“Zira neredeyse herkes öngörülerine kapılır gider. Öngördükleri şeylerin yaşanacağına olan inançları sayesinde kendilerini özgür olarak tanımlıyorlar. Zihin, güçsüzlüğünden utanarak kendisinin iktidarda olduğu fikriyle kendini kandırmayı sever.”
Seçim şansın olduğunu düşündüğünde bile aslında yok. Ama insanlar özgür irade yanılsamasına bayılıyor.
Sayfa 234
Reklam
626 syf.
10/10 puan verdi
Charlotte Brontë
Charlotte Brontë
'nin
Jane Eyre
Jane Eyre
eseri Victoria dönemi erkek-egemen topluma ve tutucu ahlak kurallarına bir başkaldırı olarak yazılmıştır. Ana karakteri toplum baskısını ve toplumsal cinsiyet rollerini reddeden güçlü bir kadın olarak sergilenen ilk kitaplardan biridir. Zaten bu dönemden sonra feminizm ve kadın hakların İngiliz Edebiyatı'nda sıkça işlenen bir konu haline gelmiş. "Geleneklerin cinsiyetlerine biçtiğinden fazlasını istemelerini ya da öğrenme heveslerini yargılamak, onlara gülmek düşüncesizliktir." syf. 156 Yazarın birinci tekil şahıs kullanması Jane Eyre'in içindeki yalnızlığı ve toplumdan ayrı düşmesini aktarırken başarılı bir yol olmuş. Kitabı okudukça Jane ile aramızda kurduğumuz bağın sürekli güçlendiğini hissettim. Böyle güçlü bir karakterin yaşadığı olaylar boyunca iç dünyasına ve tüm düşüncelerine hakim olmamız bu kitabı mükemmel yapan unsurlardan en önemlisi. Örneğin bazı bölümlerde Jane'in okuyucuyla konuştuğunu görüyoruz: “Ya Mr. Rochester’ı çirkin buluyor muydum? Hayır, sevgili okuyucum! Ona karşı duyduğum gönül borcunun, birlikte geçirdiğimiz birçok tatlı dakikaların sonucu olarak, şimdi onun yüzünü görmek en çok hoşlandığım şey oluvermişti. Onun bir odadaki varlığı şöminedeki ateşten daha çok can katıyordu canıma.” syf. 209 Kitabı okurken Jane'in mutluluğu sizin mutluluğunuz, onun üzüntüsü sizin üzüntünüz oluyor resmen. Kitapta en hoşuma giden yer şurası oldu: "Bağımsız, irade sahibi, özgür bir insanım, şu anda da irademi sizden ayrılmak üzere kullanıyorum." syf. 356 Herkesin bu kitabı okumasını tavsiye ederim.
Jane Eyre
Jane EyreCharlotte Brontë · Can Yayınları · 202031,5bin okunma
Hiç kimse özgür olma hakkını elde edene kadar özgür değildir. Özgürlük ne bir hak ne de bir koşuldur. O sadece bir ödüldür o ne yüce ödüldür ve mutluluğun en üretken halidir. Günlük yaşamda bir manzara için güneş ne ise odur. Ôzgürlüğü elde edemeyen insan hayatın tüm derin ve sonsuz hazlarını kaçırır.
Sayfa 39 - Flipper yayınlarıKitabı okudu
200 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
İrade Terbiyesi
Mutluluğumuz irade terbiyesine bağlıdır. Çünkü mutluluk, hoşa giden fikir ve duyguları verebilecekleri bütün neşeyi vermeye zorlamaktan ve nahoş düşünce ve duyguların bilince girişlerini, en azından onu istila etmelerini önlemekten ibarettir. Bütün bu eserde varılan sonuç; karakterimizi düzeltebileceğimiz, kendi irademizin terbiyesini kendimiz
İrade Terbiyesi
İrade TerbiyesiJules Payot · Ediz Yayınevi · 201829,2bin okunma
Reklam
1025 syf.
·
Puan vermedi
Karamazov Kardeşler
Fyodor Dostoyevski'nin edebi şaheseri "Karamazov Kardeşler," insan ruhunun en karanlık dehlizlerine inen bir yolculuk sunar biz okuyuculara. Bu büyüleyici roman, Karamazov ailesinin dört üyesi üzerinden insanlığın ahlaki, dini ve varoluşsal sorunlarını derinlemesine irdeler. Her biri birbirinden farklı karakterlere sahip olan
Karamazov Kardeşler
Karamazov KardeşlerFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202334,9bin okunma
Hiç kimse, özgür olmayı hak etmiyorsa özgür olamaz. Özgürlük ne bir hak ne de bir olgudur, özgürlük bir ödüldür, en yüce, mutluluk açısından en verimli ödül.
“Hangisi önce gelir: karakter mi, kader mi? Her trajedinin asıl sorusu budur. Hangisi ağır basar: özgür irade mi yoksa alın yazısı mı?”
Sayfa 60 - DomingoKitabı okudu
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.