Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Bilime Değer Vermeyen Toplumlar
Müslüman olan Türkiye, devlet yönetiminde, eğitimde, toplumsal yaşam biçiminde, dinin egemenliğini önemli oranda azaltarak aydınlanma devrimini başlatan, laik, demokratik bir Cumhuriyet olmak için çabalayan tek ülke. Cumhuriyetin ilk 25 yıllık döneminde yapılan bir dizi devrimin etkisi ile bu ülkede gercekleştirilmiş önemli ilerlemeler yadsına bilir mi? Bu toplumda böyle bir devrimsel gelişme olmasaydı, bugün bu ülke öbür İslam ülkelerinden büyük bir farklılık gösterebilecek miydi?
Sayfa 109
Yaşar Kemal "Çağrıdır" kitabından (s.47)
Bugünkü medya, iletişim, insanlığın insanlığını inanılmaz biçimde yıpratıyor. Birey, bireylikten çıkarılıp sürü haline getiriliyor, söylenilenin, istenilenin tam tersine. Bu yüzyılın sonuna gelirken insanlık yaratıcılık gücünün büyük bir kısmını yitirmiş olacaktır. Çünkü kişiliği her gün biraz daha öldürülüp yaratıcılıktan uzaklaştırılıp, sürü haline getirilmiş birey, bütün insani hakları elinden alınmış insan demektir. Bunun için 21.yüzyıla girerken insanoğlu ayakta kalabilmek için büyük savaşım vermek zorundadır...
Sayfa 197
Reklam
"Bu ülkede toplumun büyük bir kesiminde düşünce özgürlüğü önemli bir konu değildir."
Utandırma, ayıplama, suçlama, cezalandırma ve korkutmaların baskın olduğu bir çocuk yetiştirme düzeninde gelişen üstbenlikler kimi kişilerde ilkel, acımasız, katı, olabilir. tam içselleştirilememiş, özerkleşememiş, daha çok utanma ve korku duygusu üreten üstbenlikli çocuklar aşırı ürkek kalırlar, her türlü girişimde zorlanırlar.
Sayfa 31 - Okuyan us yayınevi
Toplumun bir üyesi, erkek o denli baskınlaşabilmektedir ki, sünnet olmamışlık erkek olmamakla, toplum dışı olmakla eşanlam taşımaktadır. Böylece sünnetin önemli bir benlik ve kimlik gereksinimine dönüştüğü görülmektedir. Sünnet olmamışlık erkek çocukta derin bir eksik kimlik duygusuna yol açmakta, ağır aşağılık ve utanç duygularına neden olabilmektedir.
Sayfa 37 - Okuyan us yayınevi
- Yetke ( otorite ) olabilecek kişilere ya da nesnelere karşı korku aşılayıcı tutumlar. Baba korkusu, üst korkusu, devlet korkusu, allah korkusu toplumda yaygın olarak çocuk eğitiminin, çocuğu yola getirmenin bir parçası olarak süregelmektedir.
Sayfa 42 - Okuyan us yayınevi
Reklam
Dürtülerini, gereksinimlerini uygun yer, uygun zamanda doyurabilmek için bekletemeyen, erteleyemeyen, hemen doyum arayan yetişkin insan özerklik duygusundan yoksun bir çocuk gibi kalmış demektir.
Sayfa 57 - Okuyan us yayınevi
İnsanın özerkliğini, özgürlüğünü kısıtlayan, aşılması en zor engel yine insanın kendisi olmuştur.
Sayfa 59 - Okuyan us yayınevi
Güvensiz kişi sürekli olarak kendini koruyacak, kendine bakacak güçlü sandığı varlıklar arar. Daha doğrusu, bağımlı olduğu nesnelerin güçlü olduklarına inanır. Yetişkinlik çağında bile, ana baba, ağa, amir, patron, devlet, en sonunda Tanrı onun güvenceleri olur. Çünkü kendi varlığı, kendi benliği güvenilecek, değer verilecek nitelik kazanamamıştır.
Sayfa 60 - Okuyan us yayınevi
Benliğinde özerklik, özgüven duygusu yeteince gelişmemiş kişilerin olduğu toplumlarda, bağımlı kılıcı, baskıcı yöneticilerin ortaya çıkması, bu yöneticilerin de daha üstün gördükleri güçlere ve sorumluluklara bağlanmaları doğaldır. Böylece kişi, kendi benliğine ilişkin sorumlulukları bir üstüne, o da bir daha üstüne aktara aktara, sonunda sorumlulukları devlet, daha üstün devlet, doğaüstü güçler ve kavramlara yükleyecek ve ortada sorumlu kimse kalmayacaktır.
Sayfa 64 - Okuyan us yayınevi
Reklam
Kul benlikli kişiler kendilerine aşılanmış inancın, öğretinin, ideolojinin dışına çıkamazlar. Olayları kendi özerk düşünme ve değerlendirme süzgecinden geçiremezler. Yaşam içinde özgürce düşünerek, özerk bir benlik duygusu ile seçim yapma ve karar verme hakkını kendilerine tanıyamayan kişilerdir.
Sayfa 66 - Okuyan us yayınevi
Bir düşünce, doğru ya da yanlış, iyi ya da kötü, insan kafasından dışarı çıkmadıkça buna düşünce, fikir demek anlamsızdır.
Sayfa 75 - Okuyan us yayınevi
Türbanın kadını cinsellikten koruyan bir örtü olarak görülmesi, kadının sürekli olarak cinsel nesne konumunda tutulması anlamına gelmektedir.
Sayfa 85 - Okuyan us yayınevi
55 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.