yıllardır komünizm reddiyesi olarak algılansa da; aslında baskıcı sistemlerin tamamına karşı ciddi bir eleştiridir.
baskıcı sistemlerin ortak özellikleri muazzam bir şekilde karikatürize edilmiş; toplumun uyutulması, emeğin ve umudun sömürülmesi işlenmiştir.
1943-1944 yılları arasında yazılmış olmasına rağmen; günümüz türkiye’sinin de bir aynasıdır aynı zamanda.
lider sultası,
kapalı toplum arzusu,
eğilip bükülen; çıkara göre değiştirilip, iğdiş edilen yasalar,
lidere biatı ve itaati, kitlelere empoze eden propagandist dalkavuklar,
ne yapsa, ne dese haklıdır diyen koyunlar,
konjonktüre göre değişen dost ve düşmanlar,
karanlık odalarda beslenen ve zamanı geldiğinde hain ilan edilenlerin üzerine salınan köpekler,
doymak bilmeyen muktedir domuzlar,
hatta; biz gidersek eskiler gelir diyen, beyaz toroslara gönderme yapan zalimler bile var.
hayvan çifliği, beylik çiftliği ya da reis’in çiftliği...
hepsi aynı kapıya çıkıyor.