Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
_Tinin Görüngübilimi, bilincin değişiminin yolculuğunun betimidir. _Her şey kozmik tinin görüngüleridir. Bu gerçekliklerin dışında aşkın bir varoluş bulunmaz. Her şey bu dünyada olup biter ancak bilen özne ile bilinen şey mesela bilinç ve dünya aynı şeydir. Hepimiz her şeyi kapsayan kozmik ruhun parçalarıyızdır. O tekil ve tüm olan tin'dir.
_Değişmeyen tek şey değişimdir. Heraklit _Tüm canlılar, ortak atadan geldikleri için akrabadır. İnsan ve diğer tüm memeliler, yaklaşık 150 milyon yıl önce yaşamış sivri faremsi bir canlıdan evrimleşmiştir. Memeliler, kuşlar, sürüngenler ve balıkların ortak atası 600 milyon yıl önce yaşamış su solucanlarıdır. Tüm hayvanlar ve bitkiler, yaklaşık 3
Reklam
“Sultan Murad-ı Hamis”, "Sultan Murad bin Abdülmecid Han” olarak da bilinir. Abdülmecid ile Çerkes asıllı cariye Şevkefza Kadınefendi'nin oğludur. Cülus töreni Topkapı Sarayı'nda yapılmadığı gibi cülus tahtına oturmamış, kılıç alayı düzenlenmemiş, Cuma selamlığına da bir kez çıkabilmiştir. (...) 1861'de babasının ölümü ve
Sayfa 515 - 33- Sultan V. MuradKitabı okudu
Babam Bekir Berk Ertuğrul Hakan Berk BEKİR BERK’İN ilk eşinden oğlu, Ertuğrul Hakan Berk’tir. O da babası gibi bir avukat. Balıkesir Barosunda görev yapıyor. Hakan Berk, babasıyla ilgili hatıra, bilgi ve belgeler konusunda bize yardımlarda bulundu. Bize gönderdiği hatıralarda, ilk kez duyacağınız ilginç anekdotlar da var. Oğlunun kaleminden Bekir
Atsız'a Mektuplar.
M. Hayati Özkaya Eylül, miladi takvime göre yılın dokuzuncu ayı… Arapça eylül, Süryanice aylûl (üzüm) anlamındaki aylûl’dan yani Üzüm Ayı’ndan gelmektedir. Aynı zamanda eylül ayı Anadolu coğrafyasında binlerce yıllık bir geleneğin, bağbozumunun başlangıcıdır. Bağbozumu tarımda hasadın, bereketin adı olarak bilinir. 1980 öncesini yaşayanlar
Rıfat Ilgaz'ın hastaneye yatışı ile ilgili, Başdan gazetesinin, 28.1.1949 gün ve 25. sayısında şu haber verilmiştir: "... hastaneden çıkan Ilgaz, on gün kadar savcılıkta ifadeler ve muhakemelerle meşgul olmuş ve tekrar hastalığı arttığından yatağa düşmüştür. Rıfat'ı para ile yatıracak bir hastane dahi bulunamamış, nihayet Vali Vekili Haluk
Reklam
"Recep Peker Hapı Yuttu", "Kazıklı Resmi Tazim" başlıklı yazılardan başka "Hakkınızı Helal Edin Dostlar" başlığıyla Markopaşa'nın birinci sayısında "Şakalar" köşesinde yazılanlar yeniden verilmiş. Bir başka yazı da "Nasıl Girer" başlığını taşıyor. Okuyalım. 1947 yılında yazıldığını düşünerek son
Markopaşa · 12 Mayıs 1947 · Sayı: 21 " Bir Matbaa Versen, İmdadıma Gelsen'' ana başlıklı yazının konusu bir Türk müziği konseri eleştirisidir. Konserde son şarkıyı Markopaşa söylemiştir: "...En son şarkıyı Markopaşa kart ve çatlak sesiyle Recep Peker'in önünde diz çökerek okudu: Titrer yüreğim her ne zaman yadıma gelsen Kan
1927 yılının güneşli bir temmuz günüydü. O zaman şimdiki Dış Hatlar İşletmesi olan Sultan Aziz zamanında kurulmuş Seyrüsefain İdaresi'nde çal ışıyordum. Henüz on yedi yaşında, ince, zayıf, içi hayat ateşiyle dolu bir genç­tim. Bu idareye tam üç yıl önce, henüz çocuk denecek yaşta, kısa pantolonlu, tüysüz bir çırak olarak girmiştim. O zamanlar çok
Derin sularda yalnız bir mümin: Garaudy 1
Yıldız Ramazanoğlu son aylarda Roger Garaudy okumaları yapmakta idi. Okumalarının sonucunda Garaudy’nin Türkçedeki mütercimi Cemal Aydın ile uzun, dolu dolu bir söyleşi gerçekleştirdi. Garaudy üzerine yapılmış bu derinlikli ve ne yazık ki bir “ilk” olan önemli söyleşiyi sizlere sunuyoruz. Cemal Aydın, 1948 Isparta, Şarkikaraağaç doğumlu. İstanbul