Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
l. Özdeşlik. İki nesne, doğruluk değerleri değişmeksizin aynı yüklemleri alabiliyorsa özdeştir.
_Mantık, mutlak varlığın bilimidir. Varlık, sonsuzluğun tedirginliği dürtülen mutlak tinin kendini evrene açmasıdır. Mantık bilimi, kosmos’un nedeni olan mutlak tini ortaya koymaya çalışır. Mutlak tin, Tanrı’dır, İdea’dır.(Kendinde varlık). Özne ile nesnenin, ideal ile gerçekliğin, sonlu beden ile sonsuz ruhun birliğidir idea. Mantık bilimi mutlak
Reklam
Tanrı ve evren birdir ya da bir ve aynı şeyin farklı görüntüleridir. Tanrı, özdeşlik perspektifinden görülen evrendir, o herşeydir, çünkü o tek realitedir, onun dışında hiçbir şey yoktur. Evren, bütünsellik perspektifinden kavranan Tanrıdır.
Önsöz
Fakat özne için nesnelleşmenin yolu kapanmış değildir, sanat eseri öznenin kendini sembolik yoldan mutlak bir özdeşlik olarak tanımasına ve ifade etmesine olanak verecektir.
_Evren’in tümü bir okyanus gibi bir bütündür. Burada en küçük devinim etkisini ne olursa olsun her uzaklığa yayar. _Görünür şeyler görünmez olanın görüntüleridir. Yaratıcı yaratılanlarda bir aynadaki gibi karanlıkça görülebilir _Kötünün azına iyi, iyinin azına kötü karışmıştır. _Limana yanaştığımı sanırken, tekrar denize açılıyordum.
176 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Kurmaca, "gerçekte olmadığı halde varmış gibi tasarımlanan, düşsel" veya "gerçek yaşamın somut olgu ve olaylarıyla doğrudan doğruya bir özdeşlik ilişkisi kurulmasına elverişli olmayan, yaratısal" olarak tanımlanıyor. Bu anlamda roman ve öyküler birer kurmacadır. Bu kitapta, Camus'dan Tolstoy'a, Dostoyevski'den Proust'a uzanan bazı yazarların edebi eserlerindeki felsefî bağlantılar ele alınıyor. Feyza Şule hocamız öyle incelikleri yakalamış ki, kitap bitmesin istiyorsunuz. Kitabı daha iyi anlayabilmek için ele alınan eserleri okumuş olmak bir avantaj olsa da bir zorunluluk değil. Her bölümde ele alınan eserlerden birer pasajın da yer aldığı kitap, hocamızın daha önce okuduğum Sinemada Felsefe kitabının damakta kalan tadını devam ettiriyor.
Kurmacanın Felsefesi
Kurmacanın FelsefesiFeyza Şule Güngör · Çizgi Kitabevi · 20225 okunma
Reklam
292 syf.
·
Puan vermedi
Anlamlı Varoluşumuzun Noktası
Anlamlı Varoluşumuzun Noktası               ❆❆❆ Algıları duyum gücümüzle zihnin etkisi altında olduğu bilgi, deneyim, düşünce, ihtiyaç, keyif gibi her türlü etki altından geçme süreci dil, zihin ve beden etkileşimlerinin geniş bir konusudur. Zihin, dil ve beden ilişkisi tanımlama ve yorumlama meselesi soyut kavramlar ve tanımı olmayan
Zihin
ZihinJohn R. Searle · Albaraka Yayınları · 202114 okunma
***** İslam, hakikati çıplak görmek demektir. Doğu özdeşlik ve Batı çelişmezlik demek­ken, İslam, gerçek ve tam akıldır. *****
Sayfa 100 - Diriliş YayınlarıKitabı okudu
Bir doğa felsefesi için..
Bu kitap, bitkilerin yaşamından yola çıkarak dünya sorusunu tekrar açmayı amaçlıyor. Bunu yapmak eski bir gelenekle tekrar bağ kurmak demektir. Az çok keyfi bir şekilde felsefe dediğimiz şey, başlangıcı itibarıyla dünyanın doğası üzerine bir soruşturma, fizik (peri tês physeos) veya kozmos üzerine (peri kosmou) bir söylem olarak doğdu ve kendini böyle anladı. Bu seçim hiç de tesadüf değildi: Doğayı ve kozmosu düşüncenin ayrıcalıklı nesneleri yapmak, düşüncenin ancak bu nesnelerle yüzleşerek felsefe haline geldiğini örtük biçimde ileri sürmek demekti. İnsan, ancak dünyanın ve doğanın karşısında gerçekten düşünebilir. Dünya ve doğa arasındaki bu özdeşlik sıradan olmaktan uzaktır. Çünkü doğa, insan zihninin etkinliğini önceleyen bir şeyi veya kültüre karşıt bir şeyi değil, her şeyin doğmasını ve oluşa katılmasını sağlayanı, varolan veya var olacak herhangi bir nesne, şey, varlık veya fikrin türeyişinden ve dönüşümünden sorumlu ilkeyi ve kuvveti belirtiyordu. Doğayı ve kozmosu özdeş kılmak, her şeyden önce, doğayı ayrı bir ilke yapmamak ve onun, olan her şeyde kendini ifade ettiğini söylemektir. Diğer yandan, dünya ne bütün nesnelerin mantıksal kümesidir ne de varlıkların metafizik bir toplamıdır; o, doğan ve dönüşen her şeyin içinden geçen fiziksel kuvvettir. Maddesel olan ile maddesel olmayan arasında, tarih ile fizik arasında hiç ayrım yoktur. Daha mikroskobik bir düzeyde, doğa, dünyada olmayı sağlayandır, ve tersinden, bir şeyi dünyaya bağlayan her şey doğasının parçasıdır.
Sayfa 21 - Kültür YayınlarıKitabı okudu
Zihinsel durumlarımızın ve olayların içimizdeki durumlar olduğunu, düzgün bağlantı kurulduğunda bilinçli davranışlarımızın nedeni olduğunu ama aynı zamanda bilim dalında ilgilendiğimiz durum ve olgulardan metafiziksel olarak farklı olmadığını varsayalım. Yani bunlar zihinsel bir madde yerine fiziksel bir madde olan beynin durumlarıdır. Bu kurama 'merkezi durum materyalizmi' (merkezi sinir sisteminde meydana gelen beyin durumları kastediliyor) adı verilir, zihin/beyin tip-tip özdeşlik kuramı ya da indirgemeci fizikselciliktir.
Sayfa 21 - Giriş: Zihin Felsefesinin Doksan YılıKitabı okudu
Reklam
Ayrıca Eckhart'ın Tanrısı, narsist bir iç yaşama dayalı olarak yaratır. Meister Eckhart, "Tanrı insanı yarattığında, ruhunda, (kendi) benzerinde bir eser yarattı." demektedir. "Yaratmak", ya­ ratan ile yaratılan arasında içsel bir özdeşlik oluşturur: "Ne [ ... ] yaratıyorsam, kendim ve kendimle ve kendimde yaratırım ve ona tamamen kendi suretimi de katarım." Yaratılan, benim tezahü­ rümdür. Yarattığım şeyde kendimi görürüm. Bu tezahür yapısı, Tanrı'nın kendisiyle yarattıkları arasındaki ilişkisinin doğasında vardır: "Tanrı, kendini ve kendi doğasını, kendi varlığını ve tan­ rısallığını sever. (Ancak) Tanrı, (bizzat) kendisini sevdiği bu sev­ gide, (aynı zamanda) tüm yaratıkları/canlıları (da) sever. [ ... ] Tan­ rı, kendisinin tadını çıkarır (Sich-Schmecken). Tanrı'nın, kendi­ sinin tadını çıkardığı bu tadımda, tüm canlıların da tadını çıka­rır
Akılda ne özne ne nesne, ne zaman ne mekân vardır. Onun en yüksek yasası, zamansal veya mekânsal bütün mülahazalardan bağımsız olarak doğru olan özdeşlik yasasısıdır (A=A) Schelling’in özdeşlik felsefesi bir tür panteizm olarak gelişir; pek çok yönüyle Spinoza’nın panteizmini andıran söz konusu özdeşlik felsefesi, bununla birlikte Spinoza’nın ölü, materyalist ve determinist panteizminin tam tersine, doganın canlılığına vurgu yapar. Spinoza’nın etkisi çok aşikâr olmakla birlikte, bu etki Bruno’nun vitalist panteizmin etkisiyle birlikte ve Goethe ile Herder’in vitalist yorumlarının süzgecinden geçerek gelir. Schelling, hayatın organik dünyanın temeli olduğuna inanıyordu. Hayat ilkesini yalnızca organizmalarda değil, fakat doğanın bütün varlıklarında ve yaratmalarında buluyordu. Ona göre, en ilkel varlıkta bile bir hayat gizliydi.
Sayfa 824 - Say Yayınları.
376 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
21 günde okudu
Bilinç ve Zihin Hakkında Felsefe'
Mevzu zihin ve bilinç olduğunda karmaşıklıklar ve belirsizlikler hem bilimde hem de felsefede kendini çokça göstermiş. Bilim adamları zihnin perdelerini araladıkça felsefeciler de kuramlarını sergilemekten geri kalmamışlar... Zihin felsefesinin temellerine indiğimizde özellikle Descartes, Kant, John Locke, Thomas Reid, Gilbert Ryle ve (daha geçmişe gidersek) tabi Platon, Aristoteles, Aquinas ve Ockhamlı Wiliam gibi daha bir çok isim saymak mümkün... İçerikte ise: 1-Zihin-beden sorunu (Zihinsel içerik nereye kadar kavramsaldır? Zihinler bedenlerin dışında da varlığını sürdürebilir mi? Descartes’in zihin-beden dualizmi) 2- Edmond Husserl ve Fenomenoloji (Zihinsel şema yoluyla görmek ve algılamak ya da “Temsiliyet”) 3-Merleau Ponty-Fenomenolojik Zihin ve Beden Felsefesi ( Biliş ve kavrayışların bedenleri nasıl yönlendirdiğine dair) 4- Gilbert Ryle ve Mantıkçı Davranışçılık (Kartezyen zihin tanımı) 5-Bilincin Özdeşlik Kuramı 6-Nedensel Zihin Kuramı (David Lewis ve David Armstrong) 7-Bilgisayımsal İşlevselcilik (Hilary Putnam) 8-Jerry Fodor ve Temsilci Zihin Kuramı 9-Normatif Zihin Modeli (Donald Davidson ve Daniel Dennett) 10-Temsilciliğin İzlenmesi =Belirli durumların nasıl olduğu hakkındaki fenomenal bilinç kuramı (William Lycan, Fred Drestke, Michael Tye) 11- Bedensel Biliş Kuramı (Andy Clark ve Antonio Damasio) 12- David Chlamers Zihin ve Bilinç Hakkında 13-Ve son olarak yazarın kuramlara dair bakış açısıyla bitiyor. NOT: Kitabın üslübu ve sunuşu biraz karmaşık.
Zihin Felsefesi
Zihin FelsefesiAndrew Bailey · FOL Kitap · 201921 okunma
112 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
41 günde okudu
Felsefenin özü, ilk felsefeden esas alınmış ve ilk felsefenin varlık felsefesi, kurucusunun Aristoteles olduğu kabul edilmiş. Felsefemin özü düşünme ve varlık felsefesinin ilkeleri; özdeşlik, çeşilmezlik, yeterli neden ilkeleri değinilen ve Aristoteles’in varlık felsefesi yönünde her şeyin ilk nedenni tanrıyı ve onunla bağdaştırıp metafizikle tanrı hakkındaki teoriye teoloji adını vermiştir.
Felsefenin Temel Disiplinleri
Felsefenin Temel DisiplinleriHeinz Heimsoeth · Doğu Batı Yayınları · 2017174 okunma
"Bilimin görevi, düşünce ile gerçeklik arasında bir uyum yahut özdeşlik sağlamak değil, gerçeklikten sağlanabilen sistema­tik deneyimleri tutarlı bir yapı içinde birbirine bağlamak ve bu yapının doğruluğunu giderek artırmaktır." -Thomas Kuhn, Bilimsel Devrimlerin Yapısı, Kırmızı Yayınları, syf: 21
66 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.