Hiç evlenmemiş ve çocuğu olmayan Franz Kafka, Berlin'de bir parkta yürürken, çok sevdiği oyuncak bebeğini kaybettiği için ağlayan küçük bir kız çocuğuyla tanışır. Kafka, çocukla birlikte bebeği uzun süre arar ve başarısız olur. Ertesi gün onunla, bebeğini aramak için yeniden buluşmak istediğini söyler. Fakat yine bebeği bulamazlar. Kafka, kıza bebek tarafından yazılmış bir mektup verir. Mektupta "Lütfen ağlama, dünyayı görmek için bir geziye çıktım. Sana maceralarım hakkında yazacağım", diyordu. Böylece, Kafka'nın yaşamının sonuna kadar devam edecek bir hikâye başlar. Kafka, küçük kızla her buluşmasında bebeğin maceralarının yazılmış olduğu mektupları okur ve akabinde çocuğun çok mutlu olduğunu görür. Kafka, Berlin'e dönmeden önce oyuncak dükkanına uğrar ve bir tane bebek satın alır. Daha sonra kız çocuğu ile buluşmaya gider. Bebeği çocuğa uzatır. "Ama hiç bebeğime benzemiyor," der kız. Kafka, bebeğin yazdığı bir başka mektubu çocuğa verir: Mektupta “Seyahatlerim beni değiştirdi." yazmaktadır. Küçük kız yeni bebeği kucaklar ve onunla mutlu bir şekilde evine gider. Bir yıl sonra Kafka ölür. Yıllar sonra, bir yetişkin olan kız, bebeğin içinde bir mektup bulur. Mektupta şöyle yazmaktadır: "Sevdiğin her şey muhtemelen kaybolacak, ama sonunda sevgi başka bir şekilde geri dönecek." İmza Franz Kafka.
375 syf.
7/10 puan verdi
·
Read in 6 days
FİKRİN FAHİŞELİĞİ
Yeğenim henüz iki yaşında, adı Muhammed. Parka doğru yol alıyoruz. Ailenin ilk torunudur kendisi. Bir dediği iki edilmiyor haliyle. Parkta oynayan çocuklar görüyoruz. Hallerine bakınca Suriyeli ya da Afgan olduklarını anlıyorum. 3 çocuk kendi aralarında top oynuyorlar. Topları bizim tarafa doğru geliyor. Tam yanımıza gelince Afgan oldukları belli
Uçurtma Avcısı
Uçurtma AvcısıKhaled Hosseini · Everest Yayınları · 2021165.5k okunma
Reklam
Hayvan insanın kirlenmemiş halidir.
Hayvanlarda vefa var, sadakat var, merhamet var, İhanet yok, nankörlük yok, Hile hurda, yalan dolan, çalma çırpma yok, yok efendimiz. Duygusuz, kalpsiz değiliz, Biz kimseyi tutsak etmeyiz, Biz kimseye bıçak çekmeyiz, Hiçbir canlıyı boğmayız, boğazından kesmeyiz. Topumuz tüfeğimiz yok, yok efendimiz. . Hakaret ve küfür objesi olarak diline dolayıp
Hiç evlenmemiş ve çocuğu olmayan Franz Kafka, Berlin’de bir sokakta dolaşmaktadır. Ağlayan bir kız çocuğuna rastlar. Çocuğun , sonunda parkta çok sevdiği oyuncak bir bebeği kaybettiği için ağladını anlar. Kafka , çocuğa bebeği beraber parkta ararlar ama o gün bebeğin kaybolan izine rastlamazlar. Ertesi gün aramaya karar verirler. Ne de olsa
8 Mart...
İlk iftira Havva'ya atıldı, yasak elmayı yedi diye... Sonra da bizi doğuran siz değilmişsiniz gibi 'Ademoğlu' koydular hepimizin adını... O günden bu yana tüm zorluklar katlanarak arttı sizin için. Sadece kadın olduğunuz için itildiniz, dövüldünüz, öldürüldünüz... İnsan olup olmadığınıza dair konferans bile düzenlendi Suudi Arabistan'da... Hem de daha birkaç yıl önce... Doğurdunuz olmadı, ürettiniz olmadı, yeri geldi herkesten iyi yönettiniz ama yine olmadı... Erkeklerin at-avrat-silah üçlemesinin bir parçası olmaktan kurtaramadınız kendinizi bir türlü... Sokakta, mutfakta ve yatakta belirlenen görev dağılımının dışına çıktığınız anda hemen yerinizi bir başkasıyla doldurdular... Siz eksik etektiniz. Saçı uzun aklı kısaydınız. Karı gibi gülmek, karı gibi ağlamak, karı gibi dırdır etmek gibi sayısız deyimler bulup erkekler olarak birbirimizi aşağılamak için kullandık adınızı... Çünkü sizin gülmeniz de ağlamanız da konuşmanız da dert oldu dünyaya... Kiminizi okutmadılar, kiminizi çocuk yaşta evlendirdiler. Daha elinize oyuncak bebek almadan kucağınıza canlısını aldığınız zamanlar oldu... Şimdi şöyle bir durup düşününce 8 Mart'ın, Kadınlar Günü değil de, erkekler için bir utanç günü olduğunu artık çok net görebiliyorum. Böyle bir günün var olmasına neden olan kadınlar değil, erkeklerin ta kendisi çünkü... O yüzden bu günü kutlayarak değil de utanarak geçirmeyi kendime görev biliyorum... Hakkınızı helal edin... Necip G.
Yardımlarla ilgili akla gelmeyen bir şeye dikkatinizi çekmek istiyorum, ben orada tüm bu sıkıntıları yaşamış biri olarak, bir anne olarak ve bir öğretmen olarak bunu hatırlatmak istiyorum. Yardım gönderirken, biraz da oyuncak gönderir misiniz? Çünkü çocuklar için oyun bir ihtiyaç, bu olay çocukları çok sarstı, çok korkuyorlar ne yapacaklarını bilmiyorlar, oyunla kendilerini biraz olsun toparlamaya ihtiyaçları var.
Reklam
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.