Şuan gerçekten iyi hissetmiyorum. İçimdeki burukluğun sebebini bilmiyorum. İnan içip dağıtmak istiyor bir yanım bir yanım şayet şu anda olduğu gibi bağıra bağıra ağlamak. Bazen şu boğazımdaki yumrudan asılmak istiyorum. Daha kötülerini de atlattım inan bana beterin beteri var dediklerinde çok haklılar. Beter gecenin daha beter gecesi varmış. Neye ihtiyacım var bilmiyorum sanki yerimde sayıyorum. Ne istediğimi bilmiyorum. Hayatım boyunca arada kalmışlığı ensemde bildim. Ne beyaz kadar temiz ne de siyah kadar kirliyim. Grinin en masum halı olur mu? Olmamalı, haklısın. Şurada duvarın dibine çöküp dizlerimi karnıma kadar çekip başımı gömüp kalmak. Kimse sormasın neyin var diye ben acıma kulaç, sessizliğime biraz sarhoşluk ekleyeyim. İnan bana kime nasıl davranacağımı yada ne diyeceğimi bile bilmiyorum. Şuan düşmanım bile olsa yanımda otur yanıma iki dakika ağlayayım omzunda diyebilirim. Şu arafımı yerin dibine gömmek istiyorum, yalvarırım bana bir şey söyle beni kurtaracak bir şey söyle. Yazık değil mi bana da? Boşuna bu çaresizlik. Boşuna bunca yalvarış. Ben yerimde debelendiğim ile kaldım, her seferinde canımdan can gidişiyle kutladım kaybettiğim her şeyi... 🥀
#şiirpostu Dostoyevski’yi “Gece yarısı uykusundan uyandırıp sürüklediler, Kılıç şakırtıları duyulur hapishanenin avlusunda” BİR YİĞİTLİK ÂNI Dostoyevski, Petersburg, Semenowsk Alanı 22 Aralık 1849
Reklam
Fikriniz dedir?
İsveç Neden Refah Seviyesi En Yüksek Ülkelerden Biridir? Neredeyse "refah" kelimesi duyulduğu anda akıllara gelen ilk imgelerden biri İsveç. Peki neden? Türk asıllı bir İsveç vatandaşı Ekşi Sözlük'te konuyu çok güzel tasvir etmiş: "İsveç, vatandaşı olduğum ülkedir. İsveç'te refah seviyesi yüksektir, ama bu sandığınız sebeblerden
Berna Moran - Türk Romanına Eleştirel Bir Bakış
Edebiyat benim için her zaman vazgeçilmez olsa da Türk edebiyatının bendeki yeri apayrı oldu. İçinde yaşadığım topraklardan çıkan eserler her zaman bana apayrı bir tat verdi. Berna Moran adını çok kez duyduğum ve eserlerini okumak istediğim bir kişiydi, yakın zamanda onun "Türk romanına eleştirel bir bakış" isimli üç ciltten oluşan
Kumandayı Öldürmek
(Hikayemiz; Ahmet isimli özel sektörde çalışan bir baba, Neriman isimli ev hanımı olan anne, Özlem ve Samet adlarında çocukları olan bir ailede geçmektedir.) -Canım ben geldim. -Hoşgeldin Ahmet. Nasıl geçti günün? -Hoş bulduk. Yorucu bi gündü. Şu bizim patronla yine tartıştık. -Sende amma çok tartışıyon patronunla. Bi gün kapı dışı
Michael H. Hart , “En etkili 100 kişi” kitabı için 28 yıl boyunca araştırma yaptı. İlk sıraya Hz. Muhammed’i (Aleyhisselatü Vesselam) koydu. Londra’da verdiği konferans sırasında yuhalandı ve “neden Muhammedi (s.a.s) ilk sıraya koydun” tepkisine maruz kaldı. Dedi ki: “Hazreti Muhammmed 611 yılında Mekke’nin göbeğinde “Ben Allah’ın Rasulüyüm” dedi. Üç kişi ona bu sırada iman etti, en iyi arkadaşı, karısı ve bir çocuk! Ve şimdi bile milyarlarca insan 1400 yıl sonra bile ona inanıyor ve bu sayı gün geçtikçe artıyor. O bir yalancı olamaz, çünkü bir yalan 14 asır sürmez. 1 milyar insanıda aynı anda aptal yerine koyamazsınız. Ve unutmayın ki, şuan bile milyonlarca müslüman hayatını Muhammed (s.a.s) için feda etmeye hazır. “Acaba bir hıristiyan kendi hayatını İsa için feda etmeye hazır mı?” Ve salonda büyük bir sessizlik... وَرَفَعْنَا لَكَ ذِكْرَكَ Senin zikrini (şanını) yüceltmedik mi? (İnşirah 4)
Reklam
1,000 öğeden 201 ile 210 arasındakiler gösteriliyor.