1210 syf.
·
Puan vermedi
(Bu oldukça uzun bir hikayedir.. Pardon, incelemedir. Hazır mısınız? :) Durun!! Durun!! Kalkmış olamaz tren… Anlatacağım neden geç kaldığımı.. Yıldızlı gözlerimde neden bunca isin, yorgunluğun düştüğünü.. Bu pespaye halimi, bu yaralarımı, bırakın şu trenin kolunu tutacak mecali, tüm o yolları aşıp nasıl geldiğimi.. ... Trene bindim, Ülkeme
Bir Yazarın Günlüğü
Bir Yazarın GünlüğüFyodor Dostoyevski · Yapı Kredi Yayınları · 2005474 okunma
381 syf.
·
Puan vermedi
Allah'ı Dost Edinmek
Uzunca bir yazı olacak. Vakit ayırırsanız sevinirim. *** "Ey iman edenler, eğer siz Allah'a (Allah adına İslam'a ve Müslümanlara) yardım ederseniz, O da size yardım eder ve sizin ayaklarınızı sağlamlaştırır." (Muhammed, 47/7) *** “Türkiye Radyoları Eskişehir muhabirinin bildirdiğine göre, tıp tarihinde ender görülen
Allah Dostu Der Ki... - 5. Cilt
Allah Dostu Der Ki... - 5. CiltMünir Derman · Bizim Büro Basımevi · 199734 okunma
Reklam
256 syf.
8/10 puan verdi
·
4 günde okudu
"Şairler şiirle uğraşır, diğerleri ise şairlerle." "Bugünkü Türkiye'den saklanmam şart. Bütün güzel insanlar öldü ve ölecekler çünkü. Üst yolda ki çocuk parkını da yıkmışlar. Ya bina yapacaklar ya da türbe." Bütün güzel insanlar gibi sen de öldün Küçük İskender,saklanmana gerek kalmadı. Bu sadece bir deneme değil. Küçük
Her Şey Ayrı Yazılır
Her Şey Ayrı YazılırKüçük İskender · Can Yayınları · 2016456 okunma
89 syf.
9/10 puan verdi
Dize dize yanılgılar, duygular, yaşanmışlıklar...
"Hani"hayallerini gerçek diye yaşayan kişi, yaşadıklarını gerçek sanıp öyle yaşıyor sarsılarak,hayal ile gerçeğin savaşı hangisi önce sarsılacak kimbilir... 'Hayallerinde gerçekten direnen kişi "gerçekler" ne yapabilir ki?' "Hani" yanılgımızdır en üst düzeyde aynı felsefe gibi,Başında da sonunda da, hep
Hani
HaniOruç Aruoba · Metis Yayınları · 20184,300 okunma
188 syf.
10/10 puan verdi
·
1 saatte okudu
Mevlâna'nın emeği büyüktür bu kitapta :) Bir sayfaya sığan eserden 188 sayfa eser. Bir öykünün keşfiyle büyük bir yapı. Paulo Coelho, Mevlâna'nın okuduğu bir öyküsünden esinlenip 150 ülkede, 66 dilde yayımlanıp 100 milyonu geçen bir kitabı kaleme döker. Bir kaç yorumda okuduğum bilgiye göre Coelho en başta dile getirmez eserini Mevlâna'nın
Simyacı
SimyacıPaulo Coelho · Can Yayınları · 2023206bin okunma
İnsanin tüm evrende kesin olarak düzeltebileceği tek bir şey vardır ; kendisi
*Dertlerini gözyaşlarında boğmak isteyenlere dertlerin yüzme bildiğini söyle... * Dalın ucuna gitmekten korkma... Meyve oradadır.. * Şans bukalemun gibidir. .. Biraz zaman tanı, mutlaka değişecektir... * Başlamak için en uygun zamanı beklersen hiç başlamayabilirsin.. Şimdi başla..!! Şu anda bulunduğun yerden, elindekilerle başla.. * Gülümsediğinde güzelleşmeyen bir yüz hiç görmedim... * Kimi zaman içindeki o sessiz sese uzmanlardan daha fazla güven... * Zamanlarının büyük bir kısmını para kazanmak ve saklamakla geçiren insanlar, sonunda, en çok istediklerinin satın alınamayacak şeyler olduğunu anlarlar... * Öteki insanlardan daha akıllı ol... Yalnız bunu onlara söyleme..!! * Mutlu olmanın en garantili yolu bir başkasını mutlu etmektir... * Hayatta ya tozu dumana katarsın, ya da tozu dumanı yutarsın... * İyi çalışan, sık gülen ve çok seven başarıyı elde eder... İnsanin tüm evrende kesin olarak düzeltebileceği tek bir şey vardır ; kendisi... Aldous HUXLEY
Reklam
128 syf.
6/10 puan verdi
Yazmak, geri çekilmektir. (Derrida)
Jacques Derrida
Jacques Derrida
bu eseri 1972 yılında La dissemination başlıklı kitabından bir bölüm olarak yayınlamıştı. Zihin karmaşasına düşüren bu eser bizlere aslında niteliksel bir şeyler sunmuyor. Keza
Jacques Derrida
Jacques Derrida
kendisi de bu eserin tek bir anlamı olmadığını, her okuyucunun kendi dünyasından bir şeyler çıkararak anlamlar katabileceğini söylüyor. Post-yapısalcı
Platon'un Eczanesi
Platon'un EczanesiJacques Derrida · Pinhan Yayıncılık · 201495 okunma
Birikme, çokluk, kesinlikle en çarpıcı betimleyici özellik. Konservelerin, giysilerin, besin maddelerinin ve hazır giyim eşyalarının aşırı fazlalığıyla büyük mağazalar, bolluğun ilk görünümü ve düzenli yeri gibi. Ama tıka basa dolu, şıkır şıkır vitrinleri (en bol mal olan ışık olmasa meta gerçekte ne ise o olurdu), şarküteri tablalarıyla sahneledikleri tüm yiyecek ve giyecek şenliğiyle caddeler insanın ağzını sulandıran bir büyü sunar. Birikmede ürünlerin toplamından daha fazla bir şey vardır: artıkdeğerin apaçık ortadalığı, kıtlığın büyülü ve kesin yadsınması, bolluk ülkesinin anaç ve şatafatlı kendini beğenmişliği. Pazarlarımız, ticari arterlerimiz, superprisunic'lerimiz şaşılacak derecede verimli, yeniden bulunmuş bir doğa taklidi yapar. Aslında bunlar süt ve bal yerine neon dalgalarının ketçap ve plastik üzerine aktığı cennet vadilerimizdir, fakat bunun ne önemi var! Bütün bunlardan sadece yeterince değil, fazlasıyla ve herkes için fazla fazla bulunduğu umudu tüm gücüyle oradadır: Siz, bir parçasını satın alarak, çökmek üzere olan istiridye, et, armut ya da konserve kuşkonmaz piramidini ele geçirirsiniz. Bütün için parçayı satın alırsınız. Tüketilebilir maddenin, metanın bu metonimik, kendini tekrarlayan söylemi büyük bir kolektif metafor aracılığıyla ve kendi aşırılığı sayesinde yeniden armağanın imgesine, şenliğe özgü tükenmez ve göz alıcı savurganlığın imgesine dönüşür.
“Bu dünyada umutların, muştuların, sevinçlerin, hazların arattığı bu dünya, ulaştırmak istedikleri son, oradadır ve adı Cennettir. Cennet, artık son muştu, son sevinç, son haz, son memnunluktur. Kesin ve geçmesi olmayan üstün büyük bir yaşayış vardır orda. Bir armağan hayatıdır o. Arınmışlık hayatı. Allah’ı sevmenin tecellisinden, ilâhi sevginin canlanışından doğmuş ideal bir inananlar ülkesidir orası. İnsan orada özlediği her iyiye, güzele ve doğruya kavuşacaktır.”
Sayfa 134
464 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
14 günde okudu
Seneler önce çok sevdiğim bir dostum tarafından doğum günümde hediye edilen, senelerdir evirip çevirip bir türlü okuyamadığım, elime alıp alıp tekrar yerine koyduğum, neden ödüllü olduğunu, yazarın neler yaşayıp da gerçek hayatından esinlenerek bu yapıtı ortaya çıkardığını sorup sorup durduğum Yüzyıllık Yalnızlık’ı Haziran ayı için @onderbsra
Yüzyıllık Yalnızlık
Yüzyıllık YalnızlıkGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 202036,1bin okunma
Reklam
320 syf.
9/10 puan verdi
·
21 günde okudu
Kitabımız Matematik felsefesinin en temel tartışmalarından biri olan "Matematik keşif mi, yoksa icat mı? İnsanlar olmasaydı Matematik olur muydu, yani biz bulsak da bulmasak da Matematik evrenin dili midir yoksa evreni anlamak için bu matematiksel kavramları tamamen biz mi oluşturduk?" sorularına ilk dönemden günümüze dek gelen ünlü
Tanrı Matematikçi mi?
Tanrı Matematikçi mi?Mario Livio · Altın Kitaplar · 2015287 okunma
Bütün güvencelerin nedeni samimiyetsizliktir. Güvence verirsin, vaat edersin, “Bu kesin, bunu yapacağım” dersin. Sen güvence verirken, tam o anda samimiyetsizlik oradadır. Kusursuz samimiyet hiçbir güvence vermez, çünkü kusursuz samimiyet farkındadır; birçok şeyin farkındadır. Öncelikle gelecek bilinemez. Nasıl güvence verebilirsin? Yaşam her an değişir, nasıl söz verebilirsin? Bütün güvenceler, bütün vaatler ancak bu an için olabilir, bir sonraki için değil. Bir sonraki an için hiçbir şey yapılamaz. Beklemek zorundasın.
Vicdanımızın nerede olduğunu bulalım...
Canını acıttığınız birinin yükünü hissediyorsanız, vicdanınız omzunuzda. Bildiğiniz bir haksızlıktan korkup kaçıyorsanız ciğerinizde vicdan. Söylediği sözlerle can yakanların dilinde gösterir kendini. Söylemediği sözlerle birini çaresiz bırakanların vicdanı boğazında saklanır. Bir adın gitse birini yalnızlıktan çekip alacak olanlar ayaklarına baksınlar. Bir el verse birini karanlıktan kurtaracak olanlar ellerinde bulsunlar vicdanlarını. Görmezden gelenlerin gözlerinin içinde. Başından savanların başının üsründe. İçine atanların karın boşluğunda. Oradadır, kesin orada bir yerdedir. Aramaktan vazgeçmeyin siz. Kaybolmaz vicdan. Korkar saklanır,utanır,kapanır, yaralanır ama kaybolmaz. Bilmeyenlerin dilinin ucunda, unutanların aklının ortasında, bulamayanların kalbinin yanındadır o. Kimse umudunu kesmesin ondan.
Dua tam olarak nedir?
Dua bir diriliş deneyimidir, bir yeniden doğuş, yeni bir vizyonun, yeni bir boyutun doğuşu, her şeye bakmanın yeni bir yolu ve var olmanın yeni bir şeklidir. Dua senin yaptığın bir şey değildir: O senin olduğun bir şeydir. O var olmanın bir durumudur. Onun tapınaklarda, camilerde, kiliselerde söylediğin sözlerle bir ilgisi yoktur. O varoluşla
Sayfa 51 - Ganj yayıneviKitabı okudu
148 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.