183 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Bende Zeze gibi kalbimde bir sürü insanı öldürdüm
Brezilya edebiyatının klasiklerinden
Şeker Portakalı
Şeker Portakalı
,
José Mauro de Vasconcelos
José Mauro de Vasconcelos
'un başyapıtı kabul edilir. Yetişkinler dünyasının sınırlamalarına hayal gücüyle meydan okuyan Zezé'nin yoksulluk, acı ve ümit dolu hikâyesi yazarın çocukluğundan derin izler taşır. Beş yaşındaki Zeze hemen her şeyi tek başına öğrenir.Çok zeki ama bir yandan da yaramaz bir
Şeker Portakalı
Şeker PortakalıJosé Mauro de Vasconcelos · Can Yayınları · 2022229,3bin okunma
Okuyun geçmeyin lütfen.
Bu gün şöyle bir ileti gördüm":Kadınlar bu devirde önce tipe sonra cebe bakar aşk yok ."bende yorum yaptım yorum çok matikli geldi herlade silindi Gönderi sahibi tarafından.Madem bir ileti paylaşıyorsunuz eleştirileride kaldırın bir zahmet!!.Şimdi cevbimi yazıyorum. _Bu meselenin sürekli gündeme gelmesi çok saçma.Bir inansın hayatınıza para için mi aşk için mi girdiğini anlamak pekâlâ çok basit.Bunu anlamak istemeyenler kendilerini kandırıyor.Madem öyle yüz vermeyin oylelerine ,hayatiniza iyi insanları alin ve herkese çamur atmayı bırakın!eğer bir adamın insanın derdi gerçekten aşksa hayatına aldığı, aşk hayatını paylaştığı kişi gerçekten bu aşkı yansıtır.Aralarinda ki oalaylar konuşama tarzı bile aşkı yansıtır.Komik olmayın,bide erkekler her firstta kadinlardan daha akıllı olduklarından dem vurur,madem öyle para avcılarını da ayrıt edebilirsiniz.Bana kalırsa böyle insanları hayatına alan erkeklerin derdi aşk değil onlarda karşı tarafı kullanıyor dertelri dillere destan ask yaşamak degil birbirlerine kullanıp sonra ilişkiyi kesiyorlar,Hem para avcısı erkekte yok değil bu zamanda.O yüzden genelleme yapmak çok yanlış.Hayatiniza iyi insanlar alin ve herkes adına genelleme yapyin ki bu durumlar yaşanmasin.İyi günler herkese 🍀🌸
Reklam
Hayat nam çukurun içinde han­gi rencide köşeciğe sığınıp iliştiyse, orada sevdim onu. Değiştir­meyi ummadan, zımparalamaya kalkmadan, kimse, neyin için­deyse, tam da öyle benimsedim. Gerçekten sevmek, birini herneyse tam da öyle kabullenmek, başka türlüsünü hayal bile et­memek değil mi?
1025 syf.
10/10 puan verdi
·
77 günde okudu
Derin Ruh analizi ve felsefesi ile Karamazov Kardeşler
Felsefe dersini sevip, henüz felsefi kitap okumamış biri olarak Karamazov Kardeşler romanıyla tam bir felsefe kitabı okudum. Her sayfasından alıntı yapmak isterdim. Bu hayatta hangi yazarla tanışmak isterdin diye sorsalar, tereddütsüz Fyodor Mihayloviç Dostoyevski derdim. Ruhumu, kalbimi, düşüncelerimi, hislerimi her kitabında ayrı ayrı bulduğum
Karamazov Kardeşler
Karamazov KardeşlerFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202334,4bin okunma
Nein! Aaa olur mu hiç öyle şey.
"Seni kullanmakta olduğumu gerçekten düşünmüyorsun değil mi?”
Sayfa 143
Yönetici olan oydu, kadındı. Özel- likle Clay'in muhteşem suratındaki ifadeleri izlerken, onu okşarken gözlerinin yukarı doğru kaymasından bunu daha iyi anlayabiliyordu. Bu sırada Clay, Julia'nın avucunun içinde ileri geri gidip geliyordu. Julia boşta kalan elini süveterine sonra da sütyeninin kenarına daldırarak daha önce oraya
Sayfa 94
Reklam
Tüm mesele gösteriş
Y: Geçen gün bir haber gördüm. Bir telefon markasının son modeli çıkmış. İnsanlar geceden kuyruğa girmişler o telefona sahip olabilmek için. S: Konumuzla ne alâkası var bunun? Y: Çok alâkası var. Milyarlarca insan düşün, ona sahip olabilmek için deliriyorlar. Aynı dizileri izliyorlar, aynı şarkıları dinliyorlar, aynı kıyâfetleri giyiyorlar. Daha da önemlisi ne biliyor musun? Aynı şeyleri hissediyorlar, aynı şeylere duygulanıp aynı şeylere gülüyorlar. Bunun nasıl bir kudret olduğunu anlamanı istiyorum Serdar. Bu insanların köleden ya da robotlardan ne farkı var ha? Söylesene bana! Daha komik olanı ne biliyor musun: bütün bunları kendi hür iradeleri ile yapıyor olduklarını sanmak. S: Bütün bu insanların beynini yıkadınız yani, öyle mi? Gerçekten inanıyor musun buna? Y: Kendi gözlerinle görmüyor musun, bunlar insan değil Serdar. Köle! S: Sizler de dünyânın efendilerisiniz? Sen çıldırmışsın. Akıl hastasısın. - Gerçekten anlamıyor olamazsın dimi? Bak, bütün insanlık aslında bir oyuncak. Sadece tüketiyorlar. Tıka basa hamburger yiyip, deli gibi içip kalkıp işe gidiyorlar. Krediler çekiyorlar. Dünyânın şu ânda 180 trilyon $ borcu olduğunu bilmiyorsun dimi? Kime borçlu insanlar Serdar? 180 trilyon $'dan bahsediyorum. Bize borçlu. Tüm insanlar borçlu olarak doğar. Sen şimdi bu insanların özgür irâdeleri olduğuna inanıyor musun? Ama onlar inanıyorlar, öyle sanıyorlar.
"Hachiko artık yaşlı degil ve artık yorgun da degil diye cevapladı artık kendisi de yaşlı ve biraz da yorgun olan Bay Yoshikawa. "Bede­nini bıraktı ama ruhu artık daha iyi bir yerde. "Gerçekten öyle mi düşünüyorsun? diye sordu Yasuo. "Sana ne düşündügümü söyleyecegim dedi istasyon Müdürü "ama geleneksellikten çok uzak hatta belki aptalca bile gelebilir. Bay Yoshikawa duraksadı ve tren istasyona yanaşırken bekledi. "Treni duyuyor musun?diye sordu. Yasuo başını salladı. Hayatım boyunca trenlerin arasında ol­dum' dedi Bay Yoshikawa ve iyi biri olma­yı başarabilenleri cennete taşıyan özel bir tren olduguna inanmaya başladım . Profesör Ueno geçtigimiz on yıl boyunca her gün sevgili Akita-ken'i trende mi diye bu özel treni karşıladı. Günler boyunca cennette Hachiko'nun dünyada Profesör'ü bekledigi gibi Hachi'yi bekledi. Ve bugün özel tren cennete vardığında ve kapılarını açtığında trenden dışarı adım atan ilk kişi Hachiko olacak. Sahibini tekrar görünce ne kadar mutlu olacagını düşün bir." Yasuo gülümsedi. Profesör'ün parmaklarını yalayacak ve sonra halkalar çizerek zıplaya­cak ve başını döndürecek." Bay Yoshikawa da gülümsedi ve gözyaşlarını sildi. 0nu çok özleyecegim." Yasuo başını salladı ve ıslak yanaklarını sil­di. Ben de öyle."
Sayfa 95 - Yakamoz Yayınları 2017 İstanbulKitabı okudu
Onsuzluk
Bugün günlerden yağmurlu bir cumaydı. İşten çıkmış otobüste kafamı cama dayayıp "çok eski şarkı" isimli müziği dinliyordum. Sözlerinde "iznin olmadan hala seviyorum seni" geçiyordu. Evet, onun izni olmadan hala onu seviyordum. Onu "kafamda dönüp duran plaklar" gibi çalıp duruyordum adeta... Sanki bedenime tüm
Her karakterin kendine yakışan bir bedeni varmış
Hayatı boyunca şişman olmuş, yürümeye başladığından beri şişko diye çağrılmış biri derin duyguların varlığından gerçekten haberdar olabilir mi, ondan bile emin değilim. Nasıl olsun? Öyle şeylerin tecrübesine sahip değildir ki... Trajik bir sahneye asla şahit olamaz; çünkü şişman birinin olduğu bir sahne trajik değil ancak komik olabilir. Şişko bir Hamlet'i düşünebiliyor musunuz mesela? Ya da Oliver Hardy'nin Romeo'yu oynamasını?
Reklam
336 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
14 günde okudu
"Bu kitap zihinsel hastalığı olan ve kendinde yardım alacak gücü bulanlara adanmıştır." psikiyatrist yazar Gary Small hastaların anılarını koruma konusunda yardımcı olurken, birçoğunun da unutmak istediği anıları olduğunu ve bu anıların ardında çözümlenmemiş psikolojik sorunlar, kişinin gerçeklikten kaçmasına neden olan aşılamamış
Bir Psikiyatristin Gizli Defteri
Bir Psikiyatristin Gizli DefteriGary Small · NTV Yayınları · 201630,1bin okunma
"En iyisi her şeyi unutmaktı." diyor kitap ama öyle mi gerçekten? Asıl olması gereken hissettiklerimizi , düşündüklerimizi sevdiklerimizle paylaşmak değil mi?
736 syf.
10/10 puan verdi
·
9 günde okudu
Bu senin yolun ya da yok oluşun.
N. G. Kabal
N. G. Kabal
Hepimiz Gökyüzü Olmak İstedik - Deliler Ve Cellatlar Her şeyin bir sebebi olduğunu biliyordum ama açıkçası bu kadarını ben bile beklemezdim. Ama Arın Lordum ne der bilirsiniz: Daha azını beklemezdim, Gök'
Krallar ve Soytarıları
Krallar ve Soytarıları
sonu oldukça tartışmaya açık bir sondu. Ve tabii araya serinin safe place kitabı olmaya aday
Ejderha ve Yıldız
Ejderha ve Yıldız
girince benim
Deliler ve Cellatlar
Deliler ve CellatlarN. G. Kabal · Dex Yayınevi · 2024100 okunma
208 syf.
·
Puan vermedi
Kitabın ders çalışırken bir alıntısına denk geldim o anki ruh halimle uyumlu olduğu için mi yoksa kitabın gerçekten etkileyici olduğundan dolayı mı bilemedim bu kitabı kesinlikle okumalıyım dedim. Zor zahmetle ulaştığım kitaba başladım. Halide Edip Adıvar’ın aşk konusu ile yazdığı ilk kitaplarından daha sonra milliyetçilik fikrine yöneliyor zaten
Handan
HandanHalide Edib Adıvar · Atlas Yayınları · 19955,3bin okunma
"Şöyle ki, Taylan Kaval birkaç yıldır hiçbir yapımın yapımcılığını üstlenemedi. Borçları olduğu birçok kez konuşuldu. Bu yarışmayı alabilmek için çok çabaladığını biliyorum. Bunlar tamamen kulis dedikoduları.Net olarak bildiğim şeyler değil... Yarışmanın yapımcılığını üstlendi ve daha sonra Almanya'daki yetkililer ekipten bu yarışma için uygun bir bölge bulmalarını istedi. Birkaç bölge bulundu, Almanya'dan ekipler gelip bu bölgeleri inceledi. Hiçbiri tam olarak bir yeraltı şehri için uygun değildi, ama birkaç tanesi ortalamanın üzerindeydi. Onlardan biri seçildi ve oraya oluşturulacak yeraltı şehri için, yani yarışmanı platosu için Taylan ve şirketine yüklü miktarda bir masraf ödemesi yapıldı. Yarışmacların güvenliği Almanya'daki şirketin kırmızı çizgisiydi. Bu yüzden gerçekten yüklü bir ödeme yapıldı. Şimdi söyleyeceklerim yine net olarak bildiğim şeyler değil, bunlar arka tarafta konuşulan şeyler. Konuşulan şu ki, Taylan'ın yarışmanın düzenleneceği bu bölge için harcadığı miktar yarışmanın ona ödediğinden onlarca kat az..." "Adam parayı yedi mi yani?" dedi Araz öfkeyle. "Öyle konuşuluyor. Adam borç batağında diyorlar. Yarışma için her şeyden o kadar çok kıstı ki birçok kişi yarışmanın güvenli olmadığını dile getirerek ekipten ayrıldı. Ne elektrik sistemi düzgündü ne su, ne de havalandırma. Taylan yine de yarışmaya katılmakta kararlydı. Ekip her geçen gün bir bir eksiliyordu çünkü başlarına geleceği tahmin ediyorlardı..."
Resim