Hodgson, Fatih'in başlattığı dönüşümde resmi törenler, saray teşkilatı vs bakımından Bizans'ı örnek almasına mukabil, siyasi idealleri bakımından büyük İslam devletlerini model aldığına özellikle dikkat çeker. Hodgson'un bu tespiti, Fleischer'in Ali'ye atfen Fatih hakkında naklettiği gözlemlerle teyit ediliyor. Ona göre Fatih her şeyden evvel Osmanlı Devleti'ni sağlam bir İslami temele oturtmak, böylece bir sınır devleti niteliğinden çıkararak "doğudaki İslami hinterlandın yüksek kültürel geleneklerini yücelten ve besleyen bir İslam imparatorluğuna dönüştürmek" istiyordu.
Sayfa 52 - Türklük ve İslamlık
Osmanlı İmparatorluğu’na atfen
Lübnan havası, bize Dobruca havasından yüz kat daha yabancı idi.Fakat her yere “bizim” diyorduk. Şam, evimiz kadar bizim.Lübnan bahçemiz kadar bizim...Bu tasarruf ve hüküm hissinin bize damarlarımızdaki kandan geldiğine şüphe yoktu.
Sayfa 44 - PozitifKitabı okudu
Resim