İnsanlara cahil diyeceksiniz, başörtülü annelerimize, kardeşlerimize gerici diyeceksiniz. Yardım ettiğiniz insanlara hakaret, küfür edeceksiniz. İnsanları sırf aynı düşüncede değil diyerek yargılamakla tehdit edeceksiniz, sevgi pıtırcığı numarası yapacaksınız. Türkiye Cumhuriyeti devletine özerklik getireceksiniz, silahsız insanlara ateş eden öldüren, sakat bırakanları serbest bırakacaksınız, ülkenin bekası olan savunma projelerini durduracaksınız, seccadeye ayakla basacaksınız, demokrasi naraları atacaksınız, Türkiye Cumhuriyeti temelini atan Mustafa Kemal Atatürk'ün demokrasi ilkesini görmezden gelip güya Atatürkçüyüz diyeceksiniz ve bizde sizinle olucaz. Öyle mi?
Reklam
Tayyip Erdoğan “ister kabul edilsin, ister edilmesin” diyerek, kendi kendine rejimi değiştirip, kendi kendini başkan ilan edince… Van, Hakkari ve Şırnak şehirleri de “ister kabul edilsin, ister edilmesin” diyerek, kendi kendilerine rejimi değiştirip, özerklik ilan etti. Kastamonulular bizim başımız kel mi dedi, derebeylik ilan etti. Kütahya,
Bugüne dair..
Aslında ilk başta bu yazıyı yazmak istememiştim, çünkü bu konuda çok yoğun olan fikirlerimi ve duygularımı toparlayıp anlatabileceğimi düşünmüyordum ama bugün gördüğüm bazı saçmalıklar beni kesinlikle yazmak için ikna etti. Hayal kuralım. Dünyanın birbirini yediği, karmaşık bir zamanın içine doğuyorsunuz. Savaş sizin ülkenize kadar dayanmış.
Anti-Laik olanlara -2
“Laiklik, siyasal ve dinsel otoritelerin ve kurumların birbirinden ayrılıp, birbirine karşı özerklik kazandığı, egemenliğin tanrıya veya daha kapsayıcı bir ifadeyle söylersek, kutsal olana dayandırılmadığı, devletin siyasal örgütlenmesini, hukuk düzenini, herhangi bir eylem ve işlemini kutsal olan ile meşrulaştırmadığı, bununla birlikte de, devlete, hukuk sistemini mutlak olarak dinsel olanla örtüşmeyecek biçimde düzenleme, tamamen dinsel olanın dışında düzenlemeler yapma gibi zorunluluk da yüklemeyen, devleti dinler karşısında tarafsız bir konuma iterek, farklılıkların [değişik inanç gruplarının], hiyerarşik bir derecelendirmeye tabi tutulmadan, eşit koşullar içerisinde bir arada yaşamasının güvencesi olan bir ilkenin adıdır.“
Bitmeyen Kavga Laiklik
Bitmeyen Kavga Laiklik
Mahallî idareler
İdari vesayet denetimi arttıkça mahalli idarelerin özerkliği azalır, denetim azaldıkça özerklik artar.
Reklam
Cehape pekekeye özerklik verecek diyen siz. TC ibaresini kaldıran yine siz.
İçselleştirdiğim tüm hezeyanların dönüp bana çarpacağını, tastamam şirazemi kaydıracağını bilemezdim. Bazen bu düşünce içerisine kendimi istekli olarak sokmaya çalışırdım. Fakat hep nasihat boyutunda kalırdı. Sanırım musibete ihtiyacım vardı. Zira bin nasihata yeğdi. Olmazdı, başaramazdım. Ne zaman ki ayan beyan karşımda gördüm, ne zaman ki aynaya
Haklı.
“Ülkede erkek kıtlığı var!” diyor kadın, “Hocam ortalıkta kız yok!” diyor erkek. İkisine de ayrı ayrı bakıyorsun, iyi insanlar. Yalnızlar. Şanslıysak “topu topu 3-5 kişiyiz” dediğimiz hayatlar yaşıyoruz. Sadece ücra köylerde değil, sonsuz seçenek sunar gibi görünen metropollerde de. Çünkü Türk insanında çok derin bir kopukluk, şüphecilik, kendine acıma, özerklik korkusu, değersizlik-yetersizlik algısı ya da mesnetsiz, şişmiş bir öz değer ve değersizleştirme refleksi var. Durum böyle değilmiş gibi davrandıkça da sürekli birbirimizi yaralıyoruz. -K. Psk. Şule Öncü
Kitaplarımı satışa çıkartıyorum, talep edenler listeden seçip mesaj yoluyla bana ulaşabilir. JOHN STEİNBECK-AL MİDİLLİ ALFRED ADLER-YAŞAMA SANATI JACK LONDON-DENİZİN ÇAĞRISI WİLLİAM SHAKESPEARE-ONİKİNCİ GECE THOMAS MANN-EFENDİ VE KÖPEĞİ PLATON-SOKRATES’İN SAVUNMASI WİLLİAM SHAKESPEARE-ROMEO VE JULİET WİLLİAM SHAKESPEARE-OTHELLO WİLLİAM
Reklam
BENIM ÜNİVERSİTELERIM - 2
Akademi bir bataklıktır. İçinde çırpındıkça daha çok battığınız, içinden çıkmak için bütün gemileri yakmanız gereken bir bataklık. Üniversite size iş öğretmez, kitap okumayı sevdirmez, sizi düşündürmez.. Üniversitenin amacı ve misyonu size yöntem öğretmektir. Öğretilen bu yöntemle kendi kendine bir düşünme karakteri yaratırsınız. Her derse giren neden 100 alamaz veyahut mühendislik bölümünden mezun olan her kişi neden mühendislik yapamaz sorusunun cevabı yöntemde gizlidir. Lakin bataklık artık yöntem işinden de elini ayağını çekti. Bataklık artık sadece cebini doldurmaya odaklanan "akademi"syenler ile dolu. Çoğu fikir tetikçiliği yapıyor günümüzde, özerklik statüsü ellerinden alınmış, sıkı denetimlere tabi tutulan insanlardan da başka bir şey beklemek zaten yanlış olur.
287 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.