Türkiye’de Hayat Çoook Zor...
Çobanlık yapar mısın? — Yok almayayım! Kim yapacak? — Afganlar.. Tarımda çalışır mısın? — Daha neler yav! Kim yapacak?
Kim kazana kim yiye...
Kıyılara pahalı lokantalar açılmıştı, en taze balığı almak için yarışıyorlardı. O balıkları tutanlarsa ömür boyu adım atamazlardı oralara. El yakan fiyatlarla ne mümkün. İstanbullular gelip, onların bir aylık kazancını bir akşam yemeğine veriyorlarmış, öyle söyleniyordu. Lüks otellerde bir kadeh içkiye veriyorlar o parayı diyenler de vardı...
Reklam
İnancını yitirmiş Yahudi bir kadın hastamı çok iyi anımsıyorum. Olay, gördüğüm bir düşle başladı. Düşümde tanımadığım genç bir kadın muayenehaneme geldi. Bana durumunu anlatırken, “Dediğinden hiçbir şey anlamıyorum. Ne demek istiyor?” diye düşünüp dururken ansızın çok güçlü bir baba kompleksi olduğuna karar verdim. İşte düş böyleydi. Ertesi gün
birtat-koşuyolu
içeri girer girmez gecenin nasıl biteceğini anlamıştım. Kapının önünde bir kaç saniye durdum ve zihnimden akıp giden düşencelerden hangisine tutunup oradan sıyrılacağıma karar veremeden, masadan kalkan Deniz”E abi hadisene gel ne dikiliyorsun orada” diyerek koluma girerek bana ayrılan yere oturttu. Garsonun gelip kuveri açmasıyla ve önüne konan
Avlu Genişliği
Sizin evleriniz var, büyük. Sıkıntı diye soyunduğunuz dünya, eşiklerde. Çocuğunuz odalarda bir gün kapalı kalmadı. Habersiz girmedi kapınızdan kimse. o masal hâlâ uyumanız için. Gittiğiniz hiçbir toplantı suç sayılmadı. Başkası için itiraz etmediniz kimseye. Üniforma son sözünüz, içinizden giydiğiniz. Emekten, yalnız kendinizi anladınız. Susup
KIZARAN NARA BENZERSİN DALIN TEPESİNDE / SAPPHO Kızaran nara benzersin, dalın tepesinde En yüksek dalında unutulmuş, bir ağacın Hayır, unutulmuş değil, yetişilememiş Seni neye benzetsem, güzel güveyi En iyisi, körpe bir dala benzetsem Her şeyi geri getirirsin, akşam yıldızı Fecrin dağıttığı koyunları, keçileri Ama alır kızı anasından, götürürsün Hoş geldin Gyrinna, benden ne kadar zaman Uzak kaldınsa, o kadar çok sevin şimdi Pek de küçük görünmüştün gözüme Hiçbir işe yaramazsın sanmıştım Bir dağ rüzgârı nasıl allak bullak ederse Meşeleri... İçimi de öyle sarstı Eros Türkçesi:Azra Erhat - Orhan Veli
Reklam
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.