Bu rezaletin kelimeler karargâhında bir karşılığı yok. Böyle bir şey sadece yaşanabilir. Yaşayanlar da tez elden unutma telaşında. Tarih kitaplarına girecek üç soğuk cümlenin ardında ne mahşer var oysa.
Sayfa 401
Baharı ne kadar özlemişti! Burada marta baharın ilk ayı derlerdi oysa herkes kışın devamı olduğunu bilirdi. Geldiği gibi giden birkaç sıcak ve tutkulu an dışında solgun, soğuk bir aydı mart. Nisandan olsa olsa düzenbaz bir sevgili olurdu, Mayıs ise güvenebileceğiniz ilk aydı.
Reklam
Oysa bizler bulduk birbirimizi Yıldızların aydınlattığı buzunda havanın, Ne gündüz biliriz ne saat tanırız, Ne erkeğiz ne kadın, ne genç ne de yaşlı... Soğuk ve değişimsizdir sonsuz varlığımız, Soğuk ve yıldız yıldız sonsuz gülüşümüz ...
Yaşam, şimdi ancak kavranılması ve anlaşılması gereken; oysa yaşanması, gerçeğine inilmesi ilerideki yıllara atılan bir yabancı öğe gibi önümüze getirilmiş.
144 syf.
·
Puan vermedi
karamsar bir yol gösterici
Schopenhauer kitaplarını afilli aforizmaları bulup çıkarmak için okuyor birçok kişi. Eminim ki onu okuyan çoğu kişi felsefesinden habersiz. Bu yüzden ‘karamsar felsefeci’ olarak anılıyor. Oysa karamsarlığının içindeki güzelliği görebilmek ve kitaplarını doğru yorumlamak için onun felsefe sistemini bilmek gerekir. Ben de biraz bu felsefe sistemini
Hayatın Anlamı
Hayatın AnlamıArthur Schopenhauer · Say Yayınları · 20102,848 okunma
ölümsüzler
Yeryüzü ovalarından tüter gelir sürekli Çıkar yukarılara yaşam dürtüsü ulaşır bize, Diz boyu sıkıntılar, yaşam kıvancının esrikliği, İdam mahkumlarının son yemeklerinin kanlı buğusu, Şehvetle titremeler, tutkular sonu gelmeyen, Katil elleri, vurguncu elleri, elleri dilencilerin, Korkunun ve açlığın kamçısı altında insan sürüsü Tüter bunaltıcı ve
Reklam
Partisan Review ve Commentary... Oysa her iki dergide de bir sürü kafası işleyen, seçkin kadın ve erkek yazarlar çalışıyordu. Bildiğim kadarıyla bugün de o dönemde yürüttükleri sapık soğuk savaş Komünist-düşmanlığı siyasasının Vietnam Savaşı'na, sonra da Nixon'un egemenliğine yol açtığını açıkça üstlenmeyi bir vicdan borcu saymıyorlar; evet onların pek istenmeyen ama kaçınılmaz başkanlarıydı Nixon.
Sayfa 83 - Can Yayınları
İnsan büyüdükçe ve çok düşündükçe mutsuzlaşıyor. Daha fazlası şey öğrendikçe şaşırmaktan, hayret etmekten, hayal kurmaktan uzaklaşıyor. Gerçeğin sert ve soğuk duvarlarına çarpıyor. Oysa ki gerçek olan ne ise düşünmemeli, hayatın akışında süzülüp gitmeli. Nazım’ın dediğimi gibi; “düşünmek güzeldir ama çok tehlikelidir.”
Oysa tasarlanmamış bir bırakışın var senin, içimi boşaltıp götüren karanlığın o cesetlerle süslü bir bayram kasabasına giren soğuk namlulu haydutlarına uygun masumiyeti, sevgilimsin diye söylemiyorum, ölsen leşin sayılırım, aklında olsun.
Kış başlıyor sevgilim hoşnutsuzluğumun kışı başlıyor bir yaz daha geçti hiçbir şey anlamadan oysa yapacak ne çok şey vardı ve ne kadar az zaman kış başlıyor sevgilim iyi bak kendine gözlerindeki usul şefkati teslim etme kimseye,hiçbir şeye upuzun bir kış başlıyor sevgilim ayrılığımızın kışı başlıyor Giriyoruz kara ve soğuk bir mevsime.
Reklam
"Anlamıyorlar beni: Bu kulaklara göre ağız değilim ben. Anlaşılan pek uzun zaman kalmışım dağlarda, pek uzun zaman dinlemişim derelerle ağaçları: Keçi çobanlarıyla konuşur gibi konuşuyorum şimdi onlarla. Sabahleyin dağlar nasılsa ruhum öyle sakin ve duru. Oysa onlar beni soğuk ve korkunç şakalar yapan bir alaycı sanıyorlar. İşte bana bakıp gülüyorlar: Gülerken de nefret ediyorlar benden. Gülüşleri buz gibi."
Sayfa 13
"İnsan, üretmeden tüketen tek yaratıktır. Süt vermez, yumurta yumurtlamaz, sabanı çekecek gücü yoktur, tavşan yakalayacak kadar hızlı koşamaz. Gene de, tüm hayvanların efendisidir. Hayvanları çalıştırır, karşılığında onlara açlıktan ölmeyecekleri kadar yiyecek verir, geri kalanını kendine ayırır. Bizse emeğimizle tarlayı sürer, gübremizle toprağı besleriz; oysa hiçbirimizin postundan başka bir şeyi yoktur. Siz, şu karşımda oturan inekler; bu yıl kaç bin litre süt verdiniz? Güçlü kuvvetli danalar yetiştirmek için gerekli olan sütleriniz nereye gitti? Her bir damlası düşmanlarımızın midesine indi. Siz, tavuklar; bu yıl kaç yumurta yumurtladınız, o yumurtaların kaçından civciv çıkarabildiniz? Tümüne yakını pazarda satıldı, Jones ve adamlarına para kazandırdı. Ve sen, Clover, doğurduğun o dört tay nerede; yaşlandığında sırtını dayayacağın, keyfini süreceğin o taylar nerede? Dördü de bir yaşına geldiklerinde satıldı; onları bir daha hiç göremeyeceksin. İnsanlara verdiğin o dört tay ve tarlalardaki emeğinin karşılığında bir avuç yem ve soğuk bir ahırdan başka ne gördün?
Erkek Domuz ReisKitabı okudu
Belloc, Danton'un sağduyuyu bir Yönerge'ye zorladığı için yokedildiğini ileri sürmüştü. Oysa Danton, devrimci yönergeyi yürürlüğe sokanlardandı. Onun Robespierre ile ilişkisi, Soğuk Savaş liberallerinin Kurul'la kurdukları ilişkiye benzer. Soğuk Savaş liberalizminin ucu, Amerikan düşünce sistemi doğrultusunda düşünüldüğünde, solun radikalizmi değil Kurul'un¹ ta kendisidir. ¹. Amerika'ya Karşı Çalışmalar Kurulu
Sayfa 34 - Can Yayınları
Bize Bu Yapılır Mıydı?
Günlerden bir ekim sabahıydı. Hava soğuk ve kasvetli... İşe gittim ama her zaman ki sıkıcı ve yorucu insanoğlu ile ilgilenmek çok daha canımı sıkmıştı. Zaten Firuze'de tek satır söylemeden beni terk edip askerden yeni gelmiş yağız delikanlıya kaçmıştı. Canım patlayacak sandım, yanardağlar gibiydim. Ama dışım öyle hüsran, öyle sıkkındı. Sahile
Siyasal terimlerimizdeki genel kargaşanın en talihsiz sonuçlarından biri de, "sol" diye nitelediklerimizi, hep merkezden dışa doğru yayılan değişmez ve kesintisiz bir çizginin noktaları olarak nitelemek eğilimidir. Sözgelimi liberaller, sosyalistler, radikaller ve Komünistler arasındaki ayırım, bizce değişmez ve kesintisiz bir çizgi üstündeki derece farklılıklarıdır. Oysa bu kümelerin bazıları arasında, herhangi bir solcu renk yelpazesi içinde aldıkları coğrafi konumdan çok daha temel farklılıklar var. Soğuk Savaş liberalleri ideologdular ve ideologlar sırf birbirleriyle çatışma adına bile olsa, aynı kümede birleşirler.
Sayfa 32 - 33 Can Yayınları