Sevgili okuyucular! Özdemir Asaf'ın "Mesaj" adlı şiirini okuyalım. Ardından okuma yolculuğumuza devam edelim.
"Ölebilirim bu genç yaşımda,
En güzel şiirlerimi söylemeden götürebilirim.
Şimdi kavak yelleri esiyorken başımda,
Sevgilim,
Seni bir akşamüstü düşündürebilirim."
"Kavak yelleri" derken kişi kavağa, aklından geçenler yele mi benzetilmiş? Geçici âşık olma hâli sanırım. Kalbin değil, aklın yönlendirdiği sevgi... "Yalnız ne gariptir ki aşk geçer fakat başladığı yerlerde izi kalır." demiş Reşat Nuri Güntekin. Neyse... "Başında kavak yeli esmek" deyimini TDK, şöyle açıklamış:
1) Genç sorumluluk duygusundan uzak, zevk, eğlence peşinde koşmak.
2) Gerçekleşmeyecek şeyler düşünerek vakit geçirmek.
Kavak Yelleri; sözleri Nilüfer ve Ülkü Aker'e, müziği Buğra Uğur'a ait Nilüfer'in 1992 yılı "Yine Yeni Yeniden" albümünden bir şarkısıdır. Yaşça kendisinden küçük olan birine âşık olan birinin çaresizlik ifadesi... Bir yakarış, bir yardım çığlığı, bir çıkmaz sokak bestesi... Şarkımızın sözlerinin birazını okuyalım.
"Delilik biliyorum senle olmak delilik
Takılıp kaldım karşı koymam imkânsız
Yaşanan yıllarım senden çok daha fazla
Hüzünlerim alır gider sevinçlerimi
İçimde yılgın rüzgârların ayak sesleri
Sende daha yeni yeni kavak yelleri
Doğrusu, yanlışı, ağrısı, sancısı ne varsa yaşanacak
Gözyaşı, ayrılık, pişmanlık, dargınlık hepsi benim olacak"