Şimdi sessizce uzaklaşmalıyım. Çünkü beni anlamadığını, anlamak için uğraşmadığını, hatta bunu önemsemediğini biliyorum. Aynı otobandaydık ve birimiz birimizin yanından geçip gitti. Hafızasızlığı, gurur saymanın adil yanı! Hangimiz süratliydik; önemi kalmadı. Hangimiz daha özveriliydik; bunun da... Umarım mutlu olursun. Bunu bir çöküntü anında da söylemiyorum. Hiç kimse aldatmadı ötekini; yalnızca böyleydik işte! Yüzüme öyle bakma nefretle,
Küçük İskender
Küçük İskender
Yeni bir sayfadan sana bakmak
Her şey yapılabilir bir beyaz kağıtla Uçak örneğin uçurtma mesela Altına konabilir bir ayağı ötekilerden kısa olduğu için Sallanan bir masanın Veya şiir yazılabilir süresi ötekilerden kısa Bir ömür üzerine Bir beyaz kağıda herşey yazılabilir Senin dışında Güzelliğine benzetme bulmak zor Sen iyisi mi sana benzemeye çalışan herşeyden Bir gülden, bir
Reklam
Geceler yalınayak, geceler inzivada İnsanlığın salâsı okunuyor, elveda! Gündüzün siyahından ufka karanlık çöktü Hicabından günahın kardelen boyun büktü Günebakan çiçeği dönüp bakar mı bize? Feryad u figan etsek nefis gelir mi dize? Ömür yitik sermaye kelebeğin misâli Tarumar gülistanım, talan ettim visâli Yâ İlâhi affeyle, gayrı dilim
Bir nedeni yok. Yalnızca öptüm.
"Aynı otobandaydık ve birimiz birimizin yanından geçip gitti. Hafızasızlığı gurur saymanın adil yanı! Hangimiz süratliydik, önemi kalmadı. Hangimiz daha özveriliydik; bunun da... Umarım mutlu olursun . Bunu bir çöküntü anında da söylemiyorum. Hiç kimse aldatmadı ötekini. Yalnızca böyleydim işte..! Yüzüme öyle bakma, nefretle. Bir nedeni yok. Yalnızca öptüm. ... Sana dokunamadım. Parmak uçlarım neşterdi çünkü. Kırılan bir kemiğin sesiyle veda anı, Bir nedeni yok. Yalnızca öptüm
Küçük İskender
Küçük İskender
Sevgi Masalı
İşte söylüyorum. Seni çok seviyorum. Üstelik sadece sevimli ve tatlı olduğunda değil. Veya en güzel kıyafetlerimi giydiğinde de değil. Seni utangaç olduğun zaman da çok seviyorum, huysuz olduğun zaman da. Yerinden kalkmadığın zaman da. Kabul ediyorum, bazı şeylere katlanmak biraz zor. Ama sorun değil! Gerçekten! Çünkü ben sana yine de bayılıyorum. Hemde her yönden. Öyle şaşırmış gibi bakma. Doğruyu söylüyorum
Rainer Maria Rilke
Birinci Ağıt Kim duyar, ses etsem, beni melekler katından? Onlardan biri beni ansızın bassa bile bağrına, yiterim onun daha güçlü varlığında ben. Güzellik güç dayandığımız Ürkü'nün başlangıcından özge nedir ki; ona bizim böylesine tapınmamız, sessizce hor görüp bizi yok etmediğinden. Her melek ürkünçtür. Kendimi tutar bu yüzden, yutkunurum.
Reklam
gel otur karşıma şöyle. bu şehrin manzarası beton. bir tek sen varsın. hani kayalıklara inat filiz verir ya bir çiçek, işte öyle. yağmurlar yağıyor bu şehre, hava puslu. seninse gözlerin içime doğan güneş gibi. ayaklarım değiyor ya ayaklarına, içim ısınıyor. bu şehir de güzelleşiyor. bu şehir soğuk. bu şehir yalnız. bakma öyle, haydi sarıl. duy kalp atışlarımı, hisset senin için yanan bu teni. gözlerime bak. gözlerimden ruhumu ve senin yerini gör. çünkü orada cennet bahçesinden bir gül var. hiç solmayan her daim kıpkırmızı. gör bu şehre rağmen içimde açtığın güzelliği. ve ayırma ellerini yüreğimden. sen varsan seviyor bu yürek. sen gitme bu şehirden, öptüm gülüşünden
Dün çok kıymetli Özlem Komitoğlu Yaman’ın heybesinde çok derin mana barındıran bir paylaşımına denk geldim. Kendimce toparlamaya çalışmak istedim… Şöyle diyordu; “İnsanın asıl doğum yeri, kendisine ilk kez baktığı yerdir.” İnsan hayata iki defa gelir. Biri doğduğunda, diğeri neden doğduğunu anladığında. Yani bu tıpkı Özlem’in de ifade ettiği gibi
Her şey yapılabilir bir beyaz kağıtla Uçak örneğin uçurtma mesela Altına konabilir bir ayağı ötekilerden kısa olduğu için Sallanan bir masanın Veya şiir yazılabilir süresi ötekilerden kısa Bir ömür üzerine Bir beyaz kağıda herşey yazılabilir Senin dışında Güzelliğine benzetme bulmak zor Sen iyisi mi sana benzemeye çalışan herşeyden Bir gülden, bir
Resim