Peygamberlere iman etmeyen bir kimse, yüce Allah'a iman etmemiş sayılır. Çünkü yüce Allah'a, O`nun razı olacağı bir şekilde iman etmenin yolunu insanlara bildiren ancak peygamberlerdir. Kendi değersiz akıllarını öncü edinmek isteyenler, gerçeğe ve Allah'ın [celle celaluhû] rızasına ulaşamazlar, sapıklık içinde kalırlar. Yüce Allah'ın peygamberlere iman edilmesi hususundaki emirlerine de aykırı hareket etmiş olurlar. Bu bakımdan hidayetten yoksun kalırlar. Öyle ki, peygamberlerden yalnız birine iman etmemek, tümünü inkâr etmek gibidir. Böyle bir inanç, insanı imansız yapar. Hele Allah Tealâ'nın en büyük peygamberi ve peygamberlerin sonuncusu olan Hz.Muhammed'in [sallallahu aleyhi vesellem] yaşadığı tarih gün gibi meydandadır, insanlık âlemi tarafından bilinmektedir. Artık bugün hiçbir millet, din konusundaki bilgisizliğinden ötürü özürlü sayılamaz. Bugün her millete düşen en önemli görev, bu büyük Peygamber'in [sallallahu aleyhi vesellem] dinini kabul etmektir. Onun gösterdiği doğru yola koyulmak ve kurtuluşa ermektir. Bu görev tam manası ile yerine getirilirse, insanlık âlemi o zaman dünya felaketlerinden ve ahiret azabından kurtulur. Gerçek medeniyete ve ahiretin sonu olmayan mutluluğuna ermiş olurlar.