"Çiçeklerde, esen rüzgarda, doğan güneşte, incecik beliren ayda, dolunayda hep sen varsın."
Uff, kocaman gömülü aşklar demek istiyorum. Hayır, hayır asla okurken ağlamadım. Sadece bu tür kitapları ne kadar sevsem de okumak üzüyor.
10 farklı aşk... En beğendiğim Piraye-Nâzım kısmı.
10 aşk derken şunlar;
Afife Jale-Selahattin Pınar
Piraye- Nazım Hikmet
Eren-Bedri Rahmi Eyuboğlu
Ayhan Aydan-Adnan Menderes
Naciye-Enver
Latife-Mustafa Kemal Atatürk
İpek Kramer-Yüksel Menderes
Yıldız Kenter-Şükran Güngör
Fatoş-Yılmaz Güney
Çiğdem Talu-Melih Kibar
İmkansızlık, savaş... Bir sürü sebep ama bunlar sevmeye engel değil. Ama ayrılığa sebep sanırım. Aşka dair bir sürü mektup ve şiir.. İçime içime işledi, şimdiki sahte aşk değil bu, gerçek aşk bu diyebildim.
-"Aşk, bir ümidin adıydı başta; sonra bir faciaya tanık oldu."
-“Ne tuhaf şey değil mi? Senin en güzel günlerinin geçtiği bu gök altında benim şimdi, bir türlü bitmek tükenmek bilmeyen saatlerim uzayıp gidiyor...”
-"Başım sızlıyor, yüreğim sersem!"
-"Ordular idare ettim.
Bir kadını idare edemiyorum."
-"Seninle ben aynı insanız gibi geliyor bana... Sen ağladığın zaman ağlamak, güldüğün zaman da gülmek istiyorum..." #215575267
-"Zaten fotoğraflar ne işe yarar ki; onlar ölü, ben ise hayat doluyum."
"Naciye, bana can ver, kuvvet ver, hepsinden mühimi ümit ver."
.
"...güneşin daimi ziyası altında yaşayanlar, medid bir karanlığın ne müthiş bir uçurum olduğunu bilmezler."
.
"Ordular idare ettim. Bir kadını idare edemiyorum."
.
"Elini yakmana yüreğim yandı. Bilirsin ya, senin bir parmağın da benim yüzümden
"Hayatımda yaptığım en mühim hatalardan biri de evlenmektir. İşte görüyorsunuz. Ordular yönettim, meclisler yönettim, savaşlar yaptım, kazandım ama bir kadını yönetemiyorum."