Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
182 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Kitap bir adamın, sanırım pek sevmediği bir akrabasının cenazesinden çıkıp çocukluğunda yaşadığı malikaneye gitmesi ile başlıyor. Evet, nedendir bilinmez adamın adı, ölenin kim olduğu belli değil, söylenmemiş. Sonrasında adam yerinde yeller esen evinin biraz ilerisindeki, hayal meyal orada bir arkadaşının olduğunu hatırladığı Hemstock Çiftliği'ne
Yolun Sonundaki Okyanus
Yolun Sonundaki OkyanusNeil Gaiman · İthaki Yayınları · 20131,456 okunma
399 syf.
4/10 puan verdi
İkinci Dünya Savaşı'nın hemen ardından Japonya Amerikan işgali altındadır. Yoksulluk, çaresizlik ve utanç içindeki halk, sefil ve acınası bir ortam içinde ümitsizce yaşamlarını sürdürmeye çalışmaktadır. Kadınlar karınlarını doyurabilmek için vücutlarını satmakta, halkın çoğu bombalanmış evlerde yaşamakta ve karaborsadan alışveriş yapmaktadırlar.
Tokyo Sene Sıfır
Tokyo Sene SıfırDavid Peace · Sel Yayınları · 201116 okunma
Reklam
380 syf.
4/10 puan verdi
Edirne’li yazar gördüm mü takip etmeye çalışıyorum, neler yazmışlar, nasıl yazmışlar merak ediyorum. Bu nedenle eşimle Saraçlar Caddesinde gezerken gördüğüm bu kitabı hiç aklımda yokken alıverdim. Tam emin değilim ama kitap aynı zamanda kitaplığımdaki 300 civarı (çizgi romanlarım hariç) kitap içinde Edirne’den alınan tek kitap olma özelliğini
Ihlamurlar Açarken
Ihlamurlar AçarkenGüngör Mazlum · Parafiks Yayınevi · 201514 okunma
392 syf.
8/10 puan verdi
“Gerçek mutluluk sadece akıl ve tutku arasındaki hassas dengenin kurulmasıyla mümkündür. “ Jane Austen’in aşk ve gurur kitabını okumaya çalışmıştım ama okuduğum zamandan mıdır bilmem bir türlü sevememiş, bitirememiştim. Yazara ne kadar ön yargılı olsam da bu ön yargıyı yıkmak için yazarın ilk yazdığı olmasa da ilk yayımlanan kitabı olan Akıl ve
Akıl ve Tutku
Akıl ve TutkuJane Austen · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20246,5bin okunma
488 syf.
10/10 puan verdi
Vay canına! Öncelikle Bıçak Sırtı Eksik Parça'dan her yönüyle daha iyiydi. Kitabı okurken dışarıdan seyirci olmuyorsunuz, adeta içine çekiliyorsunuz. Yazarın cümleye dökmediklerini de hissediyorsunuz. Kitaptaki her bir yetişkin inanması güç ama bir diğerinden daha sinir bozucu. Akıllı insanı deli ederler. Mara'nın yerine geçip herkese bir çift laf söylemek istedim. Her şeyden şüphe ettiğim, tedirgin olduğum bir noktaya gelip "Galiba bir sonraki sayfaya bakmaya bile dayanamayacağım." dediğim oldu. Kısacası; Mara'nın bulunduğu ortam çok iyi yansıtılmış. Vee tabii ki Noah! Kimsenin, kendinin dahi sana inanmadığı bir ortamda Noah Elliot Simon Shaw gibi her daim yanında olan birine sahip olmak... Etkileyiciydi! Kurgu, cümleler & diyaloglar hepsi ayrı ayrı övgüyü hak ediyor. Bu kitapta çok fazla şey açığa çıktı, birçok sırrın kapısı aralandı ama bir o kadar da yeni sorular ve sırlar oluştu. Acil 3. kitaba ihtiyacım var!
Bıçak Sırtı
Bıçak SırtıMichelle Hodkin · Pegasus Yayınları · 20151,039 okunma
152 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Hikaye bu ya, çiftçinin zulmüne isyan eden hayvanlar, yönetimi ele geçiriyor ve kendilerine başkan olarak domuzları seçiyor. Aslında seçmek demek de pek doğru değil. Domuzlar başkan oluyor. Ancak gel gelelim hayvanlar eskisinden çok daha ağır koşullarda yaşamaya başlıyor. Domuzlar, hayvanların nefret ettikleri insanlardan çok daha zalim bir yönetici olup çıkmışlardır. Kitap rahatlıkla ortaokul seviyesindeki çocuklara “güç zehirlenmesi” dersi olarak okutulabilir. Zira kapağı, sayfaların arasına çizimlerin yerleştirilmesi, karakterlerin hayvanlardan oluşması, anlatımın sadeliği ve hatta “Bir peri masalı” alt başlığı ile ortam buna müsait. Ancak alt metinlerle korkunç bir eleştiri var. Hayali düşmanlar, ben öyle demedim, böyle dedimler, ağlayarak açıklama yapan yardımcılar, kim ne derse desin aynı nakaratı tekrarlayan şakşakçılar... Hepsi çok tanıdık. Tüm bunların yaşandığı bir ülke biliyorum; adı dilimin ucunda ama bir türlü çıkaramıyorum, hatırlayınca burayı düzenlerim. Bu hali ile kitabın 1943'de yazıldığına inanmak güç. Bu kadar mı güncel ve gerçekçi olur. Eğer söylendiği gibi Stalin eleştirisi ise, neden insanlık hiç ders almıyor. Dönüp dönüp aynı şeyleri bir daha yaşıyoruz. Anlamak mümkün değil. ucalisan.blogspot.com.tr/2015/10/hayvan-...
Hayvan Çiftliği
Hayvan ÇiftliğiGeorge Orwell · Can Yayınları · 2020247,8bin okunma
Reklam
80 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
10 saatte okudu
Kitap bir gecede bitebilecek bir eser ama bittiğinde sorgulama evresi başlıyor. Bu kadar az sayfanın bana bu kadar ağır bilgi vereceğini ve etkileyeceğini tahmin etmezdim. Sürüyle uyuşmayan bağımsız bireyin neler hissettiğini ve en başta ailesinin nasıl tepkiler verdiğini mükemmel bir dönüşüm ile anlatılmış. Kitabı okumadan önce Kafka'nın hayatını araştırmanızı öneririm, o zaman kitaptaki karakterleri daha iyi yerine koyabilecek ve dönüşümü kavrayabileceksiniz. Örneğin babasının elma fırlattığı sahneyi, Kafka, gerçekte de yaşamıştır. Kitaba ekledikleri son söz ve Kafka'nın mektupları hikayenin yorumlanması konusunda fikir veriyor. Kitapta anlatılan psikoloji ve sosyal ortam bugünden çokta farklı değil. Annesi, babası ve kardeşi içinse yargım; kölelikler içerisinde yaşamış toplumun bir parçasıdır. Artık öyle bir duruma gelmişiz ki kendi isteklerimizi yapamaz haldedeyiz ama annemize, babamıza, kardeşlerimize, komşularımıza yani topluma hizmet ediyoruz. Kendi isteklerimiz hiç yokmuş gibi toplum ne isterse bizler onu yapıyoruz. Bu yüzden böcekten farkımız kalmıyor...
Dönüşüm
DönüşümFranz Kafka · Can Yayınları · 2022223,9bin okunma
80 syf.
10/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Yine ibretlik bir yaşam kesiti, yine son sayfasına kadar okuyucuyu kendine kilitleyen bir anlatım, yine öykü kahramanının hislerini okuyucuya aynıyla yaşatan tahliller, tespitler, tasvirler, ... Uzun lafın kısası, (futbol yorumu gibi olacak ama) Zweig yine şaşırtmadı. Korku aslında iç dünyamızda sıklıkla hissettiğimiz bir duygu olmasına rağmen bir kitapta bu kadar yoğun işlenmesine pek şahit olmadığımı farkediyorum. Belki kitabın bu denli benimsenmesinin (yorumlara bakınca öyle görünüyor) bir nedeni de anlatılana okuyucudaki bu aşinalıktır. İncelememe bu noktada bir parantez açmak isterim: Ben profesyonel olarak borsa işleriyle meşgul biriyim, ve malum, finans piyasalarında psikoloji ve duygular çok devrededir. Korku, piyasalarda en çok devrede olan, sıklıkla kullanılan iki duygudan biridir (diğeri de coşkudur). Çünkü korku, öykümüzde de örneklendiği üzere, insanı esir alabilen bir duygudur. O esarete girmemenin yöntemini şöyle özetleyebilirim: (Mümkünse o korku sarmalı dışında, yani o hissin en zayıf ya da etkisiz olduğu bir ortam yaratarak) hadiseyi rasyonel bir zemine/perspektife oturtmak, bu çevrimdışı zeminde değerlendirmek, burada alınacak kararları canlı ortamda mutlak şekilde uygulamak. Belki fayda sağlar düşüncesiyle paylaşmak istedim, kapa parantez, incelemeye devam ediyorum. Zweig'in okumadığım öyküsü pek kalmadı, "Korku" 'nun yazarın en sevdiğim öykülerinden biri olduğunu söyleyebilirim (diğerleri Satranç, Meçhul Bir Kadının Mektubu, Leporella).
Korku
KorkuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Yayınları · 2022103,5bin okunma
320 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Okuduğum her kitaba başlamadan önce yaptığım gibi bunun da arka kapağını, iç kapağını, sayfalarının kokusunu, elimde duruşunu incelemek için elime aldığımda arka kapaktaki şu yazıyı gördüm ve dehşete düştüm. Bir süre daha kitaba başlayamadım ve oturup bu söz üzerine düşünmeye başladım. Yazan şey tam olarak şuydu: “Neden Ay’dan arkamıza bakmadan
Ay'da 172 Saat
Ay'da 172 SaatJohan Harstad · İthaki Yayınları · 2015636 okunma
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.