Osmanlı öncesinde Abbasiler Bağdat'a, Emeviler Endülüs'te, Fatimiler Mısır'da önemli ve kalıcı bilim ve kültür merkezleri oluşturmalarına karşı Osmanlılar da Romalılar gibi bu alanda önemli inkişaflarda bulunmadılar.Yine Romalılar gibi zihinlerini büyük bir imparatorluğu yönetecek bir yönde yoğunlaştıracak, daha çok yönetsel ve yapısal sistemlere:Siyasete, hukuka askerlik ve mimariye önem verdiler.Bilim ve felsefe yerine yine yapısal estetik alanlarında, mimari,şiir ve müzikte önemli isimler ortaya çıkardılar.Sözgelimi mimaride kubbeli yapıları, şiirde aruz veznini, müzikte ise ayrıntılı bir makam yapısını geliştirdiler.Böylece sistemin temel güdüsü olan ve herşeyi belirleyen, öngören, disipline eden ve ölçülere bağlayarak uysallaştıran(itaatkarlaştıran) disiplin anlayışı her alanda baskınlığını ortaya koyarken; felsefe ve bilim, nispeten baskıcı belirleyiciliği altında ezilecek ve boy veremeyecektir.Müslüman dünyanın kendi öncesinde belli bir sükuna ermiş olan zihniyetini devralan Osmanlılar;gelinen bu noktayı çok da sorgulamaksızın sürdürmeyi yeğlediler.
Sayfa 119 - Çıra Yayınları 1.baskı