-Hiçbir kadın cenneti bulmak için,
Erkeğin cehennemine katlanmak zorunda değildir.-
.
-Bu ülkede,
Ulu orta gülmek yasak, ölmek serbesttir kadınlara.-
-Bazıları,
delikanlılığı elikanlılık sanıp, kadını kırmızıya boyuyor.-
-Kadınların namusu, namussuzlara mı kaldı?-
.
-Bazıları,
Kadını toprak gibi gördüler, İliklerine kadar sömürdüler.-
.
-Bazıları,
Kadını varlığında değil, sadece yokluğunda fark eder.-
-Onların gözünde kadının çörek otu kadar kıymeti yoktur.-
.
Oysa,
-Her kadın bir şiirdir, her adam okuyamaz.-
-Bir kadının yüreğinde doğup yüreğinde ölmek,
her adama nasip olmaz.-
Bu bataklığın suyu da çamuru da;
-Delikanlılıkla elikanlılığı bir tutan.-
-Her şeye hakkı/m var koca zihniyeti ile
-Namus etiketini sadece kadınların alnına yapıştıran, namusu apış arasına sıkıştıran,
-Ve bunca kötülük dururken, öpüşmeyi ayıba, sevişmeyi ahlaksızlığa yakıştıran zihniyetten gelir.
-Bazılarının gözünde, kadının çörek otu kadar
...Ve güz geldi Ömür hanım. Dünya aydınlık sabahlarını
yitiriyor usul usul. İnsanın içini karartan bulutların seferi var
göğün maviliğinde. Yağmur ha yağdı ha yağacak. İn-
cecik bir çisenti yokluyor boşluğunu insan yüreğinin.
Hüznün bütün koşulları hazır. Nedenini bilmediğim bir
keder akıyor damarlarımdan. Kalbimin üstünde binlerce
bıçak
Kitabın 113. incelemesini yapan bir okur olarak baştan ifade etmek isterim ki, kitabın içeriğine, yazıldığı döneme, yazarın içinde bulunduğu şartlara, teknik özelliklerine ve benzeri konuların detaylarına girmeyi pek düşünmüyorum. O nedenle, kitabı henüz okumayan okurların sitedeki birbirinden değerli incelemelere göz atmalarında fayda var...
Ben
-Bir kadının gözyaşı...:
Boyun büküşü bir garibin, bir yıldızın kayışı.
Kadın solarsa,
Bir gülün yaprağını dolu vurur, çiçekler solar, çocuklar solar.
Kadın ağlarsa,
Yuvası bozulur bir kuşun, uzaklarda bir deniz ağlar.
Oysa kadın gülerse,
Şeker kokulu umut sarkar yuvaların saçağından,
En umutsuzu yeniden umuda bağlar.
.
-Bir kadının gözyaşı...:
Yedi milyar insanın sığınacağı bir gönülgâhın çöküşü,
Bir düşün bitişi, bir umudun ölüşü.
Oysa tüm gül goncalarından daha güzeldir bir kadının içten gülüşü.
.
-Avuçlarımdan kumrular uçtuysa,
Yüzümde rengârenk çiçekler açtıysa,
Aşk havliyle sırılsıklam sevdimse,
Güneş vurmuş sular gibi güldümse,
Onların eseri bu Dünyada güzel ne gördümse.
.
“K a d ı n l a r d a n ö ğ r e n d i m;
Bu hayatta ne öğrendimse...!”
Yeğenim henüz iki yaşında, adı Muhammed. Parka doğru yol alıyoruz. Ailenin ilk torunudur kendisi. Bir dediği iki edilmiyor haliyle. Parkta oynayan çocuklar görüyoruz. Hallerine bakınca Suriyeli ya da Afgan olduklarını anlıyorum. 3 çocuk kendi aralarında top oynuyorlar. Topları bizim tarafa doğru geliyor. Tam yanımıza gelince Afgan oldukları belli