“Herşeyin manasız olduğunu söylediğimiz anda manalı bir söz söylemiş oluruz.”
Albert Camus
Merhabalar;
Kitap bitti, ben uzay boşluğuna bırakılan terlik gibi yerçekimsiz ortamda savruluyorum. Öncelikle size Murat Menteş'i tanıtmalıyım. Kendisiyle yollarımız 2005 yılında Afilifilintalar adlı internet sitesinde kesişti. Bir kaç blog yazısı hoşuma
On yedi yaşında hayalleri ve umutları elinden alınan bir çocuktum. Mutsuzdum. "Mutsuzluğumun sebebi ne olabilir?" diye sürekli düşünüyordum. Liseye başladığım yıl, birçok Türk babasının oğullarını okula motive etme amaçlı söylediği, "Okumazsan seni sanayiye veririm" sözünü babam da beni motive etmek amacıyla söylemişti. Genelde
Kötü Çocuk Türk.
Nurdan Gürbilek'ten okuduğum ilk kitap.
Kötü Çocuk Türk, 8 denemeden oluşuyor. Yazar; kitabın bir deneme kitabı olduğunu giriş kısmında açıklamış olmasına rağmen denemelerinde bir akademisyen titizliği ile davranmış. Dipnot vermekten, kaynağa işaret etmekten hiç kaçınmamış.
Gürbilek, kitabın giriş kısmında belirttiği üzere
"80'lerin ilk yarısına darbenin, baskının, şiddetin: ikinci yarısına görece özgürleşmenin, daha modern daha sivil bir iktidarın damgasını vurduğu söylenebilir. Ama daha dikkatle baktığımızda bir şeyi fark edeceğiz: Bu iki strateji 80'ler boyunca hiçbir zaman birbirinin verini almadı; hep birbirini çağıran, etkili olabilmek için