Sığ mutluluk şimdi bir profiterol yemek...
Derin mutluluk fit bir vücuda sahip olmak.
Sığ mutluluk şu an istediğin şey.
Derin mutluluk en çok istediğin şey.
Sığ mutluluk bugüne hizmet ediyor.
Derin mutluluk geleceğe hizmet ediyor.
Sığ mutlululuk dünyayı fethetmek.
Derin mutluluk kendini fethetmek.
Sığ mutluluk "zevk"i kovalamak.
Derin mutluluk "doyum"u kovalamak.
"Doyum", "Eğlence"den daha eğlenceli.
Düşün. Herkesle aynı düşünüyorsan bir kez daha düşün. Ne biri, on kez düşün hatta. Hiç kimse sevmiyorsa birini, o biri hakkında bir daha düşün. Herkes çok seviyorsa bir şeyi, o şey hakkında bir daha düşün. İnandığın dini düşün, bağlı olduğun ahlak kurallarını, itici bulduğun insanları, gerekliliği hakkında bir kez bile şüphe duymadığın değerlerini düşün. Herkesle aynı düşünüyorsan bir daha düşün.
Sen bitti dediğinde bitmeyecek. Ben bitti dediğimde de bitmeyecek. Seni artık merak etmediğimde, dinlediğim şarkılarda aklıma gelmediğinde, son aramalarda adını göremediğim için gözlerim dolmadığında bitecek. Biraz daha zamanı var ama... Birkaç şarkı daha var seni düşünerek dinlemek istediğim. Birkaç film var, senin de çok seveceğini bildiğim. Birkaç da kitap var; adının üstünü çiziyormuşçasına cümlelerin altını çizdiğim... Bir de hala bir cümlem var dilimin ucunda beklettiğim. Hiçbir zaman söylemeyeceğim ama: seni çok özledim
Mazhar Alanson: Özkan da benim gibi hippiydi. İkimizin de tahta topuklu ayakkabıları vardı. Özkan'ın saçları uzundu ve Barış Manço ile çalışıyordu. Hippilik bizim için uzun saç ve müzik demekti. Saç uzatmanın bile Türkiye'de kurallara aykırı bir duruş olarak kabul edildiği yıllar. Rahmetli Barış Manço, bu konuda takdir edilecek bir insandır. Alışılagelmişin dışında kostümleri ve uzun saçlarıyla Türkiye'ye kendini kabul ettirmeyi başarmıştır.
Köpekler yeterli değil artık; bakın insanlar nasıl da yalnızlık duyuyorlar; dostluğa gereksinimleri var, dayanacak daha büyük, daha güçlü bir şeye gereksinimleri var. Köpekler yeterli değil: bize filler gerek.
Ben öyle arkadaşlar edindim ki onların birisi yanıma gelince yanıma birisi gelmiş gibi değil, yanımdan yabancılar ayrılmış da kendimle baş başa kalmışım gibi oluyordum.
Arkadaşlar para vermeden de çok güzel faydalanılabilecek bir İngilizce çalışma sitesi. Daha çok kelime öğrenme üzerine kurulu ama hem İngilizce hem Türkçe grammer anlatımları, sorular, deyimler, İngilizce haberler, oyunlar gibi birçok farklı seçenekler de var. Haber okurken, oyun oynarken, konuları okurken puan kazanılıyor. Bu puanlarla da yeni seviyeler açılıyor.
Ancak puan sistemiyle ilgili açıklamaları iyi okuyun. Öğrenmeyi düzenli hale getirmek için önemli birkaç kural var, örneğin her gün en az bir puan kazanmazsanız 50 puan kaybediyorsunuz gibi.
Özellikle kendi kendine yabancı dil geliştirenler için, bir göz atın derim.
wordtest.com/index.php
Tanrı iyi, dedi, dünya kötü. Hükümet, politikacılar, askerler, zenginler, dünyaya sahip olan kim varsa hepsi... Fientas. Tanrının onlarla hiçbir işi yok. Onlarla ilgilenen, onların patronu olan başka biri. Tanrı yalnız cennettedir. Dünya onun değil.
... ben de seni. Söylediğine göre annen seni aldırmak istemiş, yapamayınca da doğum gerçekleşir gerçekleşmez kendini aldırmış bu dünyadan. Belki de bundan sendeki bu düşme isteği. Düşüp gitme. Hep mutlu anlarında çektikleri fotoğrafları var ya insanların, sen onlar gibi değilsin, işte bu yüzden ben seni. Mutlu değilsin ama mutsuz da sayılmazsın ve hiç fotoğrafımız yok. Yine de sorsalar, kirpiğimin ucuyla çizebilirim seni, sen de beni.
Fazla geldiyse size hürriyet cumhuriyet
Özlemini çekiyorsanız saltanatın sultanın
Hala önemini anlayamadıysanız
Millet olmanın
Kul olun, ümmet kalın
Fetvasını bekleyin şeyhülislamın
'Unutun tüm dediklerimi
Yıkın diktiğiniz heykellerimi'
Çok sevgili arkadaşım İlber Ortaylı bir gazeteye verdiği demeçte "Her şehre üniversite açmak ahlâksızlıktır." demişti. Şimdi anlıyor musunuz, niçin İlber haklıdır? Gençlerimizi adı ilköğretim okulu, lise veya üniversite olan yerlere göndermek marifet değildir; marifet bu ismi taşıyan kurumları gerçekten o isimlere lâyık müesseseler haline getirmektir.
"Ordular! İlk hedefiniz Akdeniz’dir. İleri!"
İmza: Türkiye Büyük Millet Meclisi Reisi Başkumandan Mustafa Kemal.
94 yaşında artık bu söz, bu zafer.
30 Ağustos'u gönlümüzce kutlayabileceğimiz nice 94 yıllara!