Ana-Beyit mezarlığının bir efsanesi, Juan-Juanlar’ın bozkırı işgal ettikleri çağlara dayanan bir hikâyesi vardı: Sarı-Özek’i işgal eden Juan-Juanlar tutsaklara korkunç işkenceler yaparlarmış. Bazen de onları komşu ülkelere köle olarak satarlarmış. Satılanlar şanslı sayılırmış, çünkü bunlar bazen bir fırsatını bulup kaçar, ülkelerine dönerek
Sayfa 142 - Ötüken
“Diğerlerine de özgürlük götüreceğiz”
“Sevgili vatandaşlarım! Şu an itibariyle, Amerikan ve Koalisyon güçleri, Irak’ı silahsızlandırma, halkını özgürleştirme ve dünyayı büyük bir tehlikeden kurtarmayı amaçlayan askerî operasyonun ilk aşamasında. Emirlerim üzerine Koalisyon güçleri, Saddam Hüseyin’in savaş yapabilme yeteneğini ortadan kaldırmak için askerî önem açısından seçilmiş
George W. BUSH, 20 Mart 2003
Reklam
98-Haz ve sosyal içgüdü
H a z v e s o s y a l i ç g ü d ü . - İnsan, kendinden aldığı haz duyumlarının yanı sıra, öteki insanlarla ilişkilerinden yeni tür bir h a z da elde eder; böylelikle haz duyumları alanını hatırı sayılır ölçüde genişletir. Belki de bu alandaki bazı şeyleri, birbirleriyle, özellikle anneleri yavrularıyla oynadıklarında gözle görülür bir haz duyan hayvanlardan devralmıştır. Sonra, her dişiyi hemen hemen her erkeğe ve her erkeği hemen hemen her dişiye haz açısından ilginç gösteren cinsel ilişkileri düşünelim. insani ilişkiler temelindeki haz duyumu genel olarak insanlar daha iyi yapar; hazzı birlikte tatmanın ortak sevinci hazzı artırır, bireye güven verir, onu daha iyi huylu yapar, güvensizliği, kıskançlığı ortadan kaldırır: çünkü kişi kendisini iyi hisseder ve ötekinin de aynı biçimde iyi hissettiğini görür. H a z z ı n a y n ı t ü r d e n d ı ş a v u r u m l a r ı ortak his fantezisini, aynı şey olma duygusunu doğururlar: ortak acılar, ortak fırtınalar, tehlikeler, düşmanlar da aynı sonucu doğurur. Kuşkusuz bunun üzerine kurulur en eski ittifak: Bir acı tehlikesinin her bireyin yararına ortaklaşa ortadan kaldırılması ve ona karşı ortaklaşa savunmadır bu ittifakın anlamı. Ve sosyal içgüdü, hazdan böyle doğar.
Sayfa 69 - İş bankasıKitabı okudu
Bu mikroskobik düşmanlar evrimsel hayatta kalma mücadelesinde insanlarla iç içe geçtiler; ama bu, nihai kazananlar ve kaybedenlerse huzursuz bir ortak yaşam temelinde süren bir mücadeleydi.
Müslümanların Zaafı ve Güçsüzlüğü
"Tarih boyunca bu ümmete öyle hastalıklar ve felaketler isabet etti ki, düşmanlar bu ümmetin yok olup gittiğine kesin gözüyle bakmışlardı. Ancak bu ümmet -içinde bulunduğu musibet ve felaketlerden- altının, ateşten çıktığı gibi olduğundan daha parlak ve daha berrak bir şekilde çıkmayı başarmıştır."
Sayfa 33 - undefinedKitabı okudu
"Ortak düşmanlar anlaşmanın taraflarını birbirlerine yaklaştırır. Böylece müzakere süreci daha kolay bir şekilde çözülebilir."
Sayfa 23 - Diyojen Yayıncılık, 1. Baskı, 2015Kitabı yarım bıraktı
Reklam
Geri117
178 öğeden 171 ile 178 arasındakiler gösteriliyor.