Nasıl bir Beşiktaşlı olduğumu iyi bilirsin. İçimde ayrı bir sevdası, ayrı bir yeri vardır.Bu başka bir aşk, çünkü Beşiktaş kimseyi terk etmez ve sevdası hiçbir zaman geçmez.Sezen Aksu'nun şarkısında, ''Geçer geçer neler neler geçmedi ki...'' dediğine bakma sen! Beşiktaş aşkı geçse geçse babadan evlada geçer, bunun ötesi de olmaz. Şimdi neden
Sayfa 76
Öyle bir suçluluk duygusu var ki bende, yemeğin yemediğim yarısının bile kalbinin kırıldığını düşünüyorum. Böyle yaşamak kolay olmuyor elbette. İnsan, yaşamayı becerebilenlerin karşısında donup kalıyor. Yani merak ediyorum, insanlar nasıl oluyor da yaşamaya ara vermek istemiyorlar. Bana gelince, ara vermek bir yana, yaşamak istediğimden bile o kadar emin değilim. O tür bir saplantım ya da kararlılığım diyelim hiç olmadı. Kendimi dünya için o kadar zorunlu veya yararlı da görmüyorum üstelik. Soğuk makarna gibiyim, ne dünyaya zarar vermek istiyorum ne de büyük bir yarar sağlamak gibi önlenemez bir isteğim var.. Var olmak, o kadar da heyecan verici gelmiyor bana. Buna karşılık, yok olmanın da anlamlı bir yanını göremiyorum. Tavşan boku gibiyim bir bakıma; kokmaz, bulaşmaz. Sizin anlayacağınız, eğer ölümü anlamlandıran yaşadığınız sürece yaptıklarınızsa, pek şansım yok..
Reklam
Acı Hikaye
Kaçırılan bir çocuğa dair ... Genç kadınların ısrarı üzerine hâkim bey kibarca öksürüp sandalyesinde biraz doğruluyor. Herkes ağzına bakarken, “Sizleri meşgul etmekten çekiniyorum gerçekten” diyerek yan çizme eğilimini belli edince karısının, “Hadi ama uzatma, herkes dinlemek istiyor” demesi üzerine tane tane, güzel bir Türkçeyle
Sayfa 163 - Kaçırılan bir çocuğa dairKitabı okudu
Anlamlı bir isme sahip olmak
Friede, Almancada barış demektir. Çok güzel bir isimdir, biliyor musunuz? Telaffuzu güçlüdür ve kim olsa isminin böyle bir içeriğe sahip olmasını ister. Anlamlı bir isme sahip olmak iyidir. Bazı ülkeler vardır ki, nitekim kimi kitaplar da bunu yazar, isim insanın kişiliğini belirler. Bu tür inançların doğruluğunu kanıtlama olanağına şu anda sahip olmasak da hiçbir şey bunların doğru olabileceğini düşünmemizi engelleyemez, öyle değil mi?
Sayfa 23 - EverestKitabı okudu
Frankenstein: Felix,Agatha ve Baba
Samandan yaptığım zemine uzandım fakat uyuyamıyordum. Gün içinde olanları düşünüyordum. Beni en çok etkileyen, bu insanların kibar tavırları idi. Onlara katılmayı o kadar istemiştim ki, ama cesaret edemedim. Bir gece önce gaddar köylülerin bana neler yaptıklarını çok iyi hatırlıyordum. İleride nasıl bir yol izleyeceğimi bilmiyordum fakat
Sayfa 120 - Timaş YayınlarıKitabı okuyacak
KİM BİR BARDAK SOĞUK SU İÇERSE BENİ HATIRLASIN. Hz. Hüseyin Kerbela, yeniden var olmak için atılmış ölümüne bir adımdır, ölümüne bin adımdır. Âşık olmanın adıdır ölüme en Yüce’nin hatırına. En Yüce’nin hatırına ölümle kıyılmış nikâhtır bu, Hüseyni bir nikâh. “Kerbela, bir feryattır. İkiyüzlülüğe, kaypaklığa ve arkadan vurma alçaklığına
Reklam
“Neredeydin? ” dedi yataktaki yaşlı kadın. “Tuvaletimi yapmam gerekiyordu ama yanımda kimseyi göremedim.” Genç adam. onun hırçın ses tonuna karşılık, ayakucunda duruyor ve sakin bir şekilde gülümsüyordu. Kelimelerin ne anlama geldiğini unutmuş gibi, belli belirsiz bir sesle “Tuvaletimi yapmam gerekiyordu” diye tekrarladı. Adam, “Sana
Yolculuk
I O zamanlar gökyüzü biçilmiş buğday kokardı Çiğnenmiş üzüm, mısır püskülü, bostan yaprağı Toprak kokardı insan emeğiyle yoğrulmuş. Rüzgâr serin sesli konuğuydu evlerin Bulutlardan ağaçlardan saçlardan süzülen Bir dirim duygusuyla doldururdu odaları Yağmur ikinci adıydı akşamların Günün yorgunluğu üzerine dökülen Bir düş inceliğinde
Sayfa 115 - 1985/86Kitabı okudu
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.