydi;o gün yaşadığımız hayatta, yemeğimizde,dostumuzun gülüşünde...
ne oldu bir anda?
‘...İçinde yaman bir kavga vardı; ama bu aşk değildi. Olga'nın hayali gözlerinin önündeydi ama uzak ve dumanlı idi; Oblomov ona dertli dertli baktı ve içini çekti: "İnsanın kendi dilediği gibi değil, Tanrının emrettiği gibi yaşaması doğru bir yol ama... " Oblomov düşündü: "Hayır, insan istediği gibi yaşayamaz, doğrudur."
Reklam
O zamanlar kendini mutsuz sayıyordu ama mutluluk önündeydi, şimdi ise mutluluğun geride kaldığını hissediyordu.
Erişebileceğim tüm saadet gözlerimin önündeydi ama dokunamıyordum. Yine de mutluluğa bu kadar yakın olabilmek güzeldi. Bazen acı verse de mutluluk bu olmalıydı.
Sayfa 33 - Doğan KitapKitabı okudu
O zamanlar kendini mutsuz sayıyordu ama mutluluk önündeydi, şimdi ise en mutlu zamanların geride kaldığını hissediyordu.
Sayfa 496 - I.CiltKitabı okudu
Resim