_Devlet, milletin kendisidir. Milleti, idare edenler devlet değildir. Çünkü irade milletindir. Millet, asildir. Millet işlerini yönetenler, onun temsilcileri olabilir. Bu sistemin uygulanmasında göz onunde bulundurulacak en onemli nokta, milletin siyasi, sosyal, eğitim ve gelişme derecesidir. _Devlet, her parcası diğerinin gorevini hazırlayan veya
Özgürlük Yanılsaması
_Albert Einstein: _İnsanlar özgür olduklarını düşünürler ama bu sadece bir yanılsamadır çünkü evrende her şey kozmik manyetik kuvvetin; iç ve dış nedensellik yasasının etkisi altındadır ve bunun bilincine ermiş insan da özgürlüğün sadece bir yanılsama olduğunu bilir. İnsanın bu yanılgıdan kurtulması en büyük özgürlük; bu çabanın kendisi de bir
Reklam
Fransa'da sınıf çok önemlidir. Bu sınıflar aristokrasiyi içermektedir. Başlıca sınıflar; üst kapitalist sınıf, üst-orta kapitalist sınıf, orta sınıf, alt-orta sınıf, alt sınıf. Sosyal statülerin değişikliği en az Fransız insanında görülmektedir. İş yerindeki pek çok Fransız rekabetle, yarışmayla motive edilememektedir. Onlar çalışma konusunda
Sayfa 311Kitabı okudu
İçkiyi ancak kadınlar yasaklayabilir
Türümüzün Asıl koruyucuları kadınlardır. Erkekler serseri, maceracı, kumarbaz oluyor ve sonunda kadınları sayesinde paçayı kurtarıyor. Kimyadaki ilk deneyi alkol yapmak olan erkek, bugüne dek kuşakları boyunca içki üretip içmeye devam edegelmiştir. Kadınlarınsa erkeklerin alkol kullanımına kızmadıkları tek bir gün bile olmamıştır. Ama bu kızgınlıklarının ağırlık kazanması için gereken güçten yoksundurlar. Herhangi bir toplumda kadınlar oy hakkına sahip olurlarsa uğruna harekete geçecekleri ilk şey barları kapatmak olacaktır. Erkekler, aradan bin kuşakta geçse Kendi başlarına barları kapatamazlar. Kadınlar iyi bilir. Erkeklerin alkol kullanımı nedeniyle ter ve gözyaşından oluşan hesap edilmez biz bedel ödemişlerdir. Türümüze her zaman kıskançlıkla sahip çıkmış olan kadınlar, henüz doğmamış erkek çocukları adına ve onların anası, karısı, bacısı ve kız çocukları uğruna gerekli yasaları çıkarttıracaklardır.
Sayfa 239Kitabı okudu
Logos
Herakleitos her şeyden önce bir Logos'a inanıyordu. Kitabının ilk tümcesi, bütün olup bitenlerin seyrini belirlediğini söylediği bu Logos'un doğru oldugunu ya da ger- çekten var olduğunu agırbaşlı bir tonda ortaya koyar. Gigon'un da ileri sürdüğü gibi Logos'tan aynı anlamda söz eden diger fragmanların da kitabın giriş bölümüne
Sayfa 426Kitabı okudu
Zamlar
Hocam akaryakıt zamlarından sonra sosyal medyada "kontak kapatma" çağrıları yapılıyor. Bu tepki ses getirir mi? Zeki Kara: Sosyal medya karışık bir alan. İyi niyetlilerin yanında kötü niyetliler de var. Gerçekten canı yananlar tepki gösteriyorsa bu çok değerlidir. Ülkemizde hiçbir zaman gerçek birlik ve beraberlik olmadı. İyi günde de birlik olamadık. Kontak kapatma, bir çözüme ulaşmaz. İnsanlar arabadan vazgeçmez. Arabanın masrafı ne kadar çok da olsa arabasız bir yaşam olmaz. Telefon kullanma, sigara ve içki, sosyal medya kullanımı vb. belli alışkanlıklardan vazgeçmek zor. Hepsinin masrafı olacak. Hocam hükûmet ekonomiyi düzeltebilir mi? Tepkiler artar mı hükûmete karşı? Zeki Kara: Düzeltmek için büyük bir çaba var. Yurt dışında arayışlar sürüyor. Bir yandan da vergiler artıyor. Düzeltmek zorunda. Tepkilerin olması doğal. Seçimler geride kaldı, oy işi bitti. Vatandaşın hükûmete güvenmekten başka çaresi yok. Muhalefetin de sesi güçlü şekilde çıkmıyor.
Reklam
Kilise-devlet ilişkilerinin ortaçağ tasarımına model olan şema Anabaptistler tarafından değiştirilmiştir. Bu sayede, devletin ve yönetimin temsil ettiği dünyevi şehir ya da krallık, “dünyevi” ve gayri-Hıristiyan olarak görülür. Hıristiyan devlet ya da yönetim diye bir şey olamaz, zira bunlar yasalara uymaya zorlamak için meşru şiddet kullanımı prensibine dayanırlar. Hıristiyanlar şiddet kullanamayacağına göre, hükümete ya da devlet idaresine katılamazlar. Dahası sağduyulu kişiler ve kilise üyeleri olarak Hıristiyanların, buna bağlı olarak da Tanrı’nın Krallığı’nın bir yönetime falan ihtiyacı yoktur. Yönetimler bu dünya krallığının kurumları olarak dünyevi ve günahkâr insanlar içindir. Tanrı’nın krallığında bir yönetime ihtiyaç yoktur. Hıristiyanlara düşen, onlardan uzak durmak ve işleyişlerine katılmamaktır. Aynı zamanda, vicdanlarına ters düşmediği sürece onlara itaat etmelidirler. Kayser’in hakkını Kayser’e vermelidirler. Ancak askeri bir örgütlenmeye ya da polis kuvvetine katılmamalıdırlar. Siyasi bir göreve gelmek, bunlar için oy kullanmak ya da insanları ölüme ya da hapse gönderebilecek olan jürilerde görev almak da caiz değildir.
64 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.