Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Din'i İtibarsızlaştırdılar ! İnsan'ı İtibarsızlaştırdılar ! Hayatı, yaşamı Sevgiyi İtibarsızlaştırdılar ! İlişkileri, dostlukları
Hikayeci: Giovanni Boccaccio
Acıklı öyküler anlatarak gözyaşı dökmenize neden olduğum için öyle çok eleştirdiniz ki beni, verdiğim üzüntüyü dengelemek amacıyla, sizi güldü­recek bir öykü anlatacağım. Biraz korkuyla, biraz utancın iç içe geçtiği, ama mutlu bir biçimde sona eren bir sevda öyküsü. Öykünün oldukça kısa olduğunu da belirteyim.
Sayfa 47 - Kafe Kültür Yayınları, 1. Baskı: Şubat 2015, İstanbulKitabı okuyor
Reklam
Gönül öyle bir müftüdür ki istemediği şey için kolay kolay fetva vermez.
Sayfa 20
Öyle derin ki gözlerin içmeye eğildim de Bütün güneşleri pırıl pırıl orada gördüm. Louis Aragon
Şiir Kadınlar / Haydar ErgülenKitabı okuyor
“Genelde öyle olur zaten. Kalbim sivri bir çakıyla oyulur, ben evi süpürürüm. Geberirim kahrımdan, gider faturaları öderim.”
Aytuğ Akdoğan
Aytuğ Akdoğan
Reklam
Sevgi tamamen öyle bir şeydir: Saadetini paylaşmak, coşkunu paylaşmak, dansını paylaşmak, mutlulukla kendinden geçişi paylaşmak.
102 syf.
·
Puan vermedi
hızlı akıp giden zamanda bireyin kendi iyiliği için sakin olmak... öyle hızlı bir yaşantıya sahibizki hayatımızda yaşadığımız olaylar, hissettiklerimiz, isteklerimiz, alışkanlıklarımız, etrafımızda bulunan insanlar ve onlarla sürdürdüğümüz ilişkiler o kadar çeşitli ve değişken ki bizde bıraktığı etkileri göremiyoruz bazen. kendimize kulak vermeye ve düşünmeye vakit olmuyor yeri sıra. kitabı okurken bireyin zaman için de o olgunlaşma ve yaşlılığa evrilen o süreçte kendi hayatının o hızına ve koşuşturmasına bir dur deme yavaşlama ve seçici olma halidir aslında .tabi en nihayetinde zaman ile alışkanlıklarımızda değişim, kurulan insanlar ilişkiler ve o hızlı yaşamın akışında kaçırdığımız bazı şeylerin farkına varma kendi içimize dönme farkındalığıdır. ben kitabı okurken, bunlar zaten sende var sen bunların farkındasın zaten dedim kendi kendime:) ama eğer o sakin olmak farkındalığı yoksa size ışık olabilir.
Sakin Olmak
Sakin OlmakWilhelm Schmid · İletişim Yayınları · 20231,004 okunma
Toplumumuz kadınlara öyle bir suçluluk aşılıyor ki, başkalarına duygusal hizmet veren bir istasyon görevi yapamadığımız için kendimizi suçlar hale geliyoruz.
Bana öyle geliyor ki, insanlar arasında herhangi anlaşmazlık ve düşmanlık zamanla geçebilir ama bir tanesi kalır. O da, karşıdakinin yükseklik iddiası. O gün düşündüm ki, eğer Doğu ile Batı herhangi bir zaman birbirlerinin boğazına sarılırlarsa, bunun en büyük sebebi bu yukarıdan bakma olacaktır. Sınıflar ve milletler arasındaki mücadele, insanların haysiyetlerindeki müsavilik ve haklar tanınıncaya kadar devam edecektir.
Reklam
Gazel
Hayal ne kadar güzelse İçindekiler de öyle Yerdeki kuru yaprakta bile Aklımdan adın geçerse Hele bir de müjdeli bir haberse Ve bir de insan severse Adı gazel Yaprağın bile
"Hayatlarımızdakı en büyük acı, kabul etmediğimiz hatalarımızdan gelendir- bizim asıl kimliğimizle uyuşmayan hatalardır. Bize öyle zıtlardır ki, onlara bakmaya katlanamayız. Bir vücutta iki insan oluruz, birbirine katlanamayan iki insan. Yalancı ve yalancılardan nefret eden. Hırsız ve hırsızlardan nefret eden. Bu savaşın verdiği acıya benzer başka bir acı yoktur. Bu acı, bilinç seviyemizin üzerine çıkar. Ondan kaçarız ama bizimle koşar. Nereye kaçarsak kaçalım, savaşı beraberimizde götürürüz"
Sayfa 120 - Koridor, Mark MelleryKitabı okuyor
Big Stick Policy (Aba Altından Sopa Politikası)
Nisanın sonlarında, İngiliz gazetelerinin birinde bir devlet adamının Big Stick Policy adlı beyanatını okuduğum zaman fena hâlde isyan ettim. Bir imparatorluk kurmuş bir millet sıfatıyla böyle bir beyanat on yıl önce hiçbir tesir yapmazdı. Mustafa Kemal Paşa büroma geldiği zaman, bu nutkun tercümesini önüne koydum. Mustafa Kemal Paşa hiçbir zaman bu kadar öfkelenmemişti. Âdeta sesi kısıldı. Bizim de onlar derecesinde olduğumuz gün anlayacaklarını ve bize baş eğeceklerini söyledikten sonra, en son insana kadar onların medeniyetlerini başlarında parçalamak için can vereceğimizi ilâve etti. Bana öyle geldi ki, bütün şerefimiz, Mustafa Kemal Paşa’nın bu ifadesinde ve sesinde dile geliyordu.
Bazı duygular öyle acı vericidir ki, onları durdurmaya çalışırsınız. Ancak bu rahatsız edici duyguları bastırmaya çalıştığınızda, acı veren diğer duygular da ortaya çıkar ve duygusal bir döngüde sıkışıp kalırsınız. ....Hissettiğiniz şeyi kontrol edemezsiniz; hissettiğiniz şeyi hissedersiniz. Size galip gelen duyguların pençesine düştüğünüzde ancak eylemleriniz üzerinde kontrol sahibi olabilirsiniz.
Şayet iki kişiyi birbirlerine bağlayan bir kimya varsa, adı muhabbettir. Muhabbet, ne bir lisanın ne de bir bakışın tahakkümünde; gönülden gönüle hâsıl oluyor. Öyle bir lezzet ki, onun şerbetinden lâl de nasibini alıyor, âmâ da.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.