304 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Mürekkep izi "Cerrah Hugh de Singleton" günlüklerinin üçüncüsü. Türkiye'de yayınlanan serinin son kitabı. Ama aslında 7 tane (bildiğim kadarıyla) günlük yazmış Starr. İnşallah onlar da en kısa sürede yayınlanır. Gelelim bu üçüncü günlüğe. Bu günlük Huzursuz Kemikler'de yaşadığım okuma keyfini oldukça katlayan bir kurguya sahipti. Üstadımızın yola ilk çıktığı nokta olan Oxford'a yaptığı bir ziyaretle başlayan macerada büyük saygı duyduğu hocasının kitaplarının çalındığını öğrenir. Ve Lordunun da onayı ile bu olayı çözmek için Oxford'a gelir. Gizem göründüğü gibi basit olmadığı gibi pek çok şiddet olayı ve cinayeti de peşi sıra getirir. Ve tüm bu koşturmacalı olaylar silsilesi arasında Üstadımız en nihayetinde hayatının aşkını da bulur. Ama iktidar sahibi bir rakibin ortaya çıkması da uzun sürmez. Ve olaylar gittikçe gerilimi yüksek bir hal alır. Asla aldığıma ve okuduğuma pişman olmadığım bir seriydi. O basitlik ve sadelik içinde yazarın okuyucunun yakasına yapışma başarısı ciddi anlamda takdire şayandı. Şiddetle tavsiye ediyorum.
Mürekkep İzi
Mürekkep İziMelvin R. Starr · Ephesus Yayınları · 201333 okunma
296 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Huzursuz kemikler "Cerrah Hugh de Singleton" günlüklerinin ilki. Ortaçağ döneminde eğitimini cerrahlık düzeyinde tutan bir gencin (Hugh de Singleton) tesadüfler eseri Oxford yakınlarındaki Bampton Kalesi'ne mübaşir olarak atanmasının ardı sıra yaşanan gizemli cinayetlerde/olaylarda değme dedektiflere taş çıkaran incelikteki
Huzursuz Kemikleri
Huzursuz KemikleriMelvin R. Starr · Ephesus Yayınları · 201179 okunma
Reklam
Evet "eğitim şart".Ve en ünlü okulumuz Hayat Mektebi,Oxford ile Harvard misali bir şey yani.
Sayfa 207Kitabı okudu
106 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
29 saatte okudu
"Alice Harikalar Ülkesinde" ismi en çok bilinen kitaptır heralde. Hemen herkes az çok hikayeyi bilir: Küçük bir kız beyaz tavşanı takip eder ve başına tuhaf, çok tuhaf şeyler gelir. Muhtemelen ben de bu kitabı çocukken okumuşumdur fakat bir çok yerde kitaba göndermeler yapıldığı için tekrar keşfetmek istedim. Örneğin The Matrix filminin ilk sahnesinde Neo masa başında uyuya kalır ve bilgisayarı kendi kendine yazılar göstermeye başlar. Neo uyanır ve şaşkınlık içerisinde bilgisayar ekranında "Uyan Neo, beyaz tavşanı takip et" yazısını okur... Bazen gün içerisinde yaşadığımız anlamlı olayları gece rüyamızda çok saçma bir şekilde görürüz ve bazen de rüyamızda saçma bir şekilde gördüklerimiz yaşayacağımız anlamlı olayların habercisi olur. Bu kitap da öyle bir şey, çok anlamsız gibi olan olaylar ve diyaloglar arasında birden çok felsefik cümleler çıkabiliyor. Yani anlayacağınız öyle basit bir kitap değil. Yazar 1861 yılında Oxford'u dereceyle bitirmiş ve matematik dalında doçentlik almış biri. Bu zekası da kitabına doğal olarak yansımış. Alice'in başına gelen tuhaf olayları mutlaka okumalısınız. Çocukken okuduysanız bir de yetişkinken okumalısınız.
Alice Harikalar Diyarında
Alice Harikalar DiyarındaLewis Carroll · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202122,3bin okunma
Ailem Londra'da oturuyordu, ancak ben Oxford'da doğdum. Çünkü İkinci Dünya Savaşı sırasında Almanya ve Britanya arasında yapılan anlaşmaya göre, Almanya'nın Oxford ve Cambridge'i bombalamaması karşılığında Britanya da Heidelberg ve Gottingen'i bombalamıyordu. Keşke böyle bir medeni anlaşma başka kentlere de uygulanabilseydi.
672 syf.
5/10 puan verdi
·
9 günde okudu
Kitabın konusu kısaca şöyle efendim; Diana çok güçlü ve prestijli bir cadı soyundan gelmektedir. Ancak yedi yaşında annesi ve babası Afrika'da öldürülür. Bu olaydan sonra cadılığı ve cadı gücünü reddeden Diana kendi imkanlarıyla ve büyü gücü kullanmadan ilerlemek ister. Böylece yirmi yedi yaşında birkaç kitap çıkarmış, ünlü bir tarih profesörü ve araştırmacısı olur. Oxford Bodleian Kütüphanesi'nde eline, büyülü ve yıllar boyu aranan bir eser geçer. Bu eserin büyüsünü bilmeden bozmuştur lakin eseri aldığı yere geri verir. Bunun üzerine Oxford'da vampir, cadı ve iblis topluluğu dadanır. Topluluk dünyada bulunma amaçlarını öğrenmek istiyordur ve bu amaçta sadece kitapta yazılıdır. Kitabı ortaya çıkaran tek kişiyse Diana'dır... Konusu merak uyandırıyor değil mi? Ama endişelenmeyin kitapta zerre bir şey olmuyor. Kitabın konusunda fantastik olduğu anlaşılsa da, ki doğrudur da, kitap aşk kitabıdır. Yedi yüz sayfa olmasına rağmen merak uyandırıcı bir nokta dahi yok! Bomboş geçen yedi yüz sayfaya mı yoksa o yedi yüz sayfayı okurken yanan zamanıma mı yanayım bilemedim. Diyeceksiniz şimdi niye okudun öyleyse? Kitabın işe yaramaz olduğunu üç yüzüncü sayfada fark ettim. Sonrada o kadar gelmişim niye bitirmeyim ki diye aptal bir düşünceye kandım. Hala umut var, hala bir şeyler olabilir dedim. Ama sonu bile ikinci kitabı okumam için merak uyandırmadı gerisini siz düşünün!
Cadıların Keşfi
Cadıların KeşfiDeborah Harkness · Pegasus Yayınları · 2019790 okunma
Reklam
İlahiyatçılari derin evrimbilimsel sorgular için bilim insanlarının sunamadığı hangi uzmanlıkları sunabilirler? Başka bir kitapta bir Oxford gökbilimcisinin, onu bu derin sorulardan bir tanesini sorduğumda verdiği yanıtı nakletmiştim: "Ah, şimdi bilim dünyasının ötesine geçtik. İşte tam bu noktada işi sıkı dostumuz papaza devretmeliyim." Daha sonra yazdığım şu cevabı o anda yapıştıracak kadar hazırcevap değildim: "Fakat neden papaz? Neden bahçıvan ya da aşçıbaşı değil?" Neden bilim insanları ilahiyatçıların (kesinlikle cevaplamaya bilim insanlarından daha fazla yeterli olmadıkları sorular üzerindeki) tutkularına bu kadar korkakça saygı duyarlar?
117 syf.
·
Puan vermedi
Sevgili İlhan Hoca'nın Matematik Dünyası Dergisindeki tanıtım yazısından alınmıştır. Yirminci yüzyılın en parlak matematikçilerinden biri olarak kabul edilen G.H. Hardy’nin“Gerçek anlamda matematik nedir?” sorusu üzerine hazırladığı felsefi bir yapıt... Bu küçük kitap, matematik ya da felsefeyle ilgili herkesin kütüphanesinde bulunması gereken önemli bir yapıttır. Usta matematikçi Hardy, kitabında, okura gerçek anlamda matematiğin ne olduğunu örnekler vererek anlatmaya çalışıyor. Hardy’nin matematiği bilimden ziyade sanat olarak ve araştırma yapan matematikçileri de sanatçı olarak algıladığını anlıyoruz. Ayrıca, sanat dalları arasında matematiğin hermetik bir yapıda olduğunu, bu nedenle sanat dalları arasında matematiğin en elitist konumda olduğunu da anlıyoruz. Kitap, C.P.Snow’un Cambridge ve Oxford üniversitelerinin 1930’lu yıllardaki entellektüel atmosferinide betimleyen, son derece renkli uzun önsözüyle başlıyor ve 29 kısa bölümden oluşuyor. Pek çok bölümde, güncel araştırma konularından yansımalarla dolu. Mutlaka okunmalı!
Bir Matematikçinin Savunması
Bir Matematikçinin SavunmasıG. H. Hardy · Tübitak Yayınları · 2019558 okunma
128 syf.
9/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Aslında iki 'Devlet' kitabı var. Biri Platon'un meşhur kitabı. Ama önce İbni Haldun okumaya karar verdim. İbni Haldun müslüman tarihinin altın çağında (8-14 yy) yaşamış bir alim. Batıya göre sosyolojinin babası. Kitaplarından en meşhuru 'Mukaddime' hala Oxford gibi üniversitelerde okutuluyor. Bu kitapta ise bir devletin nasıl doğup yükseleceği ve nasıl batabileceğini anlatıyor. Bunun yanında, devletin kendini nasıl sürdüreceğini, nasıl ihtiyarlayacağını yada nasıl parçalanacağını, devlet adamlarının yozlaşmasını, devletin ticarete girmesinin zararını, vb bunun gibi devlet ile alakalı bir çok konuyu yemek tarifi verir gibi anlatıyor. Mesela bunlardan benim dikkatimi en çok çeken kısımlarından birisi şu: İbni Haldun'a göre devlet ihtiyarlama çağına girdiğinde merkeze doğru küçülür. Merkez kalp gibidir. Kalp ele geçirildiğinde beden yenilgiye uğrar. Merkez mağlup edilirse çevresinin elde kalması yarar sağlamaz. Bunun en somut örneği Sasani devletinin merkezi yıkıldığında çevre illeri ona bir yarar sağlamadı. Ama Bizans Şam'da mağlup olunca merkeze (Istanbul) çekildiler ve tekrar güçlendiler. Bu bağlamda şunu söyleyebilirim. Milli mücadele zamanında başkent olan İstanbul, İtilaf devletleri tarafından kuşatılmış, bir nevi koma hali gibi ölmeye yakın haraket edemez hale gelmişti. Fakat Atatürk, merkezi Istanbul'dan Ankara'ya taşıyarak devletimizi komadan çıkarıp aynı zamanda ölmekten kurtararak büyük bir askeri deha örneği göstermiştir. İbni Haldun'un doğruluğu bu olayla tekrar teyit edilmiştir diyebilirim. İlgi duyanlar için gayet fikir verici bir kitap.
Devlet
Devletİbn-i Haldun · İlke Yayıncılık · 2017299 okunma
280 syf.
7/10 puan verdi
·
25 saatte okudu
Bir gemi kazasında kaybettiği annesini aramak için Paris'e gelen Sophie ve çatıda tanıştığı Gökyüzü çocukları... Yazarın kolej yıllarında Oxford çatısındaki gece yürüyüşlerinden esinlendiği masalsı bir roman...
Gökyüzü Çocukları
Gökyüzü ÇocuklarıKatherine Rundell · Domingo Yayınevi · 2016275 okunma
Reklam
John Robert Fowles, (d. 31 Mart 1926, Essex - ö. 5 Kasım 2005, Lyme Regis) İngiliz roman ve deneme yazarı. Londra yakınlarındaki Essex, Leigh-on-Sea'de doğdu. Oxford Üniversitesi'nde gördüğü Fransızca eğitiminin ardından Fransa ve Yunanistan'da öğretmenlik yaptı. İlk romanı olan Koleksiyoncu'nun başarı kazanmasının ardından kendini tamamen yazarlığa adadı. 1968 yılından başlarak İngiltere'nin güneyinde küçük bir liman kasabası olan Lyme Regis'te yaşamını sürdüren ve 1979'da Lyme Regis Müzesi'ne küratör olarak atanan Fowles, 5 Kasım 2005'te ölmüştür.
264 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Dikkat spoiler içerir. Oldukça güzel bir macera romanı. Cherub serisinin üçüncü romanı. Cherub adında çocuk casuslar yetiştiren bir kurum vardır İngiltere'de ve James Adams da gelecek vaat eden gençlerden biridir. Jane Oxford adında bir silah hırsızının oğlu Curtis çocuk hapishanesinde kalmaktadır ve FBI ile Cherub plan yapar. Çocuğu James, Dave ve James'in kardeşi Laureen kaçıracak ve böylece anneye ulaşacaklardır. Acaba plan hazırlandığı gibi devam edebilecek midir? Yoksa Cherub ajanlarının hayatı tehlikede midir? İşin sonunda neler olacaktır? Soluksuz okunan bir roman.
Maksimum Güvenlik
Maksimum GüvenlikRobert Muchamore · Kelime Yayınları · 2010115 okunma
244 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Dikkat spoiler içerir. Oldukça güzel bir polisiye roman. Laura Niven, kızını görmeye Oxford'a gelir. Yeni yazacağı polisiye roman için fikir ararken birden kendini seri işlenen cinayetlerin ortasında bulur. Eski sevgilisi ve kızı Jo'nun babası olan Philip, polis fotoğrafçısıdır ve yakın arkadaşı Charles ve kütüphane müdürü arkadaşı James Lightman çok yardımcı olurlar. Simya ile ilgilenen bir örgüt zamanında Sir İsaac Newton'un ele geçirdiği ve kaybettiği Yakut Küre'nin peşindedir. Ekinoks zamanında öldürülen genç kızların organları ile bir ayin yapılacaktır. Katil ve organizatör hiç beklenmedik isimlerdir ve hem Laura hem Philip hem de Jo'nun hayatı tehlikededir. Acaba bu işten sağ salim kurtulabilecek midir? Soluksuz okunan bir roman. Mutlaka okunması gerekenlerden.
Ekinoks
EkinoksMichael White · Doğan Kitap · 200771 okunma
592 syf.
10/10 puan verdi
Zamanda yolculuk yapma fikri eminim herkesi heyecanlandırıyordur. Yazar, bu büyük hayali gerçek kılarak bizleri 14. yüzyıl İngiltere'sine yolluyor kitabında, "Kara Veba"nın kol gezdiği günlere... Yazarın ortaya koyduğu düşünceyi beğendiğimi söylemeliyim. Tarihçilerin geçmişe gitme şansı olsaydı, cevabını bilmediğimiz birçok soruya yanıt bulabilirdik. Kağıt üzerinde bu düşünce her ne kadar bizi heyecanlandırsa da, durumun ciddiyeti, gideceğiniz döneme ve yere bağlı değişiyor. Kivrin, kitaptaki ana karakterimiz, müthiş bir hızla yayılan ve Avrupa'nın yaklaşık üçte birini öldüren kara vebanın cirit attığı İngiltere'ye gidiyor ve yazarın kurguladığı şekliyle, okurun kalbini derinden etkileyen bir tabloyla karşılaştırıyor bizi. Yazarın döneme dair aktardıkları, sizi kitabın içinde son ana kadar tutmayı başarıyor. Okuduğunuzda kendinizi bir Ortaçağ kasabasında bulacağınıza emin olabilirsiniz. Yazarın bu kitabı, aslen "Oxford time travel" isimli serinin bir parçası ancak ne yazık ki diğer kitaplar dilimize henüz çevrilmedi. Eğer bir gün çevrilirse, bu güzel kitapla birlikte onları da okumanızı tavsiye edebilirim.
Kıyamet Kitabı
Kıyamet KitabıConnie Willis · İthaki Yayınları · 2013159 okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.